
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Başbakanı Friedrich Merz ile düzenlediği basın toplantısında, Almanya'nın Gazze konusundaki tutumunu eleştirdi. İsrail'in ateşkese rağmen yaptığı katliamlara dikkat çeken Erdoğan, "Bunları Almanya olarak sizler görmüyor musunuz?” ifadesini kullandı. Şansölye Merz ise Avrupa için dış politika ve güvenlik politikası konularında Türkiye'nin çok önemli bir aktör olduğunu vurgulayarak, Türkiye'yi AB'de görmek istediklerini söyledi.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Almanya Başbakanı Friedrich Merz’e “Gazze’deki soykırımı görmüyor musunuz?” dedi.
Alman Başbakan Merz, şansölye sıfatıyla Türkiye’ye ilk ziyaretini gerçekleştirdi. İki lider, baş başa ve heyetler arası görüşme yaptıktan sonra ortak basın toplantısı düzenledi.
İŞ BİRLİĞİ GÜÇLENECEK
Görüşmelerde, iki yakın NATO müttefiki olarak ortak çıkarları zemininde ikili ilişkileri ve uluslararası meseleleri ele aldıklarını ifade eden Erdoğan, “Ayrıca, stratejik hedef olarak gördüğümüz Avrupa Birliği’ne (AB) tam üyeliğimiz noktasında kendilerinden beklentilerimizi ifade ettik. Türkiye’nin bu konuda sergilediği kararlı iradenin, Birlik nezdinde hak ettiği karşılığı görmesi durumunda çok kısa sürede ciddi mesafe alabiliriz. Bölgemizde ve dünyada yaşanan gelişmelere bakıldığında Türkiye-Birlik ilişkilerinin stratejik öneminin daha iyi anlaşılacağına inanıyorum” diye konuştu. Eurofighter uçaklarının temin süreci gibi Almanya’nın son dönemde bu alanda attığı olumlu adımları memnuniyetle karşıladıklarını vurgulayan Erdoğan, Türkiye’nin savunma sanayii alanında yakaladığı ivme dikkate alındığında Almanya ile çok geniş iş birliği imkanlarına sahip olunduğunu kaydetti. Erdoğan, kazan-kazan anlayışı temelinde bu iş birliğini daha da güçlendirebileceklerini belirtti.
HAMAS’IN ELİNDE BOMBA YOK
Merz’in kendisinden önce yaptığı konuşmada İsrail’i destekleyen ifadelerine katılamadığını vurgulayan Erdoğan, İsrail’in saldırıları nedeniyle aralarında çocuk, kadın ve yaşlıların da olduğu 60 bine yakın kişinin öldüğünü söyledi. “Hamas’ın elinde bombalar yok. Hamas’ın elinde nükleer silah yok” diyen Erdoğan, şöyle konuştu: “Ama bu silahların hepsi İsrail’in elinde mevcut. İsrail, bu silahları kullanarak örneğin dün akşam yine bu bombalarla özellikle Gazze’yi vurmuştur. Bunları Almanya olarak sizler görmüyor musunuz? Almanya olarak bunları takip etmiyor musunuz? Bunlar, Gazze’yi vurmak suretiyle orayı açlıkla, soykırımla terbiye etmenin hep gayreti içerisinde olmuştur. Bu hala da devam etmektedir. Tehdit vardır.”
KATLİAMA SON VERMEMİZ GEREK
“Gazze’ye yiyecek gönderilmesi noktasında örneğin Kızılay’ımız oraya gıda yardımı yapamamaktadır. Böyle bir durumla da karşı karşıyalar. Kızılhaç devamlı tehdit altındadır. Bu da var. Biz şu ana kadar 100 bin tonun üzerinde oraya gıda yardımı ulaştırmaya çalıştık ama yeterli değil. Buraya bu yardımların devamı şart. Bu konuyla ilgili olarak Almanya’nın gerek Kızılhaç’ı bizim de Kızılay’ımızı devreye sokmak suretiyle buradaki bu soykırımı, açlıkla terbiye edilme olayını sona erdirmemiz lazım. Bu bizim insani görevimizdir. İnanıyorum ki Almanya, Türkiye ve bölge ülkeleri bu konuda üzerimize düşen görevi yapmak suretiyle buradaki katliama son vermemiz gerekecektir.”
EL ELE VERMEYE HAZIRIZ
Hamas ile ilgili atılması gereken adımları Türkiye’nin bugüne kadar hep attığını belirten Erdoğan, şunları kaydetti: “Gerek Dışişleri Bakanım gerek Savunma Bakanım gerek istihbarat sürekli çalışıyoruz ki burada herhangi bir sıkıntıya fırsat vermeyelim diye. El ele vermeye hazırız. Şu anda da bu konuda ilgili bakanlarım bu talimatları almışlardır ve bu talimatla muhataplarıyla çalışmaya devam ediyorlar ve edeceklerdir. Nasıl ki ‘Rusya-Ukrayna arasındaki savaş bitsin’ diyoruz. Aynı şekilde de İsrail-Gazze arasında da bu savaşın bitmesinden yanayız. İnanıyorum ki Türkiye ve Almanya bu iş için el ele verebilecek iki önemli ülkedir.”
Öncelik Suriye’nin toprak bütünlüğü
Şansölye ile Suriye’deki gelişmeleri de ele aldıklarına işaret eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkenin toprak bütünlüğü ve birliğinin muhafazası suretiyle Suriye halkının tüm fertlerinin refah ve esenliği bizim için öncelikli hedeftir. Bu noktada 10 Mart Mutabakatı’nın uygulanmasına büyük önem atfediyor.”
Bizim de Ankara kriterlerimiz var
Alman bir gazetecinin Türkiye’nin AB'ye üyeliğiyle ilgili sorusu üzerine Erdoğan, şu değerlendirmede bulundu: “Biz, Kopenhag Kriterleri noktasında hep şunu söyledik, Kopenhag Kriterleri bizim için olumsuz bir yaklaşım süreci değil. Eğer Kopenhag Kriterleri noktasında Türkiye’ye yaklaşılıyorsa, bizim de bunun karşısında Ankara kriterlerimiz vardır. Ankara kriterleriyle biz Avrupa’ya ve dünyaya açılırız. Çünkü Türkiye, sıradan bir Avrupa veya Asya ülkesi değil.”
Devlet eli kolu bağlı beklemez
İBB’ye yönelik yürütülen soruşturmalarla ilgili soru üzerine Erdoğan, şunları kaydetti: “Kim hangi makamda olursa olsun, bir hukuk devletinde hukuku ayaklar altına alamazsınız. Hangi makamda olursanız olun, eğer hukuku ayaklar altına alırsanız, yargı devletinde, yargı makamları ne gerekiyorsa onu yapmak zorundadır. Örneğin son dönemde mesela bir hakemler olayı çıkmıştır ve bu hakemler olayında da yine futbol sahalarında neler oluyor ve bütün bunlar olurken eli kolu bağlı olarak herhalde bir devlet bunu takip edemez, ne gerekiyorsa yapması lazım. Ve şu anda da bu yapılmıştır.”
Ticaret hedefi 60 milyar dolar
Türkiye ile Almanya arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilerin olumlu seyrini sürdürdüğüne dikkat çeken Erdoğan, “Almanya, Türkiye’nin en büyük ticaret ortağı. 50 milyar dolara ulaşan ticaret hacmimizi yakın vadede 60 milyar dolara çıkarmayı hedefliyoruz. Avrupa’da değişen güvenlik koşulları ışığında savunma sanayii ürünlerinin tedarikinde geçmişte yaşanan sıkıntıları geride bırakarak ortak projelere odaklanmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.











