
Yahudilere yaptıkları yüzünden normalde Hitler’i sevmeyiz. Formaldehitleri sevmediğimiz gibi.
Holokost ile ilgili sayısız film izlemişizdir. Piyanist’inden Şindler’in Listesi’ne, Hayat Güzeldir’den Çöküş’üne kadar, kim bilir kaç tane ‘acıklı’ film yaptı.
Her insanın vicdanı mazlumdan yana olduğu için biz o filmleri büyük üzüntüyle seyrettik.
*
Fakat bugün… 2025 biterken, artık bütün dünya gördü ki Piyanist’i falan geçip Siyonist’e bakmak ve yaptıkları zulmü, soykırımı görmek gerekiyor.
Netanyahu, Hitler’e rahmet okuttu.
*
Ateşkes anlaşması yapılmışken bile durmadı, durmuyor. Duracak gibi de görünmüyor maalesef.
Verdikleri sözü tutmuyor, attıkları imzaya uymuyorlar.
Çıkarılması çok zahmet ve zaman gerektiren rehine cesetleri bahane ederek saldırmaya devam ediyor.
Yalnızca düşman bellediklerinin canları değil, evleri de, hayvanları da hedef onlar için.
Atı, eşeği, koyunu, horozu ve hatta ağaçları bile yok etmeye çalışıyorlar.
Artık ölçü, nizam kalmadı. İnsanlıktan eser yok.
*
Sert müdahale tek çözüm görünüyor. Bilinen gerçek şu: Gözü dönmüş Siyonistler yalnızca güçten anlar.
Garantör ülkeler ve Birleşmiş Milletler devreye girmezse bütün Gazze’yi toza çevirecekler.
*
Tramp hazretleri İsrail meclisinde konuşurken Cumhur-başkanı İzak Herzog’a seslendi ve son derece içten bir ricada bulundu.
Mecliste bulunanların çoğu coşkuyla alkışladı. Yerinde duramayanlar ayağa kalktı.
Neto’nun yüzüne kocaman bir gülümseme oturdu.
“Affedin onu” diye Netanyahu için torpil isterken, ses tonu dikkat çekiciydi.
Hiçbir konuşmasında o ses tonunu duymamıştık.
*
İsrail Cumhurbaşkanı Netanyahu’yu niye affedecek? Suçu ne?
Birkaç konu bir arada: Rüşvet, dolandırıcılık, görevi kötüye kullanma…
Bunlar İsrail halkı için affa gelecek türden suçlar değil.
İşin ilginç tarafı, katliam, soykırım gibi asıl büyük suçlardan bahis yok.
İstanbul’da geçen gün Vatan caddesinde zemin çöktü. Aşırı yağış yüzünden kocaman bir çukur oluştu, trafik kilitlendi. Göçük sebebiyle bir araç kaza yaptı.
Vatan caddesi çökünce çözüm bulmak kolay.
Vatana bir şey olmasın.
Allah korusun, vatan çökerse altından kalkamayız.
Düzce’de bir deney yapıldı.
Büyük bir bayrağı caddeye asmaya çalışanlar, ipin ucunu elinden kaçırmış gibi yaptılar ve ay yıldızlı bayrak yere doğru düşmeye başladı.
Vatandaşların nasıl davranacaklarını ölçmek, kayda almaktı niyet.
Caddeden geçenler hemen koşup bayrağı yakaladı, yere düşmesine engel oldu.
Yaşlısı genci, kadını erkeği…
Küçük çocuklar dahil herkes bayrağı kucakladı.
Bayrağın ne anlama geldiğini bütün millet biliyor çok şükür.
O bayrak hiçbir zaman yere düşmez.
Millî marşımız da onu anlatıyor zaten:
“Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.”
Cumhurbaşkanımızın yurt dışı görüşmelerinde aile fotoğrafı çekilirken, kimin nerede duracağını belirlemek için zemine konulan ülke bayrağını eğilip almasına ve özenle kalbinin üstündeki cebine koymasına burun kıvıranlar, dudak bükenler, kıkırdayanlar ve kikirdeyenler bunun ne anlama geldiğini bilemez, idrak edemez.
Söylerken “Korkma sönmez bu şafaklarda yüzen alçak” diye şaşıranlar bile koşar tutar bayrağı, kaldırır.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.