Bu çocukları acilen kurtarmalıyız

Gazze’deki soykırımda 18.500 çocuk katledildi. Hastaneler ise binlerce yaralı çocukla dolup taşıyor. Kiminin vücudu yanmış, kiminin vücudunda acı veren bir yarası var, kimisi felç olmuş, kimisi de uzvunu kaybetmiş. Ancak Gazze’de tıbbi imkanlar yetersiz olduğu için de tedavi edilemiyor.

Rabia Şenol
Helmi Barbakh, Nada Arhoma, Majd Habib.

Gazze’de İsrail’in işlediği soykırımın en derin ve acı izleri çocukların bedenlerinde kaldı. İşgalci İsrail’in aralıksız bombardımanları sadece binaları değil, çocukların hayallerini, oyunlarını ve yaşam umutlarını da yerle bir etti. Gazze’nin neredeyse her sokağı, yıkıntılar arasında acı çeken çocuk çığlıklarıyla dolu. Hastaneler dolup taşarken, çoğu çocuk temel tedavi imkanlarından bile mahrum bırakıldı. Bu korkunç tablonun ortasında, 15 yaşındaki Nada Arhoma defalarca yerinden edilmek zorunda kalan binlerce çocuktan biri. İsrail’in çadırlara düzenlediği saldırılardan birinde şarapnel parçaları gözüne saplandı, burnunu, çenesini ve dişlerini delip geçti. Artık yüzündeki her yara, soykırımın çocuklara yaşattığı tarifsiz acının bir sembolü haline geldi. Bir diğer çocuk, 11 yaşındaki Majd Habib, Han Yunus’ta İsrail ordusunun geri çekilmesinin ardından ardında bıraktığı şüpheli bir cismin patlaması sonucu ağır yaralandı. Vücudunun yüzde 35’i yandı, yüzünde ve sağ tarafında derin izler kaldı. Majd, bugün hala yanıklarının acısıyla, her nefeste yeniden başlayan bir savaşın içinde yaşam mücadelesi veriyor.

ŞARAPNEL PARÇALARI GÖZÜNÜ KÖR ETTİ

İsrail’in Gazze’deki çadırlara düzenlediği hava saldırısında 15 yaşındaki Nada Arhoma ağır yaralandı. Bombardımanın şiddetiyle etrafa saçılan şarapnel parçaları, Nada’nın sağ gözünü, burnunu, çenesini ve dişlerini parçaladı. Parçaların küçük bedenine saplanması sonucu sağ gözünde kalıcı körlük oluştu. Çoklu burun kırıkları nedeniyle doktorlar, nefes alabilmesi için boynuna solunum tüpü takmak zorunda kaldı. Göz yuvasından sızan tehlikeli omurilik sıvısı ise hala hayatını tehdit ediyor. İşgalci İsrail’in saldırıları sonucu artık konuşamayan ve hareket edemeyen Nada, hafıza kaybı ve sinir hasarı nedeniyle kalıcı görme kaybı riskiyle karşı karşıya. Hayatta kalabilmesi ve kalan görme yetisini koruyabilmesi için acilen yurt dışında tedavisi gerekiyor. Ancak İsrail, tedaviye muhtaç binlerce Gazzeli gibi Nada’nın da tedaviye erişimini engelliyor. Henüz çocuk yaşta savaşın en ağır izlerini bedeninde taşıyan Nada, çocukluğunu yaşayamadan ömür boyu sürecek bir acının içinde hayata tutunmaya çalışıyor.

PATLAYAN CİSİMDEN KAYNAKLI BEDENİ YANDI

Gazze’nin güneyindeki Han Yunus’ta 11 yaşındaki Majd Abu Habib, İsrail ordusunun çekilmesinin ardından geride bıraktığı şüpheli bir cismin patlaması sonucu ağır yaralandı. Patlama, Majd’in vücudunun yüzde 35’inde ciddi yanıklara yol açtı. Sağ tarafında üçüncü derece, yüzünde ise ikinci derece yanıklar oluştu. Küçük çocuk, her gün dayanılmaz acılarla mücadele ediyor. Doktorlar, derin yanıkların neden olabileceği kan zehirlenmesi riski konusunda uyarıyor. Ancak Gazze’deki hastanelerde cerrahi müdahale imkanlarının bulunmaması, Majd’in tedavisini neredeyse imkansız hale getiriyor. Sağlık ekibine göre, Majd’in diğer çocuklar gibi hayatının kurtarılabilmesi için acilen yurt dışına sevk edilmesi gerekiyor. Her geçen gün biraz daha hayattan koparılan Majd için zaman hızla tükeniyor. Doktorlar, onun yaşayabilmesi için acil tıbbi tahliye çağrısında bulundu.

ALDIĞI KURŞUN FELÇ ETTİ