Cep telefonları uzaktan patlatılabilir mi? Çağrı cihazları nasıl ölümcül silaha dönüştü? Bilişim ve Siber Güvenlik Araştırmacısı Ümit Sanlav Yeni Şafak için cevapladı

Terör devleti İsrail Lübnan merkezli Hizbullah mensuplarını siber saldırıyla hedef almış mesajlaşma cihazlarının eş zamanlı patlatılmasıyla binlerce kişi yaralanmıştı. Lübnan hükümetinin "Ellerinizdeki cihazlardan kurtulun" çağrısı yaptığı kanlı siber saldırı sonrası tüm dünya ayaklandı.

Cep telefonları uzaktan patlatılabilir mi? Bilişim ve Siber Güvenlik Araştırmacısı Ümit Sanlav Yeni Şafak'a cevapladı

Kanlı siber saldırının ardından teknolojik cihazların uzaktan hacklenerek patlatılabilme ihtimali yeniden gündeme geldi. Peki bu mümkün mü? Akıllı telefonlar gibi modern cihazların bataryaları uzaktan kontrol edilip patlatılabilir mi? Cep telefonları uzaktan patlatılabilir mi?

Bilişim ve Siber Güvenlik Araştırmacısı Ümit Sanlav, kanlı siber saldırı sonrası Yeni Şafak'a özel açıklamalarda bulundu.

Sanlav kanlı saldırı ve siber silahlara ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı;

Dünyanın gündemine kelimenin tam anlamıyla bomba gibi düşen olayda, Lübnan'daki Hizbullah üyelerinin kullandığı çağrı cihazları hemen hemen eş zamanlı olarak patlatıldı. Patlamalarda ölenler ve 3’bine yakın yaralı var. Bu mesele aslında tamamen istihbari bir durum olup, Hizbullah üyelerinin çağrı cihazlarına daha önceden yerleştirilmiş olan çipler veya yazılımla gerçekleştirildiği üzerinde duruluyor.

Cebimizde taşıdığımız akıllı telefonlar bize zarar verir mi?

Ama bu olay akıllarımıza başka sorular getirdi. Hepimizin ceplerimizde taşıdığı akıllı telefonlar, GSM Hattı veya internet erişimi sayesinde, aynı tehditle bizlere de zarar verebilir mi? Kötü haber: Evet verebilir.

Cep telefonları uzaktan patlatılabilir mi?

İnternet erişimi olan her cihaz, gerek Wİ-Fİ aracılığıyla erişime açık olması hasebiyle, gerek indirmiş olduğumuz uygulamalardaki güvenlik zafiyetleri nedeniyle patlatılması maalesef mümkün. Uzaktan erişimle ya da yüklenmiş olan casus yazımlar sayesinde telefonlarımızın bataryası ısıtılarak patlamaya hazır hale getirilmesi olası bir güvenlik sorunudur.

Peki Akıllı telefon / cep telefonu kullanıcıları olarak nelere dikkat etmeyiz?

Telefonlarımızın içinde aslında hiçbirimiz kimlerin olduğunu gerçekten bilmiyoruz. Bazen indirdiğimiz bir uygulama, bazen bağlandığımız wi-fi, bazen açık unuttuğumuz bluetooth veya NFC (Near Field Communication ve Türkçe ismiyle Yakın Alan İletişimi) bazen de ortak kullanıma açık şarj üniteleri bizler için büyük risk taşıyabilir. Temel prensip ne olduğunu bilmediğimiz her yabancı unsur risklidir.

Durup dururken kapımızı çalıp “havalar çok sıcak sana içecek buz gibi bir şeyler getirdim” diyen YABANCI birini kapımızı açıp evimize almıyorsak, teknolojik cihazlarımıza da yabancı unsurlar kabul etmemeliyiz. Bu yabancı unsur bazen güvensiz bir uygulama, bazen bedava internet, bazen bedava şarj cihazı kılığında gelebilir.

Peki bizim için tehlike arz eden sadece telefon ve bilgisayarlarımız mı?

İnternet bağlantısı ile uzaktan erişime açık akıllı süpürgeler internet bağlantısı olan televizyonlar ve bu televizyonların entegre kameraları ile mikrofonları, güvenlik kameraları, internet erişimi olan arabalar ile ne gibi risklere maruz kalabileceğimizi düşündünüz mü?

Saldırı nasıl planlandı? Çağrı cihazları bombaya nasıl dönüştü?

Lübnanlı güvenlik kaynakları İsrail'in Mossad casus teşkilatının patlamalardan aylar önce sipariş edilen Tayvan yapımı Gold Apollo tarafından üretilen 5 bin çağrı cihazının içine az miktarda patlayıcı yerleştirdiğini söyledi.

Lübnan hükümetinden 'cihazlardan kurtulun' çağrısı

Kanlı saldırının aylar öncesinde planlandığını vurgulayan Lübnan'lı güvenlik kaynakları çok sayıda kişin ölümüne ve binlerce kişinin yaralanmasına sebep olan siber silahların fotoğrafını tespit etti.

Lübnan güvenlik yetkilileri ve hükümet fotoğrafı paylaşarak çağrı cihazları gibi kablosuz olarak metin mesajları alıp görüntüleyen ancak telefon görüşmesi yapamayan AP924 gibi "çağrı cihazlarından kurtulun" çağrısı yaptı.

Sinyal verdi ve patladı

Cihazların ele geçirildiği ve hacklendiği izlenimi edinildiği, patlamalar öncesi cihazların ısındığı bildirildi. Çağrı cihazlarının, sahiplerinin üzerindeyken patladığı anlar kameralara yansıdı. Cihazların sinyal yoluyla ya da içlerine önceden patlayıcı yerleştirilerek infilak ettirildiği öne sürülüyor. ABD merkezli Wall Street Journal gazetesi de patlama öncesinde bazı Hizbullah üyelerinin çağrı cihazlarının ısındığını fark edip cihazları attığını aktardı.

MOSSAD 'PETN' mi yerleştirdi?

Saldırının gerçekleştirilme şekli büyük merak konusu olurken SKY News Arabia'ya konuşan kaynaklar, patlamaların cihazların bataryasına yerleştirilen PETN patlayıcılarıyla gerçekleştirildiğini bildirdi. Buna göre, cihazların Hizbullah'a teslimi öncesi Mossad tarafından aletlere PETN patlayıcıları yerleştirildi. Hizbullah üyelerince kullanılan cihazların bataryaların ısısının artırılmasıyla cihazlar patlatıldı.

PETN nedir?

PENT, PENTA, TEN, korpent veya pentirit (ya da nadiren ve çoğunlukla Almanca olarak nitropenta) olarak da bilinen Pentaeritritol tetranitrat veya yaygın kısaltılışıyla PETN, oldukça güçlü bir patlayıcı maddedir. Pentaeritritolün nitrat esteridir ve yapısal olarak nitrogliserine çok benzer.

Patlatılan cihazlar hangi ülkeden geldi? Üç yabancı şirket iddiası

Lübnanlı güvenlik kaynakları İsrail'in MOSSAD casus teşkilatının patlamalardan aylar önce sipariş edilen Tayvan yapımı Gold Apollo tarafından üretilen 5 bin çağrı cihazının içine az miktarda patlayıcı yerleştirdiğini söylerken İran Devrim Muhafızları Ordusu kaynakları patlayan tüm mesajlaşma cihazlarının Amerikan Motorola şirketine ait olduğunu bildirdi. İsrail medyası ise cihazların yine Motorola'ya ait Brezilya merkezli Teletrim şirketinden tedarik edildiğini öne sürdü.

Kanlı saldırı BMGK'ya taşınacak

Lübnan Dışişleri Bakanlığı; Lübnan'ın birçok bölgesinde çok sayıda çağrı cihazının patlatılmasıyla gerçekleştirilen kanlı saldırıyı kınayarak Bakanlar Kuruluyla yapılan istişarelerin ardından "saldırıya ilişkin bilgiler tamamlanır tamamlanmaz Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyine (BMGK) şikayette bulunmak üzere hazırlıkların" başlatıldığı aktarıldı.