İsrail ve Filistin arasında giderek yükselen tansiyon ve Gazze'ye yönelik hava saldırılarını görüşmek için 3. kez toplanan BMGK'ye seslenen Maliki, Filistin halkının katlanmak zorunda kaldığı dehşetin kelimelerle tarif edilemeyeceğini söyledi.
Beş aylık bir bebeğin tüm ailesini İsrail saldırılarında kaybettiğini anlatan Maliki, İsrail'in "savaş suçu ve insanlığa karşı suç" işlediğini ifade etti.
Maliki, BMGK'nin elinde İsrail'in işgaline son vermesi ve uluslararası yükümlülüklerini yerine getirmesi için yaptırım, silah ambargosu uygulama ve Filistinliler için uluslararası koruma sağlama gibi araçlar olduğunu hatırlattı.
Riyad el-Maliki, Konsey üyelerine, "Kendinizi neden bizim yerimize koymuyorsunuz? Ülkeniz işgal altında olsa, halkınız zulme uğrasa, katledilse ne yapardınız? Bağımsızlığınız için zulme son vermek için ne yapardınız?" sorusunu yöneltti.
Filistin'in özgürlüğünün barışa giden tek yol olduğunu vurgulayan Maliki, BMGK'ye bu yasal ve ahlaki sorumluluğu yerine getirmek için harekete geçme çağrısı yaptı.
Ne olmuştu?
İsrail işgali altındaki Doğu Kudüs’te yer alan Şeyh Cerrah Mahallesi ve Mescid-i Aksa'da ramazanın başından itibaren devam eden gerginlik 7 Mayıs'ta İsrail polisinin Filistinlilere plastik mermi ve ses bombalarıyla müdahale etmesiyle tırmanmaya başladı.
İsrail polisinin Doğu Kudüs'ün farklı bölgelerinde Filistinlilere yönelik müdahalelerinin şiddetinin artması üzerine Gazze Şeridi'ndeki Filistinli direniş grupları, İsrail polisinin Mescid-i Aksa ve Şeyh Cerrah Mahallesi'nden çekilmesi için 10 Mayıs yerel saatle 18.00'e kadar süre tanıdı.
Çekilmenin olmaması üzerine Filistinli direniş grupları İsrail'e çok sayıda roket fırlattı. Bunun üzerine İsrail ordusu, Gazze Şeridi'ne yönelik "Surların Muhafızı" adıyla askeri operasyon başlattı.
Şehit sayısı 192'ye yükseldi
Gazze'de Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamaya göre, İsrail'in Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda, 10 Mayıs'tan bu yana 58'i çocuk, 34'ü kadın olmak üzere 192'ye yükseldi.