Hollanda'da Geert Wilders'ın liderliğini yaptığı aşırı sağcı Özgürlük Partisi'nin (PVV), Mart 2017 seçimlerini kazanması durumunda ülkedeki cami ve İslam okullarını kapatacağını açıklaması tartışma yarattı.
"
Hukuka yönelik tehdit"
Başbakan Mark Rutte, aşırı sağcı partinin seçim bildirgesinin, "hukukun üstünlüğüne yönelik bir tehdit" olduğunu söyledi. Kamuoyu yoklamalarına göre birinci parti olan Geert Wilders liderliğindeki PVV, seçim bildirgesini geçen hafta açıkladı.
BBC'nin haberine göre bir A4 kağıdına sığan "Hollanda bizimdir, bizim kalacak" başlıklı PVV seçim bildirgesinde, öncelik "İslamileşmenin durdurulmasına" verildi. Bildirgede, Hollanda'daki bütün cami ve İslam okullarının kapatılacağı, kamusal alanda başörtüsü ve diğer İslami simgelerin yasaklanacağı vurgulandı.
"Müslüman mülteciye sınırlar kapatılacak"
Bildirgeye göre, PVV'nin iktidar olması durumunda sınırları kapatılarak, İslam ülkelerinden mülteci akımı önlenecek. Çifte vatandaşlığa sahip suçlular derhal sınır dışı edilecek. Hollanda'nın AB üyeliğinden ayrılması sağlanacak. Aşırı sağcı parti, kültür ve sanata parasal desteğin kesilmesini, asker ve polise fazladan bütçe ayrılmasını da programına aldı.
"Toplumu kışkırtıyor"
Hollanda Başbakanı Mark Rutte, Pazar akşamı katıldığı televizyon programında, Wilders tarafından sosyal medya üzerinden açıklanan seçim bildirgesine tepki gösterdi.
Bildirgeyi "hukukun üstünlüğüne yönelik bir tehdit programı" diye değerlendiren Rutte, camileri ve İslam okullarını kapatma kararının, Hollanda Anayasası ve devletin değerleri ile çatıştığını vurguladı.
Başbakan, "en güçlü siyasi rakibim" dediği Wilders'in sadece toplumu kışkırttığını ancak sorumluluk almaktan kaçtığını söyledi. Rutte, aşırı sağcı partinin 2012 yılındaki ekonomik kriz sırasında, dışardan destek verdiği hükümeti yüz üstü bıraktığını anımsattı.