Gazze’de iki yıl süren vahşi İsrail soykırımının ardından 9 Ekim’de ilan edilen ateşkesi bozmaya çalışan İsrail’in, önceki gün kendi bombasının patlamasını bahane yapmaya çalıştığı ortaya çıktı. İsrail ordusu, pazar sabahı Hamas’a bağlı savaşçıların Gazze’nin güneyindeki Refah’ta saldırıya geçtiğini iddia ederek bölgeye hava saldırısı düzenlemişti. İsrail Güvenlik Kabinesi de durumu ele almak üzere acil toplantı gerçekleştirmişti. Ancak olayın bölgede yıkım faaliyetlerini sürdüren İsrail ordusuna ait bir buldozerin yine İsrail’e ait bombaların üzerinden “yanlışlıkla” geçerken infilak etmesine sebep olmasından kaynaklandığı ortaya çıktı. İşgal devletinin bunu bahane ederek ateşkesi bozmasını ise ABD yönetiminin engellediği iddia edildi.
GERİ ADIM ATTILAR
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, olay öncesi “güvenlik durumunu” gerekçe göstererek, ateşkes anlaşmasının ön görmesine rağmen Refah Sınır Kapısı’nı açmayacağını duyurmuştu. Olay sonrası İsrailli yetkililerle görüşen ABD yönetiminden üst düzey yetkililerin, Refah’taki patlamanın gerçek nedenini açıklayarak ateşkesin bozulmaması yönünde uyarıda bulunduğu bildirildi. Bunun üzerine kısa süre sonra Netanyahu’nun Refah Sınır Kapısı’nı açmama kararından sessizce geri adım attığı bilgisi verildi.
İSRAİL BASINI: KARAR ABD’NİN ELİNDE
Netanyahu’nun Refah Sınır Kapısı kararından dönmesi, İsrailli aşırı sağcıların öfkesini artırırken İsrail medyası da durumun perde arkasına ilişkin yorumlar yayınladı. Maariv gazetesinin verdiği bilgiye göre, Refah’ta patlama sonrası toplanan Güvenlik Kabinesi’nde 100 savaş uçağının katılacağı bombardımanlar düzenleme kararı alınmıştı. Ancak siyasi yetkililer, Washington yönetiminin öfkesini çekmemek için bu kararın uygulanmasını veto etti. Yedioth Ahronoth gazetesinde yer alan analizde ise “İsrail’de bundan sonra savaşa dönülüp dönülmeme kararının tamamen ABD’nin elinde olduğu” vurgulandı. ABD’nin diğer arabulucu ülkeler Katar, Mısır ve Türkiye ile birlikte iki tarafa ağır bir baskı uyguladığına işaret edilen analizde, “Gazze’de, Lübnan modelinin uygulanması ABD ve diğer ülkelerin baskısı nedeniyle imkansız” denildi.
BİR GÜNDE 153 TON BOMBA YAĞDIRDI, 10 GÜNDE 97 KİŞİYİ ÖLDÜRDÜ
Netanyahu, İsrail ordusunun önceki gün Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda 153 ton bomba kullanıldığını açıklayarak ateşkesi ihlal ettiklerini itiraf etti. Netanyahu, "Ateşkes sırasında iki asker öldürüldü. Hamas hemen gevşediğimizi hissetti. Gazze Şeridi'nin dört bir yanındaki onlarca hedefi 153 ton bombayla vurduk" dedi.
Dün sabah saatlerinde de Gazze’nin güneyindeki Han Yunus ve orta kesimindeki Nusayrat Kampı’nın doğu bölgelerine düzenlenen bombardımanlarda 4 Filistinli sivil daha yaşamını yitirdi. Gazze’deki hükümetin Medya Ofisi tarafından yapılan açıklamada, İsrail’in ateşkesin üzerinden geçen 10 günde, Gazze’nin çeşitli noktalarına düzenlediği saldırılarda toplam ölü sayısı 97’ye, yaralı sayısı ise 230’a ulaştı.
VANCE, WITKOFF VE KUSHNER TEL AVİV’DE
ABD yönetimi ise ateşkesin uygulanması yönünde baskılarını artırıyor. Bu kapsamda, ABD Başkanı Donald Trump’ın Yardımcısı JD Vance, Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff ile damadı ve eski yardımcısı Jared Kushner, dün İsrail’in başkenti Tel Aviv’e geldi. Öğle saatlerinde Tel Aviv’e gelen Witkoff ve Kushner, Netanyahu ile görüşerek, ziyarette ele alınacak konuları bildirdi. Tel Aviv’e akşam saatlerinde ulaşan Vance ise ABD Başkanı Donald Trump’ın mesajlarını Netanyahu’ya ulaştırdı. Üç yetkilinin Tel Aviv’den sonra Mısır’ın başkenti Kahire’ye geçeceği aktarıldı.
HAMAS HEYETİ KAHİRE’DE
ABD’li yetkililerin Tel Aviv ziyaretine eş zamanlı olarak, Mısır’ın başkenti Kahire’ye giden Hamas’ın Gazze Sorumlusu Dr. Halil Hayye ve beraberindeki heyetin bugün Vance, Witkoff ve Kushner ile görüşmesi bekleniyor. Hamas tarafından yapılan açıklamada, Hayye liderliğindeki heyetin Kahire’de diğer Filistinli grupların temsilcileriyle görüştükten sonra arabulucu ülkelerin yetkilileriyle bir araya geleceği bildirildi. Witkoff, önceki gün yaptığı açıklamada, ateşkese giden süreçte daha önce de Hayye ile görüştüğünü belirterek, “Kendisine Doha’daki saldırıda yaşamını yitiren oğlu için baş sağlığı diledim. Ona, ‘ikimizde aynı kulübün üyeleriyiz: evlatlarını gömen babalar kulübün’ dedim” şeklinde konuşmuştu.