Halkı cephede savaşmaya davet ederek canlı kalkan oluşturma çabasına giren Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan ve yönetimini, savaştan sonra ağır bir savaş suçları faturası bekliyor. Giresun Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Yalçın Sarıkaya, Başkent Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yelda Ongun ile TOBB Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. İsmail Safi, işgal ettiği Dağlık Karabağ’da Azerbaycan ordusu karşısında kayıpları artan Paşinyan’ın, vatandaşları “cephede savaşmaya” çağırmasına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
ERMENİSTAN’IN SİCİLİ BOZUK
Prof. Dr. Sarıkaya, Paşinyan’ın halkı Azerbaycan’a karşı savaşmaya çağırmasının, “sivillerin canlı kalkan olarak kullanılması” anlamına geldiğini belirterek bunun Cenevre Sözleşmesi’ne göre “savaş suçu” olduğunu vurguladı. Sarıkaya, “15 yaşından küçük çocukların ulusal silahlı kuvvetlere çağırılması, askere alınması veya çatışmalarda aktif kullanılması suçlar arasında yer alıyor. Cenevre Sözleşmesi’nde ‘belli noktaları, alanları veya askeri güçleri askeri operasyonlardan muaf tutmak için bir sivilin veya diğer korunmuş bir kimsenin varlığının kullanılması’ da suç olarak sayılır. Paşinyan yönetiminin, savaş içerisinde dahi sivilleri, Karabağ’a yerleşmeye yönlendirme gibi fiilleri vardır. Azerbaycan’a ait bu topraklara özellikle son 10 yıldır Suriye ve Lübnan’dan da sivil nüfus taşınmaya gayret edilmiştir” dedi.
BÖLGE BARIŞINA TAKOZ
Prof. Dr. Ongun, “Ermenistan ordusunun, Azerbaycan sivil yerleşim birimlerine saldırarak hem cephedeki başarısızlıklarının, hem de işgal politikalarının üzerini örtmeye çalıştığını, sivilleri hedef alarak savaş suçu işlediğini görüyoruz” açıklamasında bulundu. Ongun, Azerbaycan ordusu karşısında kayıpları artan Paşinyan’ın, vatandaşlarını “cephede savaşmaya” çağırmasıyla ilgili olarak da “Paşinyan’ın, Ermeni halkını cepheye davet etmesi, kendisini mağdur, Azerbaycan’ı saldırgan gösterip dünya kamuoyunu arkasına almaya çalışmaktan başka bir şey değil. Yıllardır Türkiye, Azerbaycan ve Gürcistan’a yönelik tutumuyla bölgesel projelerden dışlanan, enerji güzergahı olma şansını yitiren Ermenistan, bir kez daha bölgede barış ve istikrarın önündeki en büyük engel olduğunu göstermiştir” değerlendirmesinde bulundu.
ULUSLARARASI YARGIYA TAŞINMALI
Son çatışmaları başlatan tarafın yine Ermenistan olduğunu kaydeden Doç. Dr. İsmail Safi ise “Ermenistan, füzelerle Azerbaycan topraklarına ve sivil yerleşim yerlerine saldırarak onlarca masum sivili katlediyor, tartışmasız bir savaş suçu işliyor” dedi. Safi, Ermenistan yönetiminin balistik füzelerle sivil hedeflere saldırarak savaşı genişletmek suretiyle Batı’nın müdahalesine zemin hazırlamayı amaçladığını belirterek “Böylelikle savaş meydanında Azerbaycan ordusu karşısında yaşadığı mağlubiyetini gizlemeye çalışmanın ötesinde, savaşı yaymanın tehlikeli hesabını yapmaktadır. Türkiye ve Azerbaycan tarafı, sivil hedeflere yapılan saldırıları uluslararası yargıya taşımalıdır” diye konuştu.
Çocukları cepheye sürdü
Ermenistan, Azerbaycan’a karşı çocuk askerleri kullanarak savaş suçu işliyor. Azerbaycan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Hikmet Haciyev, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Ermenistan’ın Azerbaycan ordusuna karşı çocuk askerler kullandığını ve bu durumun uluslararası kuruluşlar tarafından incelenmesi gerektiğini belirtti. Haciyev, “Bu görüntü Ermenistan’ın çocuk askerleri kullandığını gösteriyor. Araştırılması gerekiyor. 15 yaşın altındaki çocukları askere almak ve kullanmak uluslararası insan hakları suçudur ve yasaklanmıştır. Bu savaş suçu olarak tanımlanmaktadır” dedi.