İstanbul Sanayi Odası (İSO) Meclisi, yeni dönemde ilk ziyaretini Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne gerçekleştirdi. 70 kişiden oluşan İSO heyetinin ziyaretinde yeni yatırımlar ve iş birlikleri konusunda görüşmeler yapıldı. KKTC’nin stratejik bir ülke olduğuna değinen İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, “Adanın ikinci 50 yılı, geçmiş 50 yıldan çok daha farklı olacak. Herhangi bir ülkeyle ihracat yapmaktan daha farklı bakış açısıyla bakmamız lazım” dedi.
ZORLUKLAR BİZİ GİRİŞİMCİ YAPTI
Kıbrıs Türk Ticaret Odası (KTTO) Başkanı Turgay Deniz ise ziyarete ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Bu ilişkilerimizin yatırımlara dönüşmesini amaçlıyoruz. Kıbrıs Türk toplumu hala Güney Kıbrıs ve AB’nin izolasyonları altında hayatını sürdürüyor. Bu zorluklar bizi girişimci yaptı. Bu adada var olmak istiyorsak ekonomik olarak güçlenmek ve hayat seviyesini yukarıya çekmek zorundayız” şeklinde konuştu.
ARTIK YAVRU DEĞİL ‘KARDEŞ VATAN’
İSO heyeti ziyaret kapsamında KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, KKTC Başbakanı Ünal Üstel, KKTC Ekonomi ve Enerji Bakanı Olgun Amcaoğlu ve Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu ile de görüştü. İSO Meclis Üyeleri, KTTO ile ortak bir meclis toplantısı da düzenledi. İSO Yönetim Kurulu Başkanı Erdal Bahçıvan gerçekleştirilen ziyarette, KKTC iş dünyasına her türlü desteği vermeye hazır olduklarını belirterek, Türk iş dünyasının da ada için ekonomik garantörlük sunması gerekliliğine dikkat çekti. Bahçıvan yaptığı konuşmada, “KKTC’ye artık ‘yavru vatan’ demiyoruz, bu vatan artık olgunlaştı, ‘kardeş vatan’ oldu. KKTC kendini geliştirmeyi başararak, tüm zorluklara, ambargolara rağmen Türkiye’nin de aklıyla ve makul destekleriyle birtakım dönüşümleri gerçekleştirmeye başlamış vaziyette” diye konuştu.
ENERJİ, LOJİSTİK VE TURİZM ÖNE ÇIKIYOR
KKTC’de özellikle güneş enerjisi konusunda önemli potansiyeller olduğuna dikkat çeken Bahçıvan, “Adada doğal gazla ilgili gelişmelerin de gündeme gelmesi bekleniyor. Buranın enerji yolu kadar önemli bir lojistik yolu olduğunu da söylemeliyiz. Buradan farklı coğrafyalara da gidebilme konusunda imkanların olduğuna inanıyorum. Özellikle Rusya sermayesinin burada özellikle Kuzey Afrika gibi yakın pazarlar için fırsatlar doğurabileceğini düşünüyorum. Kardeş Azerbaycan’ın politik anlamda KKTC’yi tanımaya doğru gitmesi de 50 yıl sonra gelen en önemli adımlardan biri. Bu adım atılırsa, başka gelişmelerin de arkasından gelebileceğine inanıyoruz” diye konuştu.