Kredi esnemesi 2026’da başlar

İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Sezgin Yılmaz, sektörü yakından ilgilendiren kredi büyüme sınırlarının geleceği ve takipteki alacaklarda yaşanan artış hakkında değerlendirmede bulundu. Yılmaz, “Kısıtlamalar 2025 sonuna kadar sürecek, esneme 2026'da başlasa bile öncelik üretimi destekleyen KOBİ'lerde olacak” dedi. Ticari kredilerin takip oranı 2 kat artarak %3,5 bandına çıktığına dikkat çeken Yılmaz; tekstil ve demir çelikin en riskli sektörler olduğunu ifade etti.

Cabir Turğut
Kaan Kaşif Kavaloğlu, Sezgin Yılmaz.

İş Bankası Genel Müdür Yardımcısı Sezgin Yılmaz, kredi büyüme sınırlarının 2025 yılının sonuna kadar devam edeceğini, esnemenin 2026'da ve öncelikle KOBİ'ler için başlayacağını açıkladı. Yılmaz, İş Bankası'nın ana sponsorluğunu üstlendiği 15. Uluslararası Resort Turizm Kongresi için bulunduğu Antalya'da, gazetecilerin ekonomiye dair sorularını yanıtladı. Gündemde, bankacılık sektörünü yakından ilgilendiren kredi büyüme sınırlarının geleceği ve takipteki alacaklarda (NPL) yaşanan artış vardı. Yılmaz, kısıtlamaların şu anki görünümle 2025 yılının sonuna kadar kalkmayacağını tahmin ettiğini belirtti.

BİREYSELLERDEN ZİYADE TİCARİ KESİME AĞIRLIK

Kredi kısıtlamalarında olası bir esnemenin 2026 yılında başlayabileceğini aktardı. Ancak kredi esnemesinin, enflasyonun ve kurun gidişatına, aynı zamanda da Merkez Bankası döviz rezervlerinin yeterli seviyeye ulaşmasına bağlı olacağını vurguladı. Yılmaz, kısıtlamaların kalkmaya başlaması durumunda, ekonomiyi tetikleyen tüketim harcamalarındaki bireysel kredilerden ziyade, önceliğin üretimi destekleyen ticari tarafa, yani KOBİ'lere verileceğini dile getirdi. Yılmaz, kısıtlamaların tamamen kalkmasının 2026 yılında dahi sonuçlanmayacağını düşündüğünü söyledi.

TAKİP ORANLARI İKİ KATINA ÇIKTI

Yılmaz, sektörün en büyük sorunlarından biri olan takipteki kredilerde görülen artışa da şu sözlerle dikkat çekti: “Hane halkı tarafında 2024 Haziran ayında yakın izleme ve takip oranları ciddi seviyede artmaya başlamıştı. 2024'ün yıl sonunda ise bu durum KOBİ’lere sirayet etmişti. 2025 yılında sektörde bunu bolca yaşıyoruz. Takip oranları neredeyse iki katına çıktı. Ticari segmentteki takip oranları yüzde 1 küsurlu seviyelerden yüzde 3 ila yüzde 3,5 bandına yükseldi.”

EN RİSKLİ SEKTÖRLER TEKSTİL VE DEMİR ÇELİK

Yılmaz, takip oranlarındaki artışın sektörel dağılımına ilişkin de bilgi verdi. Son iki senedir tekstil sektörünün olumsuz ayrışmada başat rol oynadığının altını çizdi. Ayrıca, emtia fiyatlarındaki durgunluk nedeniyle son 1,5-2 senedir demir çelik sektöründeki firmalarda da bir miktar gerileme görüldüğünü bildirdi. Asıl sorunun, sektörel olmaktan çok KOBİ'lerin geneline yayılmış bir likidite bozulmasından kaynaklandığı tespitinde bulunan Yılmaz, şunları kaydetti: “Nakit akışlarını dengeleyemiyorlar şu anda. Finansmana erişim eskiden olduğu gibi lebi derya değil. Dolayısıyla özellikle KOBİ’lerde bozulmaları artık çok ciddi bir şekilde görüyoruz. Bu durum 2025 yılının tamamında devam etti. 2026 yılının Haziran ayına kadar da devam edeceğini düşünüyoruz. O yüzden iki sektör söylemiş olayım. Diğerleri de sektör ayrımsız nakit akışını ayarlayamayan firmalar diyeyim.”

TURİZME DESTEĞİMİZ 2 MİLYAR DOLARI GEÇTİ