Kripto para borsası Thodex'in kurucusu Faruk Fatih Özer'in iki milyar dolar para ile yurt dışına kaçmasının ardından binlerce mağdur paralarını nasıl geri alacağını kara kara düşünürken, Özer'den gelen açıklama ise yatırımcıları tatmin etmedi.
Thodex'in Twitter hesabından yaptığı açıklamada yurt dışına kaçtığı iddialarının asılsız olduğunu ve görüşmelerde bulunmak üzere yurt dışına çıktığını öne süren Özer, açıklamasında kurduğu sistemin finansal olarak artık sürdürülemeyeceğinin de mesajını verdi. Özer mağdurların borsadaki paralarına ilişkin ise ödemelerin yakında yapılacağını öne sürdü.
SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Çok sayıda kişinin suç duyurusu üzerine İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, merkezi Kadıköy'de bulunan şirketle ilgili "nitelikli dolandırıcılık" ve "suç örgütü kurmak" suçlarından resen soruşturma başlattı.
BÜTÜN HESAPLARINA EL KONULDU
Dün sabah saatlerinde şirketin merkez ofisinin bulunduğu binaya giden polis ekipleri bilgisayar ve ekipmanlara el koydu. Öte yandan Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) Thodex'in Türkiye'de finansal kuruluşlarda bulunan bütün hesaplarına da bloke konulduğunu açıkladı.
Konuyla ilgili konuşan hukukçular ise, Özer hakkında Kırmızı Bülten çıkarılabileceğine dikkat çekerek, sistem üzerinden binlerce yatırımcının paylaştığı kişisel verilerin de tehlikede olduğuna vurgu yapıyor.
KİŞİSEL VERİLER DE TEHLİKEDE!
Kripto para borsası olan Thodex’e üye olmak isteyenlerin üyelik aşamasında birçok kişisel verisini paylaşmış olduğuna değinen Avukat Burak Alcan, ''Özellikle T.C. kimlik numarası ve kişiye sıkı sıkıya bağlı diğer bilgilerin söz konusu üyelik aşamasında paylaşılmış olduğu gerçeği ile karşı karşıyayız. Bu aşamada Thodex’in internet sitesinin kapatılmış olması söz konusu olduğundan toplanan kişisel verilerin de tehlike altına olduğu, bunların yurt dışına aktarılıp aktarılmadığı, kişilerin rızası dışında hukuka aykırı olarak verilerin paylaşılıp paylaşılmadığı ayrıca önem arz ediyor.'' dedi.
MAĞDURLAR SUÇ DUYURUSUNDA BULUNSUN
Mağdurların başvuracakları hukuki yollara da değinen Alcan sözlerini şu şekilde sürdürdü;
''Olayın basına yansıdığı kadarıyla öncelikle ceza hukuku açısından TCK m.158’de belirtilen “nitelikli dolandırıcılık” ve m.155/2’de belirtilen “güveni kötüye kullanma” suçlarının unsurlarının oluştuğu, özellikle cezayı artıran sebep olan suçun bilişim sistemleri üzerinden işlenmesi hali göz önüne alınmalıdır. Bu bakımdan mağdurlar öncelikle suç duyurusunda bulunmalıdır. Ardından işleyecek hukuki süreçte mutlaka icra takibi de yapılarak kişinin ve şirketinin para akışı kontrol altında tutulmalı ve mağdurların alacaklarına kavuşması için gerekli hukuki işlemler yapılmalıdır.''
KIRMIZI BÜLTEN ÇIKARILABİLİR
Bu olayın akıllara ÇiftlikBank olayını getirdiğini ve o dönemde devlet yetkililerinin aldığı önlemlerin aynen Thodex olayında da alınabileceğini ifade eden Alcan, bu bakımdan özellikle “kırmızı bülten” ile arama kararı ve suçluların iadesi gibi diplomatik yollar aracılığıyla isteme durumunun da söz konusu olacağını belirtti.
HUKUKİ SÜREÇ İÇİN KİLİT ROL OYNUYOR
Kırmızı bülten ile arama, uluslararası polis teşkilatı İnterpol tarafından tüm Dünya’da aranması ve yakalanması anlamına geleceğinden bir an önce sürecin işletilerek bültenin çıkarılmasının çok önemli olduğunu vurgulayan Alcan, ''Bunun yanında ÇiftlikBank CEO’su Mehmet Aydın’ın Türkiye ile suçlu iadesi anlaşması olmayan ülkelerden olan Uruguay’a kaçması da bu konuda yetkililerin diplomatik ilişkileri devreye sokmasına sebep olmuştu. Bu sebeple Thodex’in yönetici Faruk Fatih Özer’in de yurtdışında gideceği ülkenin iade anlaşması kapsamında olan ülkeler içerisinde olup olmaması hukuki sürecin işleyişi açısından kilit rol oynamaktadır.'' dedi.