Yabancı ilgisi 2026'da güçlenecek

Gelişmiş ekonomilerdeki dalgalanmaların gelişmekte olan ülkeler için fırsat oluşturduğunu söyleyen QNB Genel Müdürü Ömür Tan, "IMF toplantılarında Türkiye’ye yabancı ilgisinin açık şekilde arttığını gördük. Portföy yatırımları hızlanıyor; doğrudan yatırımların ise 2026’da güçleneceğini tahmin ediyoruz” dedi.

Akın Ali Polat
Ömür Tan.

QNB Genel Müdürü Ömür Tan, Gaziantep’te gerçekleştirilen “Su ile Hayata” programında konuştu. Küresel ekonomideki belirsizliklere rağmen Türkiye’nin sağlam adımlarla ilerlediğini vurgulayan Tan, “IMF verilerine göre dünya büyümesinin 2026’da yüzde 3,1’e gerileyeceği tahmin ediliyor. Jeopolitik riskler, ticaret savaşları ve gelişmiş ülke para birimlerine olan güven kaybının enflasyonu yeniden yükseltiyor. Bu belirsizliğe en güzel örnek altın fiyatları oldu. Altın dolar bazında yılbaşından bu yana yaklaşık yüzde 50 arttı” dedi. Türkiye açısından tabloya daha iyimser bakan Tan, “Gelişmiş ekonomilerdeki dalgalanmalar, gelişmekte olan ülkeler için fırsat oluşturuyor. IMF toplantılarında Türkiye’ye yabancı ilgisinin açık şekilde arttığını gördük. Portföy yatırımları hızlanıyor; doğrudan yatırımların ise 2026’da güçleneceğini tahmin ediyoruz” ifadelerini kullandı.

REZERV ARTIŞLARI GÜVEN VERİYOR

Rezervlerdeki artışa da değinen Tan, “Brüt rezervler 185 milyar dolara, swap hariç net rezervler 53 milyar dolara ulaştı. Bu, kur istikrarı açısından güçlü bir cephane” açıklamasında bulundu. Bankacılık sektöründe makro ihtiyati tedbirlerin marjları baskıladığını ancak sistemin sağlam olduğunu vurgulayan Tan, “Kredi büyümesini 2026’da yüzde 25–30 bandında bekliyoruz. En büyük risk, sabırsızlıkla programdan sapmak olur. Enflasyonu şeker hastalığına benzetiyorum; tedavi yarım kalırsa vücut bunu kaldıramaz” değerlendirmesinde bulundu. Ekonomi yönetimine de değinen Tan “Türkiye ekonomisi zorlu ama doğru bir yolda. Bu program, hızlı sonuç vermese de uzun vadede istikrar getirecek bir patikayla ilerliyor” dedi.

ÇALIŞAN KESİMİN GELİR KAYBI ARTTI

Asgari ücret artışına ilişkin de değerlendirmede bulunan Ömür Tan, çalışan kesimin gelir kaybının artık belirgin hale geldiğini vurguladı. Tan, “Gerçekten reel olarak fakirleşme yaşandı, bu kimsenin inkâr edemeyeceği bir durum. Ancak diğer tarafta, ücret artışlarının da enflasyon beklentilerini yukarı taşıyacak düzeye ulaşmaması gerekiyor” dedi. “Bu yılki artış, satın alma gücünü koruyacak ama programın dengesini bozmayacak ölçüde, dengeli bir oranda olacaktır” diyen Tan, ücret politikalarının da para politikasıyla uyumlu yürütülmesi gerektiğini belirtti” diye konuştu.

Su bilinci tohumları Gaziantep'te filizlendi