Dışişleri Bakanlığı Libya ile varılan tarihi mutabakatın arından Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki kıta sahanlığı ve MEB sınırlarını paylaştı

Libya ile varılan son mutabakattan sonra Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki kıta sahanlığı ve münhasır ekonomik bölge (MEB) sınırlarını gösteren harita paylaşıldı. Türkiye ile Libya arasında 27 Kasım'da Dolmabahçe Sarayı'nda Akdeniz'deki işgali bertaraf edecek bir mutabakat imzalanmıştı.

Türkiye'nin paylaştığı harita

Dışişleri Bakanlığı İkili Siyasi İşler ve Denizcilik-Havacılık-Hudut Genel Müdür Vekili Büyükelçi Çağatay Erciyes, geçen hafta Türkiye ile Libya arasında imzalanan Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası'ndan sonra Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki kıta sahanlığı ve MEB sınırlarını gösteren haritayı sosyal medyada paylaştı.

BELİRLENEN HATTIN NOKTALARI GÖSTERİLDİ

Türkiye ile Libya'nın geçen hafta imzaladığı "Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası" ile belirlenen noktalar ise E ve F şeklinde gösterildi.

GÜNDEM
Türkiye ile Libya'nın tarihi anlaşması Sevilla Haritasını çöpe attı

İletişim Başkanlığından yapılan açıklamada, görüşmede, Türkiye ile Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti arasında, "Güvenlik ve Askeri İşbirliği Mutabakat Muhtırası" ile iki ülkenin uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarının muhafazasını hedefleyen "Deniz Yetki Alanlarının Sınırlandırılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırasının" imzalandığı bildirilmişti.

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Doğu Akdeniz'de Deniz Yetki Alanlarına ilişkin Libya'yla imzalanan anlaşma hakkındaki soruya cevabında, anlaşmayla Doğu Akdeniz'de Türkiye'nin deniz yetki alanlarının batıdaki sınırlarının bir bölümünün belirlendiğini bildirmişti.

DÜNYA
Rumlar panikte

DÜNYA
Denizdeki Sevr’i parçaladık

Anlaşmanın uluslararası hukuka uygun olduğunun altını çizen Aksoy, şunları ifade etmişti:

Nitekim, Türkiye bu anlaşmayı imzalamadan önce tarafları hakkaniyet çerçevesinde bir uzlaşı için görüşmelere çağırmıştır ve halen de görüşmelere hazırdır. Ancak, Türkiye'nin uluslararası hukuka dayalı ve hakkaniyeti temel alan bu yaklaşımı karşısında görüşmelere başlamak yerine sadece tek taraflı adımlar atarak Türkiye'yi suçlamak tercihine gidilmiştir. Bu anlayışın altında örneğin Türkiye'nin ana karasının karşısında küçük bir ada olan Meis'e kendi yüzölçümünün 4 bin katı kadar deniz yetki alanı kazandırmaya çalışan maksimalist ve uzlaşmaz Yunan-Rum tezleri yatmaktadır. Bu anlayış, zamanında Mısır'a 40 bin kilometrekare alan kaybettirmiştir. Libya'yla imzalanan son anlaşmayla iki ülkenin oldubittilere izin vermeyeceği en açık şekilde ortaya konmuştur."