Türkiye’nin de üye olduğu Mali Eylem Görev Gücü’nün (FATF) aldığı yeni kararlar, Meclis’in açılmasından sonra mevzuata eklenecek. Buna göre Mali Suçları Araştırma Kurulu’na (MASAK) yeni yetkiler verilerek banka hesaplarındaki olağandışı hareketlilikler yakın takibe alınacak. Kaynağı belirsiz kalan, kişi ya da kurumun maddi gücünün üstünde olduğu görülen tüm hesap hareketliliklerinde anlık izleme sistemi devreye sokulacak. Bu hesapların doğrudan takibe alınmasının ötesinde hesaba anında el konulması ya da dondurma işlemlerinin yapılması için gereken hukuki zemin oluşturulacak.
1,5 TRİLYON DOLARI BULUYOR
Her yıl trilyonlarca dolara ulaştığı tahmin edilen büyük miktarda yasadışı gelir suç örgütleri tarafından aklanarak küresel finans sistemine dâhil ediliyor. Birleşmiş Milletler, bir yılda aklanan kara paranın 1,5 trilyon doları bulduğunu; IMF ise bu rakamın son yıllarda 2 trilyon dolara ulaştığını tahmin ediyor. Aklandığında doğrudan suç örgütlerinin legal oluşumlarının cebine giren bu para için Mali Eylem Görev Gücü (FATF) bir dizi yeni karar aldı.
YENİ YASAL DÜZENLEME
Meclis’in açılmasından sonra FATF’ın kara parayla mücadele edilmesi için açıkladığı yeni kriterler Türkiye’deki mevzuata da eklenecek. Bu kapsamda; Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkında Kanun’un şüpheli işlem bildirimine ilişkin maddelerinde değişikliğe gidilecek. Bildirim, bilgi ve belge verme maddelerinde de anlık takibi kolaylaştırmaya olanak sağlayacak eklemeler yapılacak. MASAK’a yeni teknolojilerin de yardımıyla saniyeler içerisinde banka hesapları üzerinden yapılan şüpheli işlemlere anında müdahale etme yetkisi verilecek. Bu doğrultuda, bankalar ya da finans kuruluşları aracılığıyla yapılan işlemlerdeki mali polis denetiminin kapsamı genişletilecek.
OLAĞAN DIŞI HAREKETLER TAKİPTE
Kaynağı belirsiz kalan, kişi ya da kurumun maddi gücü (sabit gelirleri/düzenli ödemeleri) ve kredi notu (şahıslar için finansal endeks notu) gibi temel ölçütler göz önüne alındığında finansal anlamda açıklanması mümkün olmayan ya da olağandışı sayılan tüm işlemler doğrudan takibe alınacak. Bu nedenle banka ve finans kuruluşlarındaki tüm hesaplar ve işletim süreçleri, küresel terörizmin finansmanının engellenmesi maksadıyla bir dizi takip kriterine tabi tutulacak. Kişilerin şahsi hesaplarının doğrudan devlet denetimine tabi tutulmasından çok, banka hesaplarındaki olağan dışı hareketlenmeler takibe alınacak. Bu sistem, FATF’ın Ekim 2024 ve Haziran 2025 tarihli kriter güncellemeleri doğrultusunda şekillenecek.
OECD bünyesinde kuruldu
FATF, 1989 yılında G-7 ülkeleri (ABD, Japonya, Almanya, Fransa, İngiltere, İtalya ve Kanada) tarafından kara para aklamanın uluslararası alanda önlenmesi amacıyla OECD bünyesinde kuruldu. Türkiye, 24 Eylül 1991 tarihinde FATF’e üye oldu. Öte yandan FATF, üye hükümetlere uluslararası ve sınır ötesi niteliği güçlü olan işlemlerin doğrudan takibe alınması tavsiyesinde bulundu. FATF’ın yeni kararları, en az 10 milyar doların üzerinde finansal varlığı olan, üç ve üzeri bankanın bulunduğu ülkeler için bağlayıcılık taşıyor.