Antalya'nın Döşemealtı ilçesinde servis şoförlüğü yapan eşi Ramazan İ'yi av tüfeğiyle vurarak öldürdüğü öne sürülen Melek İpek hakkında 'kasten öldürmek' suçundan hazırlanan iddianame Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi.
İddianamede sanığın 18 yıldan 24 yıla kadar hapis istemiyle yargılanması talep edildi. Sanık, iddianamede yer alan ifadesinde, Ramazan İ. ile 12 yıl önce ailesinin karşı çıkmasına rağmen evlendiklerini belirtti.
Evlilik hayatı boyunca sürekli şiddet gördüğünü anlatan Melek İpek, ifadesini kullandı.
Eşinin işkenceye varan tutumlarını korktuğu için şikayet edemediğini anlatan Melek İpek, kendisinden çok çocukları, annesi, babası ve kardeşlerinin zarar görmesinden çekindiğini belirtti.
Eşinin ailesine durumu anlattığında, onların şeklinde sözlerle kendisini geçiştirmeye çalıştıklarını öne süren Melek İpek, şöyle devam etti:
Sanık, Ramazan İ'nin kendisini çocukların yanından uzaklaştırarak başka bir odaya götürüp dövmeye devam ettiğini, boğazını sıkması nedeniyle bayıldığını öne sürdü.
'Silah, elimden almaya çalışırken patladı'
Banyoda elleri kelepçeli çıplak vaziyette kendine geldiğini ileri süren Melek İpek, ifadesini şöyle sürdürdü:
Çiftin iki çocuğu da iddianamede yer verilen ifadelerinde annelerinin anlattıklarını doğruladı.
İddianamede Ramazan İ. ile ilişkisi olduğu öne sürülen bir kadının da ifadelerine yer verildi. Kadın, maktulün eşi gibi kendisine de şiddet uyguladığını ileri sürdü. Ramazan İ'nin kendisini ölümle ve ailesine zarar vermekle tehdit ettiğini öne süren genç kadın, bu nedenle şikayetçi olmadığını belirtti.
"Ceza indiriminin en üst hadden yapılması gerektiği kanaat ve sonucuna varılmıştır"
Sanığın eylemini kocasının haksız tahrik oluşturan pek çok eylemi sonucu gerçekleştirdiğinin aşikar olduğu vurgulanan iddianamede, "Yine de yargılama aşamasında meşru müdafaa olup olmadığı hususunun mahkemece de ayrıca değerlendirilip takdir edilebileceği düşünülmektedir." ifadesine yer verildi.
Maktulün, karısını zorla alıkoyduğunun, eziyet ettiğinin, ölümle tehdit ettiğinin gerçek olduğu belirtilen iddianamede, şunlar kaydedildi:
"Ayrıca sanık, maktulün evden ayrıldıktan sonra silah temin etmek için uğraştığı, silahı da bulduğu, içine mermiyi yerleştirip hazır halde beklediği, kocası eve gelir gelmez de tereddütsüz şekilde ateş edip, öldürdüğü, dolayısıyla meşru müdafaa sınırının aşılmasını haklı görebilecek bir heyecan, korku veya telaştan ileri gelen bir ateş etme söz konusu değildir" ifadesi kullanılan iddianamede, şöyle denildi:
"Aksine sanık maruz kaldığı eziyetin kendisini getirdiği son aşamada hiçbir yetkili makama veya aile bireylerine haber vermeksizin maktule yaptıklarının karşılığını, cezasını kendisi vermek suretiyle eylemini gerçekleştirmiştir. Eylemini haksız tahrik altında gerçekleştiren sanık hakkında ceza indiriminin en üst hadden yapılması gerektiği kanaat ve sonucuna varılmıştır." değerlendirmesinde bulunuldu."