Bir yayıncılık manifestosu

Yayıncı yazar ve düşünür Carlos Calasso’nun deneme, makale ve konuşmalarından derlenen Editöre Not adlı eser estetik, kültürel ve felsefi bir nesne olarak kitabın doğuşuna dair düşüncelerini bir araya getiriyor.

R. Rüveyda Okumuş
Fotoğraf: Arşiv

İtalyan yazar, yayıncı ve düşünür Roberto Calasso’nun yayıncılık dünyası ve editörün rolü üzerine çeşitli yazılarından oluşan “Editöre Not” Ketebe Yayınları’ndan okurla buluştu. Esma Fethiye Güçlü’nün Türkçeye kazandırdığı Calasso’nun 1975 ile 2013 yılları arasında kaleme aldığı makalelerini ve konuşmalarını kapsayan kitap, yayıncılık sanatına dair nitelikli bir bakış kazandırmayı amaçlıyor.

Neredeyse tüm hayatını İtalya’nın seçkin yayınevlerinden Adelphi’ye adayan Roberto Calasso (1941-2021) yayımladığı her kitabı bir bütünün parçası gibi görmüş; kapak tasarımından yazar seçimine, dizgisinden yayım zamanına kadar her ayrıntıyı özenle kurgulamıştır. Calasso’nun deneme, makale ve konuşmalarından derlenen Editöre Not, yazarın titiz yayıncılık anlayışını ve vizyonunu yansıtmasının yanı sıra estetik, kültürel ve felsefi bir nesne olarak kitabın doğuşuna dair düşü ncelerini de bir araya getiriyor. Calasso, yayıncılıkla ilgili merak edilen pek çok soruya muzip cevaplar üreterek âdeta bir editörlük manifestosu oluşturuyor.

KİTAP NEDEN BASILIR

Roberto Calasso, kitabında yayıncılığın kayıp bir dava olmadığını ancak günümüzde yayıncılık piyaBir sasının mantığında yalnızca iyi kitaplar yayınlamak ve aynı zamanda da kâr etmek giderek daha karmaşık hale geldiğinden, hâlâ zor bir dava olmaya devam ettiğinin altını çiziyor. Yayıncının günümüzdeki çetrefilli durumunu ortaya koyan Calasso, arkadaşı ve çağdaşı olan beş ünlü yayıncının da (Giulio Einaudi, Luciano Foà, Roger Straus, Peter Suhrkamp, Vladimir Dimitrijević) portresini çiziyor.

Yayıncılığı olağanüstü bir yolculuk olarak tanımlayan Roberto Calasso, bir yayınevi kurmak için yetenek, azim ve bir tutam şans gerektiğini ancak her şeyden önemlisi, alanında yetkin insanlarla çalışmanın oldukça değerli olduğunu ifade ediyor. Calasso, kitapta kariyeri boyunca yaşadığı sıra dışı karşılaşmalardan bitmek bilmeyen çalışma günlerine deneyimlerinden bazen de başarısızlıklardan bahsediyor. Ona göre editör olmak kolay değil ama son derece eğlenceli olabilir. Nihayetinde iyi bir yayıncı en azından kendini hayal kırıklığına uğratmamaya çalışan yayıncıdır.

Yayıncılık sektörüne bir bütün olarak bakan yazar; grafik tasarımlardan kapak yazılarına bir kitabın yayımlanmasında üzerinde durulması gereken temel konulardan evrensel dijitalleşmenin sonuçlarına kadar yayın dünyasına dair derinlikli ve eleştirel bir okuma sunuyor.