Türkiye’de son yıllarda aşı karşıtı söylemlerin arttığını kaydeden Hacettepe Üniversitesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, bunun aşılama oranlarına da yansıdığını belirtti. Ceylan, “Avrupa’da bir salgın var ve bize yakın. Ukrayna’da, Sırbistan’da şuanda bir salgın var. Sırbistan’da 4 bin vaka var, Almanya’da, Fransa’da var. Bizim aşılama oranlarımız onlardan yüksekti” dedi.Hacettepe Üniversitesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan, Türkiye’de 2013’te 980 olan aşı reddi sayısının 2017’de 23 bine kadar çıktığını söyledi. Bunun sebebinin aşı karşıtı söylemler olduğunu belirten Ceyhan, orana bağlı olarak 2016’da 9 olan yıllık kızamık vakası sayısının da 2017 yılında 85’e yükseldiğine dikkat çekti. Avrupa’daki şuanda kızamık salgınının Türkiye’ye çok yakın olduğuna dikkat çeken Ceyhan, ailelerin karşıt söylemlere inanmayıp, çocuklarını aşı yaptırması gerektiğini vurguladı.
Aşı yaptırma oranları düştü
Aşı oranında düşüşler yaşandığını kaydeden Ceyhan, “Son dönemlerde çocukluk çağı aşılarına karşı yapılan söylemler yüzünden 2013’te 980 olan aşı reddi sayısı 2017’de 23 bine kadar çıktı. Doğal olarak bunun sonucu olarak aşılama oranı düşüşü var Türkiye’de” dedi.Aşı oranını düşmesiyle birlikte bulaşıcı hastalık oranlarının artışa geçebileceğinin sinyalini veren Ceyhan, “Örneğin kızamık gibi. Şuanda da Avrupa’da da bir aktivite var ve Türkiye’de yansımasını görüyoruz. O yüzden 2016’da 9 olan yıllık kızamık vakası sayımız 2017’de 85 oldu. Bu tabi yine de daha önceki yıllarda yapılan yüksek aşılama sayesinde kısıtlı bir rakam. Ama eğer bu şekilde devam ederse bu sayı daha da artarsa 50 binleri geçerse, çok büyük boyutlar olabilir ve daha çok insan kızamığa yakalanabilir. Avrupa’da bir salgın var ve bize yakın. Ukrayna’da, Sırbistan’da şuanda bir salgın var. Sırbistan’da 4 bin vaka var, Almanya’da, Fransa’da var. Bizim aşılama oranlarımız onlardan yüksekti. Biraz daha düşer ve bu rakamlar daha yüksek boyutlara ulaşabilir” diye konuştu.
Kızamık beyinde hasara yol açıyor
Kızamık vakasının dikkate alınması gerektiğini ifade eden Ceyhan, şunları söyledi:“Bin tane kızamık vakasına ulaşırsak biz, kızamığın beklenen sonucu olarak yaklaşık 100 tane hastane yatışı, 20 civarında yıllık ölüm, 30 civarında beyin hasarı ortaya çıkacaktır. Bunları önlemini yolu çocukluk çağı aşılarıyla ilgili aleyhte söylenen söylemlerin bırakılması. Bazı insanlar, ‘bu insanların özgürlüğü, kendi çocuğuna aşı yaptırmayabilir’ diyorlar. Bu çok yanlış bir yaklaşım. Çünkü aşı ilaç tedavisi gibi değil. Siz çocuğunuzu aşılatmazsanız, çocuğunu aşılatan ailelerin çocuklarına da zarar vermiş olursunuz. Çünkü tek başına yapılan aşı hiçbir zaman korumaz. En iyi aşı yüzde 98-99 yapılan aşıdır.”
Osmanlı devleti ilk aşı uygulayan devlet
Son olarak bazı çevrelerin, aşıyı Türk toplumuna batılılar tarafından dayatıldığı yönündeki görüşün de son derece yanlış olduğunu vurgulayan Ceyhan, “Aşıyı Türkler Orta Asya’da kullanmaya başlamış. Sonra Selçuklulardan başlayarak, Anadolu’ya getirmişler. Daha sonra İstanbul’da çiçek hastalığına karşı aşılama devam etmiş, oradaki bir İngiliz başkonsolosunun eşinin İngiltere’deki arkadaşına yazdıkları batı aşılamayı öğrenmiş. Osmanlı döneminde, Osmanlı devleti ilk aşı uygulayan devlet olmuş” ifadelerini kullandı.
Aşılar hayat kurtarıyor
Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Alpay Azap ise, aşılamanın son derece zararsız bir uygulama olduğunu ve aşı aleyhine çıkan sözlerin kesinlikle yanlış olduğunu söyledi. Azap, “Aşılar sayesinde her yıl 2-3 milyon insanın hayatı kurtuluyor. Bu aşı oranını daha da arttırdığımız da yine bu oran artıyor ve yılda 5 milyonlara ulaşabileceğini gösteren çalışmalar var. İnsanların unuttuğu bir şey var. Kızamık, boğmaca gibi hastalıklar son zamanlarda görülmediği için zannediliyor ki insanoğlu bu hastalıkları yendi ve artık aşı yaptırmasak da olur. Öyle bir şey yok. Aşıları yapmadığını zaman, bu hastalıkların tekrar salgın yaptığını dünyadaki güncel örneklerden görüp öğrenebiliyoruz” dedi.