Kayseri Özel Dünya Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Dr. Ertuğrul Emre Güntürk, Ramazan'ın hemen sonrasında, bireylerin yeme özgürlüğüne kavuşmuş olma psikolojisiyle aşırı yemek yeme eğiliminde olduğunu, bu durumun özellikle kalp ve tansiyon hastaları için problem teşkil ettiğini vurguladı.
Özellikle bayram ziyaretlerindeki aşırı kalorili yiyeceklerin problem teşkil edeceğini söyleyen Güntürk, “Kalp ve şeker hastalarının bayramda aşırı şekerli gıda tüketmesi kan şekeri düzenini bozacağından kan akışkanlığında azalma olabilmekte, bu da kalp krizini tetikleyici etki göstermektedir. Aynı zamanda aşırı besin tüketimi sonucu mide-bağırsak yükü artacağından, kalbin mide ve bağırsaklara pompaladığı kan miktarı artmaktadır. Bunun sonucunda diğer organlara ve dolayısıyla kalbi besleyen koroner arterlere olan kan akımı azalacaktır. Özellikle koroner arter darlığı olan hastalarda kan akımının da azalmasıyla beraber göğüs ağrısı, nefes darlığı, çarpıntı gibi şikayetlerde artış olabilmektedir. Hatta ciddi koroner arter darlığı olanlarda bu azalma kalp krizine bile yol açabilmektedir. Yine şeker hastalarında kontrolsüz tatlı tüketimi şeker komasına yol açabilir” dedi.
“Öğün sayısı yavaş yavaş artırılmalıdır. Öğünlerde alınan besinler az olmalıdır. Şekerli ve tuzlu gıdalar fazla tüketilmemelidir. Öğün aralarında ve öğünlerde bol sıvı tüketilmelidir. Güne mutlaka iyi bir kahvaltı ile başlanmalıdır. Ziyaretlere hafif tok karınla gitmeli ve porsiyon miktarı küçültülmelidir. Sıvı alımına dikkat edilmeli, gazlı içeceklerden kaçınılmalıdır. Sıcak saatlerde dışarıda durulmamaya özen gösterilmelidir. Ramazan'daki gece yeme alışkanlığı bayramda terk edilmeli, saat 20.00'den sonra bir şey yenilip içilmemelidir. Hareketsizlikten kaçınılmalı, akşam yemeklerinden sonra en az 30 dakika yürüyüş yapılmalıdır.”