Boğaziçi Üniversitesi Teknoloji Transfer Ofisi aracılığıyla yürütülen bu ortaklık, kahverengi deniz mikroalg türü Amphidinium’dan elde edilen biyopestisitlerin Ar-Ge süreçlerini hızlandırmayı amaçlıyor. Mildiyö hastalığı, dünya genelinde üzüm, domates ve patates gibi stratejik tarım ürünlerinde ciddi ekonomik kayıplara yol açıyor.
Projenin yürütücüsü Doç. Dr. Berat Haznedaroğlu, şunları söyledi:
"Mikroalg biyoteknolojisindeki uzmanlığımızı, sürdürülebilir tarım çözümlerine dönüştürmek için kullanıyoruz. Bu iş birliği, Mildiyö hastalığı ile mücadelede çiftçilere sentetik kimyasallara bağımlı olmadan etkili bir çözüm sunmamıza olanak sağlayacak. Böylece hem ürünleri koruyor hem de gelecek nesiller için daha sağlıklı bir ekosistem inşa ediyoruz."
Ürün geliştirme ve pilot ölçekli Ar-Ge süreçleri, Boğaziçi Üniversitesi Sarıtepe Kampüsü’nde kurulan ileri mikroalg biyorafinerisinde yürütülüyor. Tesis, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti’nin desteklediği INDEPENDENT (Biyoekonomi Odaklı Kalkınma için Entegre Biyorafineri Konsepti) Projesi kapsamında hayata geçirildi. Proje sayesinde hem yurtiçinde hem de yurtdışında tarımsal çözümler sunulabilecek.
Geliştirilen biyopestisitlerde, hedef biyoaktif moleküllerin en yüksek verim ve etkinlikte üretilebilmesi için hibrit bir yetiştirme sistemi uygulanıyor. Mikroalgler, doğal ışık ve yapay LED aydınlatmanın hassas kombinasyonu ile yetiştirilirken, gelişmiş analitik cihazlarla süreçler gerçek zamanlı olarak izleniyor. Bu sayede ürünler, ticari tarım için gerekli kalite standartlarını sağlıyor.
Bu iş birliği, Boğaziçi Üniversitesi’nin sürdürülebilir teknolojiler, biyoekonomi ve tarımsal çözümler alanındaki liderliğini pekiştirirken, üniversite-sanayi iş birliklerinin uluslararası alanda güçlenmesine de önemli katkı sunuyor.