Bir hastasından ya da hasta yakınından virüsü kaptığını belirten Günaldı, "Muhtemelen ilkini hastalardan aldım. Genel belirtiler olarak görüldü. Baş, boğaz ağrısı, üst solunum yolu enfeksiyonu gibiydi. Bunu fark eder etmez hastalarımı da personeli de korumak adına hemen test yaptırdım. Testim pozitif çıktı. Ondan sonrasında tedavilerim başladı. Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenen filyasyon ekipleri tarafından getirilen ilaçları kullandım. Antiviral ve antibiyotik ilaç kullandım. Aslında bunlar daha çok virüsün tedavisine yönelik olsa da şikayetlerimiz fazlaydı onlar da zaman içinde azaldı." diye konuştu.
Günaldı, ailesini de korumak için hastalık süresi boyunca ayrı bir odada kaldığını dile getirerek, mümkün olduğu kadar o odadan çıkmadığını, yeme içme ihtiyacını da aynı oda da giderdiğini ifade etti.
"DOKTORLAR OLARAK RİSK ALTINDAYIZ"
Hastalığı atlattıktan sonra test yaptırdığını ve vücudunda tekrar bulaşmayı engelleyen antikor düzeylerinin oluşmadığını kaydeden Doç. Dr. Meral Günaldı, sözlerini şöyle sürdürdü:
Günaldı, ikinci kez yakalandığı virüsün ilkinden farklı belirtilere yol açtığına dikkati çekerek, ikincisinde koku ve tat kaybının olduğunu, ateşinin biraz daha yüksek ve uzun sürdüğünü ayrıca öksürüğünün olduğunu anlattı.
Doktor arkadaşlarından, özellikle yoğun bakım bölümlerinde çalışanlarından 3. kez virüse yakalananların olduğunu dile getiren Günaldı, "İlk başta antikoru oluşup sonra antikoru negatif olup, tekrardan ikinci kez geçiren arkadaşlar olduğunu duyuyoruz. Hekim olarak, sağlık çalışanları olarak gerçekten hepimiz çok risk altındayız ve defalarca bunu geçirmek zorunda kalıyoruz maalesef." dedi.