İlk olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı, daha sonra Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank'ın detaylarını paylaştığı yerli Kovid ilacının sentezlendiği ve üretildiği tesisler, kapılarını ilk kez açtı.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, TÜBİTAK, İstanbul Medipol Üniversitesi ve Atabay İlaç işbirliğiyle, Kovid-19 tedavisinde kullanılan ve etkin sonuçlar veren 'Favipiravir' isimli ilacın yerli sentezi, Doç. Dr. Mustafa Güzel ve Zeynep Atabay Taşkent'in koordinasyonunda 32 kişilik ekip tarafından başarıldı.
10 Temmuz'da Sağlık Bakanlığından ruhsatını da alan ilacın artık tüm üretim aşamaları ülkemizde gerçekleştirilecek, böylece hiçbir şekilde dışa bağımlılığımız olmayacak. İlaç molekülünün sentezlendiği laboratuvardan, endüstriyel üretim bantlarına kadar tüm detayları anlatan Atabay Kimya ve Medipol Üniversitesi ekibi, salgının başlarında Çin'den ithal etmek zorunda kaldığımız Kovid ilacı 'Favipiravin'in 10 bin kutuluk ilk parti üretiminin de hastanelere dağıtılmak üzere Sağlık Bakanlığına bağışlanacağını vurguladı.
Erdoğan'ın yerli ilaç çağrısı için Türkiye'ye döndü
Yaklaşık 22 yıl ABD'de yaşayan ve ilaç geliştirme konularında kendine ait 80 patenti bulunan İstanbul Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve İlaç Keşif ve Geliştirme Merkezi Müdürü Doç. Dr. Mustafa Güzel, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yerli ilaç konusundaki heyecanından etkilenip 5 yıl önce Türkiye'ye geri döndüğünü anlatarak, şunları söyledi:
"Hammadeniz yoksa ilaç üremezsiniz"
Doç. Dr. Güzel, "Bu ilaç aslında Japon menşeili, Çin'de üretilen bir ilaç. Jenerik ilaç üretimi, ülkemizde pek çok firmanın başarıyla gerçekleştirebildiği bir süreç. Ancak çoğu firma, hammaddeyi ithal edip burada son ürün olarak üretiyor. Salgın gibi tüm dünyayı etkisine alan durumlarda, hammadde ya da ilaç sarfının ithal edilememesi durumunda üretim yapmanız mümkün değil. Bizim yaptığımız jenerik ilacın diğerlerinden en büyük farkı bu. Molekülünü sentezleyip hammaddesini tamamen kendi ülkemizin imkanları ile üretebileceğiz. Dolayısıyla ithalat yapmamızı gerektiren bir aşama olmayacak. Kamu, üniversite ve sanayi işbirliği sayesinde bunu yaptık. Umarım bizi ülke olarak daha üst seviyelere taşıyacak, sıfırdan kendi molekülümüzü üretebileceğimiz projeler için bir başlangıç olur bu" diye konuştu.
Çalışmalara salgından önce başladılar
Bu konuya sahip çıktığı için Cumhurbaşkanı Erdoğan'a minnettar olduklarını anlatan Doç. Dr. Güzel, sözlerini şöyle devam etti:
"Ailemi en son Ramazan Bayramında gördüm"
Atabay Kimya'nın tahsis ettiği laboratuvarlarda 12 araştırmacısı ve firmanın da sentez ve analiz konusundaki ekibiyle bayram seyran demeden çalıştıklarını söyleyen Doç. Dr. Güzel, sözlerini şöyle noktaladı:
"Ekipmanlarımızı bile kendimiz üretiyoruz"
Atabay Kimya'nın Gebze'deki 300 dönümlük arazisindeki tesislerinde yer alan laboratuvarlarda sentezlendikten sonra, endüstriyel ölçekte de üretilmesine başlanan hammaddesinin ihracatta ülkemize önemli katkılarının olacağını vurgulayan Fabrika Direktörü Şahin Gürsel, de sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hem grip hem ikinci Kovid dalgasına hazırız"
Favipiravir hammaddesi olarak 50 kiloluk üretimden yaklaşık 60 bin kutu ilaç elde edildiğini söyleyen Gürsel, "Esas amacımız, ülkemizin iç ihtiyacını karşıladıktan sonra yurtdışına da ihraç yapabilmek. Biz, daha önce influenza salgını olduğu dönemde, domuz gribinin tedavisindeki en etkili ilaçlardan 'Oseltamivir' adlı etken maddeyi de ülkemizde hammadde olarak üretmeyi başarmıştık. Önümüzdeki sonbahar ve kış aylarında yine ciddi bir grip salgını dönemi bekleniyor. Buna Kovid'in de eklenme riski var. Hem grip ilacını, hem de Kovid ilacını yüzde 100 yerli olarak ülkemizde üretebileceğiz. Dolayısıyla Hem Kovid-19 hem de influenzaya karşı ülkemizin ilaç sıkıntısı konusunda herhangi bir endişesi olmayacak. Son salgında da gördük ki böyle durumlarda ülkelerin gümrükleri de kapandığı için hammadde girişi yapılamıyor. Bu nedenle her ülkenin kendi hammaddesini kendi sınırları içinde üretebilmesi hayati önem taşıyor" dedi.
"Dünyada 300 milyon kişi ağrı kesicisini kullanıyor"
Atabay Kimya Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Zeynep Atabay Taşkent ise Türkiye'nin ilaç, gıda ve savunma sanayiinde mutlaka dışa bağımlılığı yok etmesi gerektiğinin altını çizerek, "Bizim burada görevimiz, ilaç sektöründe dışa bağımlılığı azaltmak. Biz bu kapsamda görevimizi 70'lerden beri en iyi şekilde uygulamaya çalışıyoruz. Son 50 yıldır 100'e yakın ilaç hammaddesi ürettik. Bunlar arasında antibiyotikler, antiviraller ve çok yaygın kullanılan ateş düşürücü, ağrı kesici ilaçlar da var. Dünyada 300 milyon insan burada, Gebze tesislerimizde ürettiğimiz ağrı kesici ilacı kullanıyor. Yılda 3 bin 500 ton hammaddesini üretiyoruz ve dünyanın her yerine ihraç ediyoruz. 2014 yılından itibaren de Favipiravir hammaddesi ile ilgileniyorduk. Sentezini elde etmenin yollarını araştırıyorduk. Doç. Dr. Mustafa Güzel hocamızın ekibi ile kendi araştırmacılarımız, bu konuda bir alt yapı oluşturmuştuk zaten pandemi öncesinde. TÜBİTAK organizasyonu süreci hızlandırmak açısından bize çok destek oldu. tüm bu güçler birleşince Türkiye'nin ilk ve milli ve yerli sentezden ilacını üretmiş olduk, bundan da gurur duyuyoruz" ifadelerini kullandı.
Brezilya'ya hammadde ihracatı yapılacak
Türkiye'deki ihtiyacı karşılamaya yönelik üretimlerin ardından Favipiravir'in artık dünyaya Türkiye'den ihraç edilebileceğini de vurgulayan Taşkent, sözlerini şöyle noktaladı: