Kocaeli Gebze'de bir medikal şirketinde idarecilik yapan Banu Yapıcı, koronavirüs hastalığına yakalanmasının ardından yaşadığı zorlu tedavi sürecini anlattı.
Yapıcı, mart ayında kalp rahatsızlığından dolayı tedavi gören babasının yanındayken soğuk algınlığı belirtileri göstermeye başladığını, hastalık teşhisinin ancak bir hafta sonra konulabildiğini ifade etti.
Gebze'de bir medikal şirketinde idarecilik yaptığını belirten Yapıcı, "Bir hafta babamda kaldım, çok ciddi bir şey yoktu, geri geldim. Sonra evde yine başladı ağrılar, burnumda, gözlerimin çukurunda tıkanıklık hissettim, ara ara başım ağrıyordu. Evdekilere koronavirüs hastalığından şüphelendiğimi söyledim. Kızım, psikolojik olarak etkilenmiş olabileceğimi söyledi. Öksürük, ateş gibi belirtiler yoktu, sadece vücudumda ağrı hissediyordum" dedi.
Belirtilerin şiddetlenmesiyle en yakın sağlık ocağına gittiklerini, burada ateşinin ölçüldüğünü, fakat boğaz enfeksiyonu dışında herhangi bir bulguya rastlanmadığını aktaran Yapıcı, bunun üzerine emin olmak için başka bir hastanenin acil servisine gittiklerini söyledi.
Burada da yapılan tetkikler sonucunda kendisine yeniden boğaz enfeksiyonu teşhisi konulduğu ve antibiyotik ilaçlarla evine gönderildiğini belirten Yapıcı, şunları kaydetti:
Teşhis konulduktan sonra evde kendini izole etmesi istenen Banu Yapıcı, bu sürede evlerinin üst katındaki boş bir dairede kaldığını, fakat izolasyonun üçüncü gününde şiddetli öksürük ve baş ağrısı şikayetiyle tekrar Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesine gittiğini ifade etti.
Yapıcı, burada tedavi altına alındığını, sabaha karşı Tuzla Devlet Hastanesine sevk edildiğini dile getirerek, "5 gün boyunca orada yattım. Sıtma, öksürük, baş ağrısı, vücut ağrısı, böbrek ağrısı gibi sırta vuran bir ağrı... Tüm bunları 5 gün had safhada yaşadım. Ara ara solunum desteği aldım. Sonra beni yeniden eve gönderdiler. İki gün sonra aynı şikayetlerle yeniden hastaneye gittim. Sonra birkaç gün daha tedaviye devam edip, eve yolladılar" dedi.
Evinin üst katındaki bir dairede bu kez 22 gün sürecek zorlu bir izolasyon dönemi yaşadığını anlatan Yapıcı, bu süreçte her gün doktorların telefonla kendisine ulaştığını, tedavi sürecinin hem sağlık ocağı hem de ilçe sağlık müdürlüğü tarafından takip edildiğini söyledi.
Daha önce hiçbir hastalık geçirmemesine rağmen bu süreci çok zor atlattığını aktaran Banu Yapıcı, insanları bu hastalığa karşı dikkatli olmaları konusunda uyardı.
Hastalığı evde geçirmenin çok basit göründüğünü fakat bu sürecin de büyük zorluklarla atlatıldığını belirten Yapıcı, şöyle devam etti:
Evde izolasyonda olduğu 3 haftanın sonunda kendisine iki kez test yapıldığını ve sonuçların ikisinin de negatif çıktığını bildiren Yapıcı, doktorların kendisini mecbur kalmadıkça dışarı çıkmaması konusunda uyardığını söyledi. Yapıcı, "Bana 'testin negatif çıksa dahi son belirtin yok oluncaya kadar insanlardan kendini izole et, ciğerlerinde hala hastalığın izleri görünüyor ve bunlar 6 aydan önce geçmeyecek' denildi" ifadelerini kullandı.
Havaların ısınmaya başlamasıyla bazı kişilerin maskeden dolayı rahat nefes alamadıklarından şikayet ettiklerine değinen Yapıcı, "Bazı kişiler, 'maske takamıyoruz, nefes alamıyoruz' diyorlar ya inanın o dört duvar arasında, o ağrılarla tek başına kalmak, çocuklarına sarılamamak çok kötü. Bilsem 10 tane maskeyi üst üste takardım. Bu sıcakta bile takardım. Acısını çok iyi biliyorum, gerçekten çok zor" dedi.