Bu sayımızda, “Lider Markaların İlk Tercihi” mottosuyla yola çıkan Secure Future'ın Genel Müdür Yardımcısı Dilek Süer ile bir araya geldik ve siber güvenlik alanındaki liderliklerini, yenilikçi yaklaşımlarını ve gelecek vizyonlarını konuştuk.
Secure Future, kuruluşundan bu yana siber güvenlik ekosisteminde önemli bir yer edindi. Bu başarının temelinde yatan felsefe ve iş yapış biçiminiz nedir?
Secure Future, yalnızca teknoloji ve ürün odaklı bir yaklaşımla sınırlı kalmayan bir felsefeyle kuruldu. Misyonumuz, müşterilerimizin iş süreçlerini derinlemesine anlayarak, onların benzersiz ihtiyaçlarına özel olarak tasarlanmış, entegre ve sürdürülebilir siber güvenlik mimarileri oluşturmaktır.
Alanında uzman mühendis kadromuz, finans, enerji, e-ticaret, üretim ve perakende gibi kritik sektörlerde faaliyet gösteren küresel şirketlerin sistemlerini koruma ve iş sürekliliklerini sağlama konusunda uzmanlaşmıştır. Bu yaklaşım, bizi Türkiye'nin ve EMEA bölgesinin en güçlü siber güvenlik iş ortaklarından biri haline getirdi.
Küresel siber güvenlik liderleriyle kurduğunuz stratejik ortaklıklar, müşterilerinize ne gibi benzersiz faydalar sunuyor?
Imperva,Thales, SentinelOne, Delinea ve Mandiant gibi dünya çapında tanınan liderlerle kurduğumuz iş birlikleri, müşterilerimize en ileri teknolojilere erişim imkânı tanıyor. Ancak bizim için bu ortaklıkların değeri, sadece ürün portföyümüzü genişletmekle sınırlı değildir.
Biz, bu ürünleri müşterilerimizin mevcut altyapılarıyla sorunsuz bir şekilde entegre edebilme ve onların iş hedefleriyle uyumlu hale getirme yetkinliğine sahibiz. Müşterilerimize yalnızca lisans değil, aynı zamanda projenin başlangıcından itibaren mimari danışmanlık, profesyonel kurulum ve operasyonel süreçte yerinde destek hizmeti de sunuyoruz. Bu bütünsel yaklaşım, müşterilerimizin siber güvenlik yatırımlarından maksimum verim almasını garanti ediyor.
Siber tehditlerin doğası sürekli değişiyor. Bu dinamik ortama karşı kuruluşların savunma mekanizmalarını güçlendirmek için neler yapıyorsunuz?
Geleneksel siber güvenlik yaklaşımlarının, günümüzün sofistike tehditlerine karşı yetersiz kaldığının bilincindeyiz. Bu nedenle, proaktif güvenlik hizmetlerine büyük önem veriyoruz.
İleri düzey yetkinliklere sahip Kırmızı Takım (Red Team) mühendislerimizle gerçekleştirdiğimiz sızma testleri ve tehdit simülasyonları, kurumların kendi güvenlik açıklarını ve zafiyetlerini bir siber saldırganın gözünden görmelerini sağlıyor. Bu hizmetler sayesinde potansiyel riskler, henüz bir krize dönüşmeden tespit ediliyor ve bu açıkların kalıcı olarak kapatılması için gerekli aksiyon planları oluşturuluyor.
Bu, kurumların siber dayanıklılıklarını artırma yolunda attığı en stratejik adımlardan biri haline geliyor.
İnsan Kaynağına Yatırım, Sürdürülebilirlik ve Küresel Büyüme
Bir şirket olarak en büyük başarılarınızdan biri de çalışanlarınıza verdiğiniz değer. Beş yıl üst üste Great Place To Work sertifikası almanız ve Türkiye’nin En İyi İşverenleri listesinde yer almanız bu durumu nasıl yansıtıyor?
Secure Future olarak, siber güvenlikte başarının temelinde teknoloji kadar, hatta daha fazla, insan kaynağına yapılan yatırımın yattığına inanıyoruz. Her çalışanımızın sadece bir görev tanımı değil, aynı zamanda gelişim ve kariyer fırsatları bulduğu bir ekosistem inşa ettik.
Şeffaf, adil ve sürekli öğrenmeye açık bir çalışma ortamı sunmayı ilke edindik. Bu felsefemiz, çalışanlarımızın en iyi performanslarını sergilemelerini sağlayan bir kültür oluşturdu.
Bununla birlikte, kadın istihdamı ve fırsat eşitliği, kurum kültürümüzün ayrılmaz bir parçasıdır. Teknoloji alanında kadınların daha fazla yer almasını destekliyor, her kademede eşit temsil ve gelişim fırsatları yaratmaya özen gösteriyoruz.
Kadın çalışanlarımızın karar alma süreçlerinde aktif rol alması ve liderlik pozisyonlarında güçlenmesi, hem kurum içi çeşitliliği hem de inovasyon gücümüzü artırıyor.
Biz, kapsayıcı bir çalışma kültürünün sadece çalışan memnuniyetini değil, aynı zamanda sektörün dönüşümünü de hızlandırdığına inanıyoruz.
“Kadınların teknoloji dünyasında güçlenmesi ve sürdürülebilir bir gelecek için sorumluluk almak, bizim için sadece bir hedef değil; bir vizyon.”
Yapay zekâ, siber güvenliğin geleceğinde nasıl bir rol oynayacak? Secure Future olarak bu alandaki vizyonunuz nedir?
Yapay zekâ, geleceğin siber güvenlik stratejilerinde merkezî bir rol üstlenecek. Günümüzde tehditler artık klasik yöntemlerle tespit edilemeyecek kadar hızlı, karmaşık ve öngörülemez hale geldi. Bu noktada yapay zekâ, yalnızca tehditleri analiz eden değil, aynı zamanda davranışsal örüntüleri izleyerek saldırıları önceden tahmin eden ve savunma mekanizmalarını gerçek zamanlı olarak optimize eden bir teknoloji haline geliyor.
Biz Secure Future olarak, yapay zekâyı siber tehditlerle mücadelede en kritik savunma hattı olarak görüyoruz. Teknoloji, insan sezgisi ve etik değerlerin birleştiği bir güvenlik anlayışının geleceği şekillendireceğine inanıyoruz. Yapay zekâ, kurumların sadece bugünkü riskleri değil, gelecekteki saldırı trendlerini de öngörmesini sağlayarak siber dayanıklılığı yeniden tanımlayacak.
Bizim için yapay zekâ, güvenliği otomatikleştirmekten çok daha fazlası — geleceği daha güvenli, daha insancıl ve daha bilinçli kılmanın anahtarıdır. Bu vizyon aynı zamanda, yalnızca dijital dünyanın değil, fiziksel dünyanın da korunmasını kapsayan bir sorumluluğu beraberinde getiriyor.
Bu doğrultuda, sürdürülebilirlik stratejimizin önemli bir parçasını çevresel sorumluluk oluşturuyor.Ayrıca, Yuvam Dünya hareketinin bir destekçisi olarak iklim bilincini artırmaya ve gezegenimizin geleceğine duyarlı bir iş modeli sürdürmeye önem veriyoruz.
Biz, geleceğe yalnızca güvenlik anlamında değil, çevresel sürdürülebilirlik açısından da katkı sağlamayı önemsiyoruz. Çünkü bizim için “güvenli gelecek”, yalnızca dijital tehditlerden korunmak değil, aynı zamanda yaşadığımız gezegeni koruma sorumluluğunu da üstlenmektir
Son olarak, Secure Future'ın geleceğe yönelik uluslararası büyüme stratejileri hakkında neler söylemek istersiniz?
''Türkiye'de edindiğimiz bilgi birikimi ve tecrübeyi uluslararası pazarlara taşımak, en önemli stratejik hedeflerimizden biridir. 2022 yılında faaliyete geçen Azerbaycan ofisimiz, bu küresel vizyonumuzun ilk adımı oldu. Bölgedeki varlığımızı güçlendirmeye ve yeni pazarlara açılmaya devam edeceğiz.
2025 yılında İngiltere merkezli Global Brands Magazine tarafından “Leading Cybersecurity Solutions Provider – Turkey” ödülüne layık görülmemiz, küresel ölçekteki itibarımızın ve başarımızın bir kanıtıdır. “We Secure the Future” mottosuyla, yalnızca bugün değil, yarının da güvenliğini sağlayan çözümlerle sektörde fark yaratmaya ve katma değer üretmeye devam edeceğiz.''