Alman otomobil üreticisi Volkswagen, bu ayın başında tasarruf ve maliyet azaltma önlemleri kapsamında tarihinde ilk kez Almanya'daki fabrikalarını kapatacağını ve 30 yıllık istihdam koruma anlaşmasını 5 yıl erken sonlandırılacağını açıklamıştı.
Şirket buna gerekçe olarak Avrupa'da yüksek enerji ve iş gücü maliyetlerinin rekabet gücünün azaltmasını ve satışların düşmesini gösterdi.
2020'de Türkiye'de fabrika yatırımından vazgeçen Volkswagen'in tasarruf ve maliyet azaltma önlemleri kapsamında tarihinde ilk kez Almanya'daki fabrikalarını kapatmayı değerlendirmesi ve 30 yıllık istihdam koruma anlaşmasını erken sonlandırması Alman otomotiv sektöründe "deprem" etkisi de oluşturmuştu.
Volkswagen ile Almanya'nın en büyük sendikası IG Metall arasında ülkede fabrikaların kapatılması planı dahil toplu iş görüşmeleri bugün Hannover'de başladı.
IG Metall, Volkswagen'in planlarına karşı çıkarak, 2030'un ötesinde iş güvencesi talep ediyor. Sendika, Volkswagen yönetimini işçileri işten çıkararak "tarihi bir hata" yapmaması konusunda da uyardı.
Ücret müzakerelerinde ise IG Metall, Volkswagen çalışanlarının ücretlerine yüzde 7 zam talep ediyor.
Sendika aralık ayından itibaren de grev tehdidinde bulundu
Volkswagen'deki işçi temsilcileri, otomobil üreticisinde kötü gidişatından üst yönetimi ve hükümetin desteğini çekmesini sorumlu tutarak, işten çıkarmalara karşı sert bir direniş göstereceklerini açıkladı.
Volkswagen için IG Metall baş müzakerecisi Thorsten Gröger, Hannover'da yaptığı açıklamada, "İyi bir çoban koyunlarına bakar ve onları bir arada tutar. Volkswagen'in çobanı ise onları derilerini yüzmekle ve sonra da bir kasırgada dışarı atmakla tehdit ediyor" ifadelerini kullandı.
Gerekirse on binlerce Volkswagen çalışanının 1 Aralık'tan itibaren fabrika kapılarının dışında ve sokaklarda olacağını belirten Gröger, "Kış geliyor ve o zaman, gerekirse, yönetim kuruluna gerçekten zor anlar yaşatacağız!" dedi.
Volkswagen çalışanlarını temsil eden Volkswagen İş Konseyi Başkanı Daniela Cavallo ise Volkswagen'in yaklaşık 90 yıl önce sendika fonlarının kamulaştırılmasından yararlandığını belirterek, "Nazilerin o dönemde işçi hareketinden çaldığı bu sermaye, ortalama bir faiz oranıyla on yıllar boyunca milyarlarca avroya ulaşabilirdi. Bu para, bizim paramız, bugün Volkswagen Grubu'nda bulunuyor" ifadelerini kullandı.
Volkswagen yönetimiyle uzlaşmaya hazır olduklarını belirten Cavallo, ancak işçiler için bir çözüm bulmanın artık şirket yönetimine bağlı olduğunu ifade etti.