Afrika’ya yönelik 2000’lerin başında başlatılan ‘açılım’ her alanda kendini hissettirirken, Türkiye’nin kıta ile ticaret hacmi 20 yılda yaklaşık 9 kat artarak 4,3 milyar dolardan 36,6 milyar dolara ulaştı. Karşılıklı ilişkiler diplomasiden eğitime, ekonomiden kültüre geniş bir vizyonda kazan-kazan ilkesi temelinde genişledi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz hafta Senagal Başbakanı Ousmane Sonko ile düzenlediği ortak basın toplantısında, "Afrika kıtasına yönelik kibirli, küçümseyici, buram buram oryantalizm kokan yaklaşımları reddediyoruz. Ana muhalefet partisi ne derse desin, Afrika halklarıyla dostluk ve kardeşlik bağlarımızı güçlendirmeye kararlılıkla devam edeceğiz" ifadelerini kullanmıştı.
DİPLOMATİK BAĞ GÜÇLENDİ
Söz konusu çıkış Türkiye’nin 'Afrika Açılımı'nı yeniden gündeme taşıdı. 2005 yılında Türkiye'nin Afrika Birliği'ne (AfB) gözlemci üye kabul edilmesiyle hayata geçirilen, 2008'de AfB Stratejik Ortaklığıyla ivme kazanan "Afrika Açılım Politikası" ve sonrasında 2013'ten itibaren uygulanan "Afrika Ortaklık Politikası", Türk diplomasisinin kıtadaki varlığı açısından önemli dönüm noktaları oldu. Türkiye’nin 2002 yılında 12 olan Afrika’daki Büyükelçilik sayısı, 2024 yılında 44’e yükseldi. Buna karşılık olarak, Afrika ülkeleri de Türkiye’de büyükelçiliklerini artırdı. 2008’de 10 olan Ankara’daki Afrika büyükelçiliklerinin sayısı 2024 yılında 38’e yükseldi. Türkiye’nin diplomatik temsilciliklerinin sayısındaki artış siyasi, ekonomik ve kültürel alanlar başta olmak üzere her alanda başarıyı getirdi.
LİDERLER ARASI SIKI DİYALOG
Türkiye’nin diplomatik temsilciliklerinin sayısındaki artışla beraber, resmi temaslar da çoğaldı. Son 5 yıllık dönemde yapılan karşılıklı üst düzey ziyaretlerin sayısı 500'ü aştı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 31 Afrika ülkesine 53 ziyaret gerçekleştirerek kıtayı en fazla ziyaret eden lider konumuna erişti.