AK Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan dayı Binali Yıldırım, AK Parti İstanbul İl Başkanlığı Teşkilat Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Ak Parti'de bayrak yarışının olmadığına dikkati çekerek, yol arkadaşlığının önemli olduğunu ve birbirlerinin başarısı için destek vermek gerektiğini söyledi.
Yıllar önce halkın iradesiyle seçilen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın öncülüğünde birbirlerine kenetlendiklerini dile getiren Yıldırım, "Aynı davaya baş koyanlar olarak, gecemizi gündüzümüze kattık, evimizden çok parti merkezinde, sahada işimizin başında vaktimizi geçirdik. Çoluğumuzdan çocuğumuzdan çok, yol arkadaşlarımızla beraber olduk. Ekmeğimizi suyumuzu onlarla paylaştık, ne mutlu bize bugün, koskocaman bir aile olarak buradayız gözümüz hala hizmet aşkıyla parlıyor." diye konuştu.
"Yolumuz açık olsun, Allah yar ve yardımcımız olsun"
Yıldırım, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiği akşamı dün gibi hatırladığını aktararak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, kendisini, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevine layık gördüğü için teşekkür eden Yıldırım, "Beraber yol yürüyeceğimiz ilçe başkan adaylarımıza da başarılar diliyorum. Yolumuz açık olsun, Allah yar ve yardımcımız olsun. Gönül belediyeciliğimizle her zamanki büyük projelerimizle yine başımız dik olarak, durmak yok, yola devam." ifadelerini kullandı.
"Bayrak yarışı içimizde değil, diğer koşanlara karşı yapılır"
AK Parti'de bayrak yarışı olduğunu ifade eden Yıldırım, partisinin, genel başkanı ve yol arkadaşlarının teveccühüyle İDO Genel Müdürlüğü, milletvekilliği, bakanlık, başbakanlık, TBMM Başkanlığı yaptığını belirterek, "Milletin iradesi ve ihtiyacı neredeyse, liderimiz nereye uygun gördüyse ortaya koştum, canla başla çalıştım şimdi de İstanbul Belediye Başkanı olarak, bundan tek farkı daha fazla çalışmak gerektiğidir. AK Parti'yi rakiplerinden ayıran en önemli noktalardan biri de budur." değerlendirmesinde bulundu.
Yıldırım, bayrak yarışı deyince atletizmdeki bayrak yarışının akla gelmemesi gerektiğini dile getirerek, şöyle devam etti:
"Orada (atletizm) biliyorsunuz bayrağı alır, yolda bir başkasına teslim eder, bayrağı teslim alan koşmaya devam eder, bayrağı veren orada kalır. AK Parti'deki bayrak yarışı farklıdır. Bayrağı alan daha hızlı koşar, bayrağı veren de daha hızlı koşar, farkımız budur. Bayrağı, 'illa ben taşıyacağım' diye yarışmak değildir bayrak yarışı, bayrağı taşıyanı desteklemek, onun için dua etmek, başarılı olması için çabalamak, nefesinin yetmediği yerde nefes vermektir ve sıra sana geldiğinde o bayrağı en ileri taşımak için kendini zinde ve kuvvetli tutmaktır. Biz bunu böyle gördük, bayrak yarışından da bunu anladık. Bayrak yarışı içimizde değil, diğer koşanlara karşı yapılır."
Yıldırım, bayrağı tutan elin kuvvetinin, sadece elin sahibi olmadığını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Onu besleyen, çalıştıran, onun için dua eden herkes tek bir el olmuştur ve bayrağa sımsıkı sarılmıştır. Hepimiz biliyoruz ki AK Parti kadroları, doğru göreve, doğru insanı seçme konusunda en iyi sisteme sahip partidir. Eğer bir AK Partiliye bir görev verildiyse bu diğerlerinin liyakatsiz olduğundan değil, onları yeni önemli görevler beklediği içindir. 'Ben niye olmadım?' diye düşünen arkadaşlarımıza sesleniyorum. Çünkü sen bir başka yere daha iyi olacaksın, sen başka bir yerde daha güzel işler yapacaksın."
"Niyetimiz hayr, akıbetimiz hayr olsun"
AK Parti'nin kendine güvenen, milletini ve kadrolarını yolda bırakmayan bir parti olduğunu vurgulayan Binali Yıldırım, partinin herkese değer veren ve hiç kimseyi işin dışında koymayan bir parti olduğunu vurguladı.
Yıldırım, geçen 25 yılın üzerine, gelecek bir 25 yıl hedefini koyup, bu hedefin ilk etabı olan 2023 yürüyüşünü başlatırken daha güçlü ve daha fazla birlik ve beraberlik içinde olmaları gerektiğine dikkati çekerek, yaşanan zorluklar karşısında tek vücut olmak gerektiğini belirtti.
Çalışmanın önemine dikkati çekerek, küsmeden çok çalışmak gerektiğini dile getiren Yıldırım, şunları söyledi:
Yıldırım, dün gerçekleşen aday tanıtım toplantısı ile sürecin resmen başladığını ve 3 ay boyunca durmadan, yorulmadan, dinlenmeden ve gece-gündüz demeden her kapıyı çalarak, her insanla kucaklaşacaklarını söyleyerek, emeği geçenlere teşekkür etti.
"İstanbul'u dinleyeceğiz ama gözümüz kapalı değil, açık dinleyeceğiz"
Bundan sonraki süreçte, çok konuşmaktan ziyade daha çok dinleyeceklerini belirten Yıldırım, konuşmasını şöyle tamamladı:
"İstanbul'u dinleyeceğiz ama gözümüz kapalı değil, açık dinleyeceğiz. Kulağımız kapalı değil, açık dileyeceğiz. İstanbul'un gören gözü, işiten kulağı, dinleyen kalbi olacağız. Görevi aldık, ekibimizi kurduk, sefere çıkıyoruz, İstanbul'un geleceği için var gücümüzle çalışacağız. Niyetimiz hayr, akıbetimiz hayr olsun."