Mescid-i Aksa'nın gönüllü kadın muhafızı: Aksa'yı ölene ya da topraklarımız kurtulana kadar korumaya devam edeceğim

İşgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa'nın gönüllü muhafızlarından Hatice Huveys, ölene ya da Filistin toprakları özgürleşene kadar Aksa'yı korumayı sürdüreceğini söyledi. Huveys, "Yaklaşık 8 yıldır Aksa'ya girmeme izin verilen gün sayısı bir yıl bile etmedi. Aksa'dan uzaklaştırma kararlarının sayısını bile hatırlamıyorum, artık saymaz oldum" dedi.

Mescid-i Aksa'nın gönüllü muhafızları olarak bilinen murabıtlardan Kur'an-ı Kerim öğretmeni Huveys

İsrail saldırılarına karşı Mescid-i Aksa'nın gönüllü muhafızları olarak bilinen "murabıtlar"dan Kur'an-ı Kerim öğretmeni Huveys (44), 2014'ten bu yana İsrail güçleri tarafından 28 kez gözaltına alındığını ancak sadece bir kere üzüntüden ağladığını aktardı. Mescid-i Aksa'da gönüllü olarak beklemelerinin kendisini, aile fertlerini İsrail yetkililerinin kovuşturma ve tacizine maruz bıraktığını aktaran Huveys, yaklaşık 4 yıl önce Mescid-i Aksa ile bağlantısından dolayı gözaltına alınmasına rağmen İsrail cezaevinde kaldığı birkaç gün boyunca başörtüsü ve pardösüsünü çıkartmak zorunda kaldığını aktardı.

Aksa'yla bağlantılı olma ya da Yahudi yerleşimcilerin alana girmesini protesto etme suçlamasıyla 2017'de 23 gün hapis cezasına çarptırıldığını söyleyen Huveys, soruşturmadan geldiği günlerden birinde İsrailli kadın suçluların bulunduğu bölümde başörtüsü örtmenin veya pardösü giymenin yasak olduğunun kendisine iletildiğini belirtti. Huveys, "Onlara bunu yapamayacağımı anlatmaya çalıştım ancak kadın asker bana rağmen örtümü çekti." ifadesini kullandı.

DÜNYA
İsrail'in Gazze ve Batı Şeria saldırılarında 33 medya kurumu hedef alındı 170 gazeteci yaralandı

"Mahkemeye başvurdum"

Huveys, daha sonra bir mahkemeye şikayette bulunduğunu ve örtüsünün iade edilmesi yönünde karar alındığını aktardı. Ancak kontrol sırasında gömlek ve pantolonuyla kaldığını kaydeden Huveys, o zamanları "zor günlerdi" diyerek anlattı.

Huveys, cezaevinden çıktıktan sonra şikayet için Uluslararası Kızılhaç Komitesine gittiğini bu görüşmelerde, kanuna göre kıyafetsiz aramaların yasak olduğunu, örtünün çıkarılmasına izin verilmediğini öğrendiğini dile getirdi.

"Mescid-i Aksa'ya küçükken babamla giderdim"

Huveys, Mescid-i Aksa ile bağlantısının seneler önce küçük bir kızken babası ile namaza gitmesiyle başladığını aktardı. Aksa'daki okullarda eğitim aldığını ve orada büyüdüğünü aktaran Huveys, murabıt olarak da Aksa'da 2014'ten itibaren bulunmaya başladığını söyledi. Huveys, o zamanlar, Aksa'daki ders halkalarında Kuran-ı Kerim öğretmenliği yaptığını aktardı.

Huveys, İsrail güçlerinin murabıtları zaman zaman gözaltına aldığına ya da Harem-i Şerif'ten uzaklaştırma cezası verdiğine de değindi. Aksa'nın avlusundaki ders halkalarında öğretmenlik yapmaya başladığı günden bugüne kadar devam eden uzaklaştırmalara teslim olmadığını söyleyen Huveys, uzaklaştırmaların, İsrail polisi ve mahkemeleri tarafından verilen kararlara göre bir haftadan 15 güne, bir aya ya da 6 aya kadar değiştiğini dile getirdi.

DÜNYA
Bu katliam unutulmaz

"8 yılın 1 yılını Aksa'da geçiremedim"

"Yaklaşık 8 yıldır Aksa'ya girmeme izin verilen gün sayısı bir yıl bile etmedi." ifadesini kullanan Huveys, "Aksa'dan uzaklaştırma kararlarının sayısını bile hatırlamıyorum, artık saymaz oldum." dedi.

En zor uzaklaştırma kararının geçen şubat ayındaki olduğunu söyleyen Huveys, Rahmet Kapısı namazgahında ibadet ettiği sırada İsrail polis güçlerinin secde halinde iken kendisini çekiştirdiğini ve polisin Aksa'dan uzaklaştırma kararını teslim ettiğini anlattı. Huveys, uzaklaştırma kararının ağustos ayında sona ereceğini ancak bunun son uzaklaştırması da olacağını sanmadığını aktardı.

Filistinli kadın murabıt, ara sıra Mescid-i Aksa'ya en yakın noktaya ulaşmaya çalıştığını belirterek zaman zaman da namazlarını Aksa'ya yakın yollarda kıldığını ifade etti.

İsrail'in farklı şekillerdeki baskısı

Gözaltıların çeşitliği olduğu gibi celplerin de farklı şekillerde olduğunu kaydeden Huveys, bunlar arasında; gözaltı, uzaklaştırma kararının teslimi, uzaklaştırma kararının uzatılması, seyahat kısıtlaması, Batı Şeria veya Batı Kudüs'e giriş yasağı gibi celplerin olduğunu söyledi.

Huveys, bunlardan kendi payına düşenlerin; doğruluk payı bulunmayan iddialarla 4 seneden fazla seyahat yasağı, 3 seneden fazla da sağlık sigortasından yararlanamama olduğunu aktardı.

Filistinli murabıt, "Aksa'nın kapılarında ya da yakınlarında veya Şeyh Cerrah Mahallesi'nde nerede memlekete hizmet eden bir eylemdeysem orada baskı altındayım." dedi.

İsrail'in tüm aileyi kapsayan baskıları

İsrail'in uygulamalarının eşi ve 5 çocuğuna kadar uzandığını söyleyen Huveys, eşinin 2016 ve 2017'de iki kez gözaltına alındığını ayrıca Batı Şeria kimliği taşıdığı gerekçesiyle Kudüs'e girişinin tamamen engellendiğini dile getirdi. Bu durumda eşinin Batı Şeria'da kendisi ve çocuklarının ise Kudüs'te ikamet eder oldukları bilgisini paylaşan Huveys, şunları söyledi:

Huveys, 3 kız, 2 erkek çocuğu olduğunu; çocuklarının da soruşturmalara maruz kaldığını kaydetti.

İsrail'in Mescid-i Aksa'dan uzaklaştırmak için her türlü baskı yolunu kullandığını söyleyen Huveys, "Oğlum Yusuf'u gözaltına almak istediler, 4 yaşındaki kızım Fatıma Aksa'daki yaz kampına katılmaktan alıkonuldu, 20 yaşındaki kızım Safa 15 gün Aksa'dan uzaklaştırıldı, bir diğer kızım Feda 3 kez gözaltına alındı ve Aksa'dan uzaklaştırıldı." diye konuştu.

DÜNYA
İsrail saldırılarında Gazze'de hayatını kaybeden Filistinlilerin sayısı 248'e yükseldi

Huveys, sözlerini şöyle sürdürdü:

DÜNYA
Hamas lideri Heniyye: Kudüs'ün Kılıcı savaşından sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak

DÜNYA
Filistin füzeleri İsrail'i caydırdı: Bölgede yeni denge oluştu