|
‘Allah’ın Emriyle Siyer Başlar’

Yazımın başlığı, Siyer Yayınları’nın 40 kitaplı Siyerin Öncüleri setinin, Mustafa Fayda Hocamız tarafından “Siyer Yazımında İlkeler” altbaşlığıyla yazılmış ilk kitabının adıdır.

Siyerin Öncüleri’nde ez-Zübeyr (ö. 94/713) ile başlayıp, ez-Zürkânî (ö. 1122/1710) ile biten 39 Siyer aliminin, bu ilimle ilgili gayretlerinin, arayışlarının ve sonuçlarının kendi hayatları üzerinden anlatılması sağlanmış olup, Fayda’nın kitabı da buna uygun olarak bir dîbâce, takriz ve usûl vasıflarıyla başta yer almıştır.

Siyer Yazımında İlkeler’ini Siyer teriminin lügat ve ıstılahtaki anlamlarını vererek başlatan ve onun muâmelât esasında Fıkıh’la ilişkisine değinen Fayda, Allah, İnsan ve Resûlullah başlığı altında “Yüce Allah’ın insanları dünyaya niçin gönderdiği ve kendilerinden neler beklediği, bir peygamber gönderilmesindeki hikmetleri, insanların Resûlullah ile irtibatı ve onun şahsiyeti gibi” konuları ilgili ayetlerin ışığında, ilk insanın yaratılışından yola çıkarak işlemek suretiyle Peygamberimiz Aleyhisselam’a kadar (kendisi dahil) isimleri Kur’an’da zikredilen 25 (çeşitli rivayetlerde 124 – 224 bin) peygamberin tarihini görev ve amel planında çerçevelemiş; Peygamberler Tarihi’nde nübüvvetin değişmeyen özüne ve silsilesine atıfta bulunmuştur.

“Hz. Peygamber ve Nübüvvet” ile “Kur’an Muhtevasından Siyer Konuları” başlıkları altında verilen bilgiler, kitabın ‘Allah’ın Emriye Siyer Başlar’ şeklindeki adına tam karşılık oluşturmasının yanı sıra tematik manada onun omurgasını olması bakımından da çok değerlidir.

Zikrettiğimiz ilk başlıkta Vahiy, Mucize, Zelle, Teveccüh, Rauf ve Rahim, Ümmilik terimleri altında Peygamberimiz Aleyhisselam’ın nübüvvetini ve en önemli hususiyetlerini ele alan Fayda, burada “Müminin Peygamber ile ilgisi, kelime-i tevhîd ve kelime-i şehâdette ifadesini bulan ve Kur’ân-ı Kerîm’de birçok ayette peygamber olduğu vurgulanan Resûlullah Efendimiz’in ‘Allah’ın elçisi’ olduğuna şehâdet getirip iman ve biat etmesiyle başlamaktadır.

Kur’ân sûre ve âyetleri, müminin iman ile başlayan bu bağını, kendisinin başka vasıflarına vurgu yaparak, onun ve çağdaşlarının hayatı ve şahsiyeti hakkında verdiği bilgilerle gelişip kökleşmesini kuvvetlendirmiştir. Bu bakımdan onun hayat ve şahsiyetinin iyi bir şekilde ve eksiksiz olarak ortaya çıkarılması için, her birisi âyet-i kerimelerle tasrih edilmiş bulunan noktaların bilinmesi gerekmektedir. Esasen insanları, Resûlullah’ı bütün yönleriyle öğrenmeye ve onun özelliklerini bilip benimsemeye Kur’ân-ı Kerim teşvik etmiştir.” şeklindeki vurgusunu üç grupta topladığı ilgili ayetlerle tahkim etmiştir.

Allah’ın emriyle başladığı; ilgili usûl ve esaslarını ayetlerden aldığı için Siyer’i Kur’an’dan öğrenmenin zorunlu bir karşılığı ise Kur’an’ı Siyer konuları eşliğinde anlamaktır.

Zikrettiğimiz diğer başlıkla bu konuyu ele alan Fayda, anlatımları Peygamberimiz Aleyhisselam’ın yaşadığı bölgeye ve bizzat onun hayatına değen Kur’an kıssalarıyla, Muhammedi Siret içinde yer alan çocukluğuna, evliliklerine, hicretine, mücadelesine, ehl-i Kitapla ve münafıklarla ilişkilerine, fetihlerine… mahsus ayetlerden hareketle, bunların siyer ve tarih, ashâbın hayatını ele alan tabakât kitapları, Mekke ve Medine şehir tarihleri, başta Hz. Peygamber’in mensup olduğu ve ashâbın da dâhil olduğu Arap kabilelerine dair bilgi veren ensâb kitapları ile Resûl-i Ekrem’in söz, fiil ve takrirlerini ihtiva etmekte olan hadislerde de bir karşılıklarının olduğunu; Kur’ân-ı Kerim’in siyer konularındaki mezkur desteğinin yanında, bâzı sûre ve âyetlerin iniş sebeplerini araştıran esbâb-ı nüzûl bilgileri dolayısıyla müfessirler ve Kur’ân’ı iyi anlamak isteyenlerin siyer bilgisine ihtiyaç duydukları”nı belirterek, “Tıpkı siyer bilgilerinin, hadislerin ne maksatla söylendiğini araştıran muhaddislerin esbâbü vürûdi’l-hadis ilminde bu kaynaklardan faydalandıklarını iletmiştir.

Hakikati teklik olduğu halde, insan aklıyla anlaşılması hak ve batıl; hakikat ve yalan; nur ve karanlık… vb. ikili çatışmayla mümkün kılınan Sünnetullah’ın bu bağlamdaki zorunlu işleyişinde Peygamber Aleyhisselam’ın ve şeriatının bunun dışında kalması mümkün değildir.

Mekkeli müşriklerin Peygamberimiz Aleyhisselam’ın hayatı ve haberleri üzerinden üretmeye çalıştıkları iftiralar, yalanlar… İslam kıyamete kadar baki olacağından varlığını buna koşut olarak sürdürecektir.

Müslümanların bu gerçeği unutmamaları, Siyer’in Allah’ın emriyle başladığından ve Kur’an’ın Siyer yoluyla daha iyi anlaşılacağından öte bir duruma, iddiaya, kumpasa itibar etmemeleri asıldır.

Fayda Hocamıza bu aslî ufka muhkem ve değerli kelimelerle yeniden işaret ettiği için teşekkür ederiz.

#Aktüel
#Hz. Peygamber
#İslam
#Ömer Lekesiz
3 gün önce
‘Allah’ın Emriyle Siyer Başlar’
Uluslararası ekonomik kuruluşların ülke ekonomileri üzerindeki etkileri
Sınavsız atamalara ve sözlü sınavlara acilen çözüm üretilmeli
Millî eğitim, 1 numaralı millî güvenlik meselesine dönüştü!
Bolivya darbe girişimi ve Türkiye modeli tartışmaları
İran seçimlerinin düşündürdükleri