Marmara'da artçı depremler neden durdu?

04:0030/04/2025, Çarşamba
G: 30/04/2025, Çarşamba
Bülent Orakoğlu

İSTANBUL'da 23 Nisan günü yaşanan 6.2 büyüklüğündeki şiddetli deprem büyük korku yaşattı. İstanbulluların oldukça şiddetli hissettiği depremde can ve mal kaybı yaşanmazken, sarsıntı bir kez daha deprem gerçeğini hatırlattı. İstanbul'un ardından Kütahya ve Elazığ'da da peş peşe korkutan depremler meydana geldi. Türkiye beşik gibi sallanırken, vatandaşların da kafasında 'Büyük İstanbul depremi ne zaman olacak, Marmara depremi yaklaşıyor mu?' soruları belirdi. Korkutan depremlerin ardından uzman isimler

İSTANBUL'da 23 Nisan günü yaşanan 6.2 büyüklüğündeki şiddetli deprem büyük korku yaşattı. İstanbulluların oldukça şiddetli hissettiği depremde can ve mal kaybı yaşanmazken, sarsıntı bir kez daha deprem gerçeğini hatırlattı. İstanbul'un ardından Kütahya ve Elazığ'da da peş peşe korkutan depremler meydana geldi. Türkiye beşik gibi sallanırken, vatandaşların da kafasında 'Büyük İstanbul depremi ne zaman olacak, Marmara depremi yaklaşıyor mu?' soruları belirdi. Korkutan depremlerin ardından uzman isimler de art arda farklı açıklamalar yaptı. Bazı deprem uzmanlarının toplumu korkutan açıklamalarına karşın
Prof. Dr. Osman Bektaş, sosyal medyada İstanbul başta olmak üzere yaptığı bilimsel açıklamalarla Türkiye’nin yüreğine su serpti. Japon uzmanın haritasıyla örneklendirdiği açıklamalarında ‘’creep etkisine’’ dikkat çeken Bektaş, "depremin enerjisinin fayın sürtünme direncine yenik düşerek artçı depremleri durduğunu" söyledi.
FAY BU BÖLGEDE FAZLA ENERJİ BİRİKTİREMİYOR?

Depremin neden daha fazla büyümediğini Japon uzmanın haritasıyla açıklayan Bektaş, "6,2 DEPREMİNİN DURDUĞU YER. Dünyaca ünlü creep uzmanı Japon Uchida, 2019 Modeline göre fayın sürüklenerek deprem enerjisini en çok harcadığı, deprem üreten kabuğun (sismik kabuk) en ince olduğu İstanbul'a en yakın bir yerdir. Doğuya doğru sürüklenme ve tam kayma sığlaşmaktadır. Fay kırılmasının durma sebebi fayı hareket ettiren enerji fayın sürtünme direncinden azdır.

Fay bu bölgede fazla enerji biriktiremiyor." diyerek yüreklere su serpti.

ERCAN’DAN YENİ AÇIKLAMA: BEKLENEN EN BÜYÜK DEPREM

Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, yaşanan 6.2 büyüklüğündeki İstanbul depreminin ardından ortaya atılan deprem tahminleriyle ilgili konuştu. Trakya bölgesi ve İstanbul için tahminlerini aktaran Ercan, "7,5-8,0 deprem büyüklükleri bilimsel tutarsızlık içerdiği anlaşılmıştır" dedi.

İstanbul'da Silivri açıklarında yaşanan ve çevre illerde de hissedilen 6.2'lik deprem, beklenen büyük Marmara depremi korkusunu yeniden tetikledi. Deprem sonrası birçok uzman, yaşanan ve beklenen depreme ilişkin görüşlerini dile getirdi. Bilim İnsanı Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, sosyal medyada yaptığı paylaşımla depreme dair 8.0 büyüklüğü gibi tahminlerin bilimsel tutarsızlık içerdiğini dile getirdi

"BİLİMSEL TUTARSIZLIK İÇERİYOR"

"Son olan M 6,2 depremi gösterdi ki, kuzey Marmara tek parça bir kırıktan oluşmuyor. Dolayısıyla M7,5-M8,0 deprem büyüklükleri bilimsel tutarsızlık içerdiği anlaşılmıştır. Son gelinen nokta 1999'dan beri vurguladığım Trakya ile İstanbul kolu olmak üzere iki depremli bir kırılma olacak. Beklenen en büyük deprem M7,0-M7,2Son deprem de kırk boyunu 28 km kısalttığına göre Trakya kolunda M6,9-M7,1e düşmüs, İstanbul kolunda ise M6,4-M6,7 arası iki deprem."


NÜFUS VE YATIRIMLARIN ACİLEN ANADOLU’YA KAYDIRILMASI ELZEM!

MHP Tokat Milletvekili Yücel Bulut, İstanbul’da yaşanan son depremi işaret ederek, megakentteki nüfus yoğunluğunun acilen azaltılmasının şart olduğunu, bunun için de Anadolu kentlerine dönüş için teşvik paketleri oluşturulması gerektiğini söyledi. Bulut, Japonya, Güney Kore ve Almanya gibi ülkelerin bu tür projeleri başarıyla uyguladığını hatırlatarak, özel teşebbüse organize sanayi yatırımlarında, vatandaşa ise konut ve sağlığa ulaşımda yeni teşvikler getirilmesi gerektiğini kaydetti.


‘’NÜFUSUN 5’TE 1’İ İSTANBUL’DA 3,3 MİLYON EMEKLİ’’

İstanbul’da eşine az rastlanacak bir yoğunluk var. Türkiye’nin toplam yüz ölçümünün yalnızca binde 7’sini oluşturduğu hâlde, aynı İstanbul, Türkiye nüfusunun yüzde 18,33’üne ev sahipliği yapıyor. Bu tablo, başlı başına derin bir planlama, hayat kalitesi ve güvenlik sorunu. Büyükşehirlerde en azından nüfusun belli bir kısmını başka şehirlere kaydırmaya dönük uygulanmış başarılı projeler mevcut. Bu projeler Japonya’da, Güney Kore’de ve Almanya’nın birleşmesi sürecinde yapıldı ve başarıya ulaştı. Birinci adım, yatırımları İstanbul ve civarına sıkıştırılmak yerine, eşit ve planlı bir şekilde tüm Anadolu coğrafyasına kaydırılmalı. Bu, yeni göç dalgasını önemli ölçüde engelleyeceği gibi tersine göçü de teşvik edecektir.

İkinci olarak Türkiye’de bugün yaklaşık 15 milyon emekli var. Bu emeklilerden 3,3 milyonu İstanbul’da yaşıyor ve önemli bir kısmı da Anadolu kökenli insanlar. Bu nüfusun kendi köylerine dönüşünü teşvik edecek köy evleri projesi desteklenebilir. Çok düşük faizli, TOKİ’nin belirleyeceği tipteki projelerle köylerde bu insanlara Millî Emlak’ın arazilerinden, hazine arazilerinden 600 metrekareyi geçmeyecek şekilde konut ve köy evi yapımına elverişli arsalar, ücretsiz tahsis edilmek suretiyle verilmeli. Köye dönüş teşvik edilirse, emeklilik hakkını almış, üretim zinciri içerisinde yer almayan nüfusun, büyükşehirlerde baskı oluşturmasının önüne geçilebilir. Aldıkları emekli maaşlarının da Anadolu ekonomisine geri dönüşü sağlanır.


6 MİLYARLIK YATIRIM AVANTAJI

Yücel Bulut, sadece 500 bin emeklinin Anadolu’ya dönüşü durumunda yıl içerisinde İstanbul’da tahminen 6 milyar liralık bir yatırım avantajının oluşacağını belirterek “Bu insanların emekli maaşları yani 29 milyar lira para Anadolu ekonomisine dönüyor. Dolayısıyla bu, şehrin de rahatlaması anlamına gelir. 3,3 milyon emekliden sadece 500 bininin Anadolu’ya dönmesi demek, İstanbul’da kiraların yüzde 13-14 oranında düşmesi demek. Bu, Türkiye’nin depreme hazırlanması konusunda da çok büyük avantaj sağlayacaktır” dedi.

#Marmara
#deprem
#artçı