Dünya ve Türkiye ekonomisinde borç yükü karşılaştırması

04:0018/09/2025, Thursday
G: 18/09/2025, Thursday
Erdal Tanas Karagöl

Ülkelerin borç yükleri artmaya devam etmektedir Dünya ekonomisinin yaklaşık yüzde 85’ini, ticaretinin yüzde 75’ini ve nüfusunun üçte ikisini temsil eden G20 ülkelerinde borç miktarındaki artış daha da açık görülmektedir. Ekonomideki borç yükünün neden olacağı sorunlar ülkeden ülkeye değişmektedir. Ülkelerin üretim yapısı, ihracatı, yüksek teknolojik ürünlerin ihracat içindeki payı ve cari denge gibi göstergeler olumlu olduğunda, borç yükünün GSYH içindeki payı yüksek olsa bile yüksek borcun ekonomiye

Ülkelerin borç yükleri artmaya devam etmektedir

Dünya ekonomisinin yaklaşık yüzde 85’ini, ticaretinin yüzde 75’ini ve nüfusunun üçte ikisini temsil eden G20 ülkelerinde borç miktarındaki artış daha da açık görülmektedir.

Ekonomideki borç yükünün neden olacağı sorunlar ülkeden ülkeye değişmektedir.

Ülkelerin üretim yapısı, ihracatı, yüksek teknolojik ürünlerin ihracat içindeki payı ve cari denge gibi göstergeler olumlu olduğunda, borç yükünün GSYH içindeki payı yüksek olsa bile yüksek borcun ekonomiye yapacağı olumsuz etki azalabilir.


G20 ÜLKELERİNİN BORÇ/GSYH ORANLARI

Ülke karşılaştırmalarında ve borcun ekonomiye etkisi açısından kullanılan en önemli gösterge Borç/GSYH oranıdır.

Trading Economics verilerine göre 2024 yılı itibariyle en yüksek Borç/GSYH oranına sahip olan ülkeler sırasıyla yüzde 237 ile Japonya, ikinci sırada yüzde 135 ile İtalya ve yüzde 124 ile ABD gelmektedir.

Bu ülkeleri yüzde 113 ile Fransa, yüzde 111 ile Kanada ve yüzde 95.9 ile İngiltere izlemektedir.

En düşük Borç/GSYH oranına sahip olan üç ülke ise yüzde 16.4 ile Rusya, yüzde 24.7 ile Türkiye ve 26.2 ile Suudi Arabistan gelmektedir.

Euro bölgesinin Borç/GSYH oranı ise yüzde 87.4 seviyesindedir. Bu oran, kendileri için belirlediği yüzde 60 olan Maastricht kriterinin üstünde bir orandır.


TÜRKİYE’NİN BORÇ YÜKÜ SERÜVENİ

Türkiye geçmiş yıllarda borç yükü dolayısıyla bir çok ekonomik kriz yaşayan ülkelerden birisi olmuştu.

Türkiye IMF ile 19 standby anlaşması yapmasının en önemli nedenlerinden birisi, ağır borç yükü ve bu borcun çevrilememesidir.

Türkiye’nin alacaklı ülkeler ile yaptığı 15 borç öteleme anlaşmalarının yine sebebi yüksek borç yükü olmuştur.

1950’li ve 1970’ li yılların sonunda yaşadığı ekonomik sorunlar ve 1994 yılındaki yaşanan kriz, borç krizleri nedeniyle yaşanmıştır.

Dolayısıyla, borç krizlerinin yaşanıldığı yıllar, aynı zamanda Türkiye’nin en büyük ekonomik krizlerinin olduğu yıllar oldu.

Türkiye yaşadığı bu krizlerin neden olduğu ekonomik, siyasi ve toplumsal maliyetlerden önemli dersler çıkartı.

Türkiye, şu anda en düşük Borç/GSYH oranlarına sahip olan ülkelerden birisi haline geldi.

Yaşanan küresel ekonomik krizlerden de ciddi şekilde olumsuz etkilenmemesinin nedeni de düşük borç /GSYH oranıdır.

En önemli örneği de 2008 küresel ekonomik krizdir.

#ekonomi
#borç
#Erdal Tanas Karagöl