Biraz sonra, okumaya başladığınız bu satırları yazıp bitirince Nihat Genç’in cenaze namazına gideceğim. Nihat Genç’in cenaze namazı! Kendi dilinin söylediği şey bu kadar mı yabancı gelir insanın kulağına? Yorulmak bilmeyen, sürekli akan biriydi Nihat; coşkuyla, heyecanla ve öfkeyle… Hikayesinin bir durma noktası olacağını hiç hesaba katmamışım demek!
Onun aramızdan ayrılışına üzülenlerin her birinin kendince bir Nihat Genç’i var. Çok katmanlı, çok değişkenli bir hayat yaşadı çünkü. Trabzon’daki çocukluğu ve futbol günleri, 80 öncesinin kavgalı, mücadeleli, matbaalı yılları, sonra Genç Sanat, Sakarya Çay Ocağı, romanla, eserle dolu günler ve geceler, Leman yazıları, televizyon ve internet üzerinden tanınırlığının arttığı yeni zamanlar… Her dönemin içinde farklı yol arkadaşları buldu kendine. Ben Sakarya Çay Ocağı döneminin sakinlerindenim ve sonrasındaki ‘eser verme heyecanı’ günlerinin…
Gecesini gündüzünü ‘eser’ dediği o şeyle kâh kucaklaşarak, kâh cebelleşerek, kâh acılar içinde kıvranarak nasıl doğum sancılarıyla geçirdiğini biliyorum. Bu Çağın Soylusu, Dün Korkusu, Soğuk Sabun, Dar Alanda Tufan nutfeden birer can parçasına, göz nuru birer evlada dönüşürken yanı başındaydım. Nihat’ın önce Ulucanlar’daki, sonra Bahçeli’deki evlerinde, günü ve geceyi beraberce kırk çeşit muhabbetle geçiren, aynı sofrada salçalı spagetti yiyen, demli çaylar içen, sonra boş ve neredeyse eşyasız odalara dağılıp kendini yazma sancılarına bırakan üç silahşörden biri bendim. Diğeri de sevgili Hakan… Çete oldular ikisi sonra, malum…
Sonra yollar çatallandı. Kendimize uygun olanı seçip oradan yürüdük. O benim yürüdüğüm yolu yadırgadı mı bilmiyorum, ben onunkini yadırgamadım. Nihat her daim akmak durumundaydı, kendi yatağında akmaya değer gördüğü yerlere doğru aktı. Sessiz, ifadesiz ama kırılıp dökülmesi olmayan bir ayrılıktı bu. Ama nihai bir ayrılık değildi, sadece mümkün olan yolu buydu birbirimizde var olmayı sürdürmenin.
Bugün Nihat Genç’i farklı portreleri üzerinden tanıyan, seven pek çok insan var. Bunların hepsi gerçek, hepsi Nihat Genç! Deli bir ırmaktı o, kıvrıla kıvrıla aktığı her noktada birbirinden farklı ama yine tastamam kendisiydi.
Son konuşmamızda ümitliydi, beni de inandırmıştı iyileşeceğine. Olmadı. Elden gelen bir şey yok, inna lillah ve inna ileyhi raciun. Allah’tan rahmet diliyorum. Sevgili eşi Nuriye’nin ve oğlu Laçin’in ve bütün sevenlerinin acılarını paylaşıyorum.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.