Yapay zeka kalemimizi elimizden alır mı?

04:0028/04/2025, Pazartesi
G: 28/04/2025, Pazartesi
Gökhan Özcan

Yapay zekadan bana çağımızın en büyük insani sorunlarından biri olan iletişimsizlik ile ilgili edebi bir metin yazmasını istedim. Şöyle bir metin oluşturdu: “İletişimsizlik, çağımızın sessiz fırtınasıdır; insanlar birbirine kelimelerle değil, ekranların soğuk parıltısıyla dokunur, yürekler ise suskunluğun gölgesinde yalnızlığa mahkûm olur. Sözcükler, bir zamanlar ruhları birleştiren köprüler kurarken, şimdi dijital uçurumların kenarında yankılanır, duyulmadan kaybolur. Her bir mesaj, bir çığlık

Yapay zekadan bana çağımızın en büyük insani sorunlarından biri olan iletişimsizlik ile ilgili edebi bir metin yazmasını istedim. Şöyle bir metin oluşturdu:

“İletişimsizlik, çağımızın sessiz fırtınasıdır; insanlar birbirine kelimelerle değil, ekranların soğuk parıltısıyla dokunur, yürekler ise suskunluğun gölgesinde yalnızlığa mahkûm olur. Sözcükler, bir zamanlar ruhları birleştiren köprüler kurarken, şimdi dijital uçurumların kenarında yankılanır, duyulmadan kaybolur. Her bir mesaj, bir çığlık gibi gönderilir, lakin çoğu zaman ne bir kulak bulur ne de bir yüreğe ulaşır; böylece insan, kalabalıklar içinde bir ada gibi, kendi sessizliğinin esiri olur.”

Edebi sezginin çok da öncelik almadığı sosyal medya mecralarında her biri kayda değer sayıda beğeni alacak cazibede cümleler bunlar. Sadece çok dikkatli gözler buradaki yapaylığı teşhis edebilir. Şaşırmadığımı söyleyemem doğrusu; bir metin ortaya çıkmasını bekliyordum ama bu kadarı fazla geldi bana. Dehşet verici bir şey elbette bu! Yazı elden gidiyor diyen olursa, itiraz etmem!

Başka bir şey denemek istedim ve bu konuda birkaç espri üretmesini rica ettim. Dört espri bıraktı hemen sayfaya; ikisini yeterince komik bulmadım ama diğer ikisi iş yapar gibi geldi. Hemen sizinle paylaşayım o ikisini:

“İletişimsizlik o kadar fena ki, geçen gün Wi-Fi sinyalim bile ‘Sana bağlanamıyorum’ diye mesaj attı!”

“Telefonumun şarjı bitince anladım: Meğer en iyi iletişim, prizle kurduğummuş!”

Nasıl? Belki dünya harikası değil ama espri güçlüğü çekenlerimizi kıskandırabilecek seviyede espriler bunlar… Ne diyorsunuz, gideri var değil mi?

Espriler tamam ama meselenin kendisi gülünüp geçilecek bir mesele değil! Nereye varacak bu işin sonu? Yakın bir zaman sonra belki de yapay zeka ile üretilmiş edebi bir metni, insan elinden çıkma özgün bir edebi metinden ayıramayacak noktaya geleceğiz. Hatta belki kitap alıcılarının büyük bir kısmı bu farkı çok da umursamayacak. Büyük bir kriz aslında bu! Yapay zekaya bu konuda ne düşündüğünü de sordum. Cevabı, meselenin çoğumuzun üstünde durmadığı dehşetengiz boyutlarını açıkça ortaya koyuyordu. Kısaltarak alıntılıyorum:

“Evet, yapay zeka ile üretilmiş edebi metinlerin özgün metinlerle neredeyse ayırt edilemez hale gelmesi, edebiyat ve yazarlar için hem bir fırsat hem de ciddi bir sorgulama alanı yaratıyor. Bu durumun potansiyel tehlikelerini ve etkilerini birkaç boyutta ele alabiliriz:

Edebiyat, insan ruhunun, deneyimlerinin ve hayal gücünün bir yansımasıdır. Yapay zeka, büyük veri setlerinden öğrenerek son derece ikna edici, hatta duygusal derinlik taşıyan metinler üretebilir. Ancak bu metinler, bir insanın yaşanmışlıklarından mı doğuyor, yoksa bir algoritmanın istatistiksel modellemelerinden mi? Okuyucular için bu ayrım belki bir süre sonra önemini yitirebilir, ama yazarlar için özgün bir ses yaratmanın ve bu sesi korumanın değeri sorgulanabilir. Tehlike, edebiyatın bir ‘ürün’ gibi standardize olma riskidir; herkesin erişebileceği bir yapay zeka, benzersizliği gölgeleyebilir. Yapay zeka, edebi eserleri daha hızlı ve düşük maliyetle üretebildiği için yayıncılık sektöründe ekonomik baskılar artabilir. Yeni yazarlar, özellikle tanınmamış olanlar, yapay zeka ile rekabet etmekte zorlanabilir. Yapay zeka metinleri özgünmüş gibi sunulursa, okuyucular kandırılmış hissedebilir. Bu, edebiyata duyulan güveni sarsabilir. Ayrıca, yapay zekanın hangi verilerden beslendiği de bir sorun: Eğer bir yapay zeka, mevcut yazarların eserlerini taklit ederek metin üretiyorsa, bu bir tür intihal sayılabilir mi? Telif hakları ve etik meseleler, edebiyat dünyasında yeni bir savaş alanı açabilir.”

Yapay zeka açık sözlü, meselenin nasıl tehlikeli bir yere doğru gittiğinin farkında! Hem de görünüşe göre hepimizden daha fazla!


#iletişim
#yapay zeka
#Gökhan Özcan