Konut alımı için doğru zamanlar!

Bu hafta konut sektörüne ilişkin 2 önemli veri TÜİK ve Merkez Bankası tarafından açıklandı. Türk toplumunda konut sahipliği hem önemli bir ihtiyaç hem de önemli bir yatırım aracı olarak görüldüğü için sektördeki gelişmeler herkes tarafından yakından takip ediliyor. Ben de yeni veriler açıklandıkça sektöre ilişkin gelişmeleri köşeme taşımaya çalışıyorum ve öngörülerimi sizlerle paylaşıyorum.

Yazılarımı yakından takip edenlerin bildiği üzere eğer söz konusu “ilk kez konut sahipliği” ise en doğru zamanın “o an” olduğunu söylerim. Yani eğer kiracı iseniz ve ekonomik olarak bir konut satın almaya imkanız varsa konut alımını geciktirmemeniz gerektiğini her zaman ifade ederim. Diğer yandan yakın zamanda yatırım amaçlı konut talebinde de konut fiyatlarının reel değeri konusu ile ilgili değerlendirmelerimi sizlere iletmiş ve içinde bulunduğumuz dönemin konut satın almak için doğru zamanlar olabileceğini belirtmiştim.

Bu görüşümü oluşturan veri her ay Merkez Bankası tarafından açıklanan Konut Fiyat Endeksi çalışmasından geliyor. 2024 başından bu yana reel olarak değer kaybı yaşayan konut fiyatlarındaki değer kaybı son birkaç ayda giderek azalmış ve reel olarak değerlenmenin eşiğine gelmişti. Ben de daha önceki yazılarımda bu veriden yola çıkarak konut fiyatlarında reel değerlenmeye çok yakın olduğumuzu belirterek alım tarafında tavsiyede bulunmuştum.

Nitekim bu ay açıklanan Konut Fiyat Endeksi verilerine göre bir önceki yılın aynı ayına göre %31,4 artan endeks 2024 yılının başından bu yana ilk kez reel olarak %0,3 oranında artış gösterdi. Bu veri ile beraber konut fiyatlarındaki uzun süreden bu yana devam eden nominal artışlar artık reel olarak artmaya başlamış oldu.

Gelelim satış verilerine. Türkiye’de konut satış istatistiklerini Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü verilerini derleyerek TÜİK açıklıyor. Kasım ayı verilerine göre Türkiye genelinde 141 bin 100 adet konut satılmış. Ancak bir önceki aya göre 23 bin 206’lık bir azalma var. Bu veri ile Ocak-Kasım dönemindeki toplam satış adedi 1 milyon 434 bin 133 oldu.

Kasım ayında satılan ipotekli satış adedi ise sadece 21 bin 499. Elbette bunda konut kredi faizlerinin halen yüksek olması ve konut kredilerine ilişkin diğer kısıt ve politikalar etkin. Önümüzdeki dönemde devam edeceğini öngördüğümüz faiz indirimleri ile konut talebinde de belirgin bir artış olacağını düşünürsek reel olarak değerlenmenin de artış göstereceğini söylemek yanlış olmaz. Yani halen konut alımı için halen doğru zamanlardayız ve özellikle ilk konutunuzu alacaksanız bu dönemlerin aynı zamanda ekonomik olarak da doğru olduğunu ifade edebiliriz.

Son olarak altını çizmem gereken önemli bir nokta daha var. Geçmişte kredili konut alımında konut fiyatının önemli bir kısmı (%70-%80) için kredi almak mümkündü. Bugünlerde bu oran oldukça düşük. Hatta bir ara evin tadilatına bile yetmeyecek kredi miktarlarına bile erişmek mümkün değildi. Yani ipotekli satış verilerinin de eskisi gibi değerlendirilmemesi gerekiyor. Bu bakımdan Türkiye’nin ipoteğe dayalı kredi sistemi yerine gerçek bir mortgage sistemine olan ihtiyacını da bir kez daha hatırlatmak isterim.