Avrupalı şirketleri satın alma vakti!

04:0013/12/2024, Cuma
G: 13/12/2024, Cuma
Mehmet Akif Soysal

Alman Ticaret ve Sanayi Odaları Birliği (DIHK) tarafından kısa süre önce yapılan bir anket, birçok işletmenin önümüzdeki aylarda ekonomiye kötümser baktığını ve üçte birinin yurtiçi yatırımları azaltmayı planladığını ortaya koydu. Bu rakam sanayi şirketleri arasında yüzde 40'a yükselmiş durumda. Alman İmalat Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) Eylül 2024'te 40,6'ya gerileyerek art arda 27. ayında da daraldı ve Myanmar'ın ardından küresel ölçekte en kötü ikinci endeks oldu. Ekim ayında Almanya

Alman Ticaret ve Sanayi Odaları Birliği (DIHK) tarafından kısa süre önce yapılan bir anket, birçok işletmenin önümüzdeki aylarda ekonomiye kötümser baktığını ve üçte birinin yurtiçi yatırımları azaltmayı planladığını ortaya koydu.

Bu rakam sanayi şirketleri arasında yüzde 40'a yükselmiş durumda.

Alman İmalat Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) Eylül 2024'te 40,6'ya gerileyerek art arda 27. ayında da daraldı ve Myanmar'ın ardından küresel ölçekte en kötü ikinci endeks oldu.

Ekim ayında Almanya Şansölye Yardımcısı ve Ekonomi Bakanı Robert Habeck, Alman ekonomisinin 2024 yılında yüzde 0,2 daha daralacağı tahmininde bulunarak üst üste ikinci kez resesyona gireceği sinyalini verdi.

IMF, Almanya'yı büyüme açısından 41 gelişmiş ekonomi arasında 39. sırada göstererek yaşadığı zorlukların altını çiziyor.

Habeck, Almanya'nın uzun vadeli büyüme potansiyelini sınırlamaya devam eden kalifiye işgücü açığı, altyapıya yetersiz yatırım ve aşırı bürokrasi gibi önemli yapısal zorluklara işaret etti.

Habeck’in açıklamalarının bu manzarada bir kesiti yansıttığını ifade edebiliriz.

Bu demeçten de yola çıkarak; bu
kötü gidişatı demografik değişimler yani yaşlanan nüfus nedeniyle işe devam edecek veya devredecek aile üyesi bulamama ve ABD ile İngiltere planıyla ortaya konan Ukrayna Savaşı ile gelişen enerji fiyat şoku ve Çin'in küresel ekonomideki değişen rolü gibi jeopolitik çalkantılar gibi faktörlerin bir araya gelmesine bağlanabilir.
Bilhassa yaşlanan şirket sahiplerinin yönetimi devredecek nesli bulamaları en önemli sorun.
Diğer taraftan geleneksel üretimde çok verimli olan ancak yeni teknolojide aynı başarıyla üretime geçememe (elektrikli araç teknolojisinde olduğu gibi) ve dijital ekonomiye ayak uydurmada gönülsüz davranılması yaşlanan sahipliğin getirdiği diğer bir sorun.

Vakti zamanında bizler AB’nin Türkiye’ye ihtiyacı var derken bu günkü gelişmeleri kastediyorduk.

Türkiye, Avrupa’nın hususan Almanya’nın bu eksiklerini giderebilecek özellikleriyle esasen ideal ortak adayıydı.
Alman şirketler el değiştiriyor.

Almanya'nın ekonomisi durgunlaştıkça kötümser iklim arttı ve neredeyse bir paniği yansıtan şirket satışları dalgası yoğunlaştı.

Yabancı satın almalardaki artış, Alman firmalarının yapısal zorlukların ve yoğunlaşan küresel rekabetin üstesinden gelmek için giderek daha fazla dış desteğe başvurduğunu göstermektedir.

Almanya'nın geleneksel üretim ve kilit sektörlerdeki liderliği onu uluslararası yatırımcılar için cazip bir hedef haline getiriyor.

Zira satın almalar sadece Avrupa pazarlarında daha fazla satışa kapı aralamıyor; aynı zamanda yüksek know-how, patent hakkı ile üretim kabiliyetinde on yılları alan birikim ve dünya piyasalarına hızlı erişim imkanına yol veriyor.
Türk Sermayesi ve devlet aklı bu fırsatı değerlendirmeli!

2008-9 yılında gerçekleşen Mortgage krizi ile Türkiye’nin önemli satın alma fırsatlarını kaçırdığını birkaç yıl sonra görebilmiştik.


Bugün o günlerden ders çıkarma vaktidir.
Türkiye devlet aklı, Türkiye’ye yıllar kazandıracak know-how, marka ve dağıtım ağına sahip şirketlerin Türk sermayedarları tarafından devlet desteği ile satın alınması için acil eylem planı oluşturmalıdır.

Satın alınan her şirket Türkiye’nin sadece sanayi ve katma değerli üretimini desteklemeyecek, buna ek olarak Türkiye ile Avrupa’nın yakınlaşmasını, Türkiye’nin yumuşak gücünün artmasını sağlayacaktır.

Peki aksi durumda ne olacak?

Aksi durumda Çin bu satın almaları gerçekleştirecek ve önümüzdeki on yılda Almanya ve Avrupa’da pazar genişlememizin önü kapanacaktır.

Fırsatı ikinci kez kaçırmayalım…

#Ekonomi
#Türkiye
#Avrupa
#Almanya