Son bir yıldır Avrupa’nın ekonomik durumu hakkında pek çok yazı kaleme aldık. Temel fikrimiz iki konu üzerindeydi birincisi Avrupa’lı şirketlerin yaşlanan sahiplik, kadro ve gerileyen motivasyonları gibi sebeplerden dolayı kapanma veya el değiştirme sürecinde olduğu diğeri ise Avrupa Birliği’nin siyasi ve ekonomik olarak kendini en az elli yıl genç gösteren aynada görme çabasının getirdiği stratejik körlüktü.
Bu nedenle Türk şirketlerine ufuk açmak adına birçok makale kaleme aldık. Avrupalı şirketlerin -bilhassa Almanya’da, teknik bilgi, birikimi, marka imajı ve iş bağlantıları ile beraber satın alınabileceğinden bahsettik.
Tam bunun akabinde Baykar’ın Piaggio Aerospace’si almasına şahit olduk.
Diğer taraftan rakip olarak, Çin’in bu şirketleri satın alma girişimlerinden bahsettik. Türk girişimcisi ve hükümetinin buna dönük adımları olmazsa Çin’in Türkiye’nin en büyük ihracat pazarına hâkim olacağını, bununla beraber lobi gücünün de artacağını ifade ettik.
Örneğin bu süre zarfında basına yansıyanlardan;
Çin’in amacı; Avrupa’daki teknik uzmanlığı, üretim süreçlerini ve niş teknolojileri Çin’e transfer etmek ve AB içinde “yerli üretici statüsü” kazanmak olarak ortaya çıktı.
Buradaki amaç ise “Made in Europe” markasıyla Avrupa e-ticaret zincirine girmek olarak ifade edilebilir.
İsviçre, Hollanda ve Çekya’da bu yöntemle üretim ortaklıkları kuruldu.
Yani az para ile çok ve hızlı etki doğuruluyor.
Aşağıdaki tabloda yer alan veriler 2025 Mayıs ayında yayımlanmıştır. Bu verilerde bizleri doğrular nitelikte.
Çin’in Avrupa’daki KOBİ yatırımları:
Diğer taraftan Avrupa’nın kendini 50 yıllık evvelki konumunda görme çabası kendine ağır zararlar vermeye devam ediyor.
Biz bunu Avrupa’nın kendini yok eden gururu şeklinde ifade etmiştik.
Bu sürecinde ete kemiğe büründüğünü gördüğümüz anları yaşıyoruz.
İngiltere Hükûmeti’nin 2009’dan bu yana yeni Typhoon almaması, üretimi kesintiye uğrattı. Suudi Arabistan ve Katar’dan gelen yeni siparişler de hâlâ ise kesinleşmedi.
Global Combat Air Programme (GCAP), İngiltere, İtalya ve Japonya’nın ortak geliştirdiği Eurofighter’dan sonra yerine geçmesi planlanan 6. nesil savaş uçağı projesidir.
Daha üretime hazır olmayan bu programın hayata geçmesine kadar İngiltere’nin yeteneklerini elinde tutması için Türkiye’nin satın alması stratejik olarak çok kıymetlidir.
Üretimin durmasıyla; Birleşik Krallık’ın ve AB’nin kritik havacılık-yetenekleri zayıflayabilir. Uzman iş gücünün bu dönemde başka alanlara kayması, gelecek nesil savaş uçakları için risk oluşturması çok muhtemel.
* Alt yüklenicilerin (örneğin gövde montaj parçaları veya dijital kokpit sistemleri üreten KOBİ’ler) üretimi durduğunda pazardan çekilme riski var.
* GCAP için gerekli altyapının %40’ı bu tedarikçilerle bağlantılı.
Kapanan otomobil fabrikalarına ek olarak savunma sanayiindeki hatalı adımların sonuçlarına tüm AB katlanabilme lüksüne sahip değil.
Peki buradan Türkiye, Türk üreticileri fırsat çıkaramaz mı? Duran üretim hattına tedarik sağlayan şirketlerin teknik birikimleri ile satın alınması ve Türk savunma sanayiine kazandırılması çok kıymetli olabilir.
BIST isim ve logosu "Koruma Marka Belgesi" altında korunmakta olup izinsiz kullanılamaz, iktibas edilemez, değiştirilemez. BIST ismi altında açıklanan tüm bilgilerin telif hakları tamamen BIST'e ait olup, tekrar yayınlanamaz. Piyasa verileri iDealdata Finansal Teknolojiler A.Ş. tarafından sağlanmaktadır. BİST hisse verileri 15 dakika gecikmelidir.