Sabretmek lazım

Türkiye Süper Lig’i aslında sabır ve süre isteyen bir lig. Galatasaray’da transferde geç kalındığı zaman sosyal medyada oluşturulan krizin yönetimi nasıl hataya sürüklediğini daha önce gördük. Bu yüzden bu ve bunun gibi hataları tekrar etmek sadece Galatasaray’a zarar verir. Leroy Sane ile yaz transfer sezonuna bomba gibi bir giriş yapıldı. Ardından görüşülen ve medyaya yansıyan isimler da Avrupa klasında. Şu andan itibaren yapılması gereken yönetime ve sportif ekibe güvenip beklemek. Bu demek değildir ki Galatasaray en son ana kadar beklesin veya lig ve Avrupa adına yapılan kamplara oyuncu yetiştirmesin. Tabii ki Galatasaray taraftarı buna göz yummaz, yumdurmaz da. Bernardo Silva, İlkay Gündoğan ve Hakan Çalhanoğlu isimleri sürekli ortalıkta dolaşıyor. Üçü de harika ve üst düzey futbolcular. Mutlaka katkı sağlarlar Galatasaray’a. Ama Hakan’ın 2 yıl daha sözleşmesi var Inter’le ve İtalya’da oynamaktan da memnun. İlkay Gündoğan, City ile devam kararını değerlendiriyor. Silva isa zaten ‘1 yıl daha buradayım’ dedi. Transferin önünü açacak tek şey Osimhen’in ‘evet’ kalıyorum ya da ‘hayır gidiyorum’ kararı... Bu karardan sonra kadro yapılanması, transfer bütçesinin dağılımı ve takviye gereken mevkiler belirlenip bir rota çizilecek. Galatasaray’da yıldız transferi daima yapılır. Önceki 2 sezona İcardi damga vururken, geride kalan sezona ise Osimhen damga vurdu. Tahmin ediyorum ki gelecek sezona ise Leroy Sane damgasını vuracak. Leroy Sane’yi 3 maç bile izleyen kişiler bilir ki birebirde çok hırslı, duran topta bir dahi. Almanya’da lakabı “Beton Delici” olan Sane, hiç ummadık yerden ummadık zamanda muazzam şutlar çıkarabiliyor. Galatasaray’ın huzur ortamını koruyarak ilerlemesi ve sadece futbol değil tüm branşlara aynı ilgi ve alakayı göstermesi şarttır. Diğer branşlarda da benzer şampiyonluklar kazanılmalı, bunun için de gerekli motivasyon sağlanmalı.