İnsaf yâ hû

04:0011/10/2025, Cumartesi
G: 11/10/2025, Cumartesi
Serdar Tuncer

Eleştiri ahlakının çerçevesini belirleyen bir anayasa yapılacak olsa değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek ilk madde için teklifim şu olurdu: Derdi üzüm yemek değil bağcıyı dövmek olan kişi, üzümler güneşe serilip kuruyana kadar, yaş üzüm dallarıyla, bir daha yapmayacağım kıvamına gelene dek itinayla pataklanır! Diğer bütün maddeleri mutabakat çerçevesinde, istişare ile belirleyebiliriz ama ilk madde bu olmak şartıyla! Hunharca, insafsızca eleştiriyoruz, farkında mısınız? Eleştiriye mevzu olan

Eleştiri ahlakının çerçevesini belirleyen bir anayasa yapılacak olsa değiştirilmesi teklif dahi edilemeyecek ilk madde için teklifim şu olurdu: Derdi üzüm yemek değil bağcıyı dövmek olan kişi, üzümler güneşe serilip kuruyana kadar, yaş üzüm dallarıyla, bir daha yapmayacağım kıvamına gelene dek itinayla pataklanır! Diğer bütün maddeleri mutabakat çerçevesinde, istişare ile belirleyebiliriz ama ilk madde bu olmak şartıyla!

Hunharca, insafsızca eleştiriyoruz, farkında mısınız? Eleştiriye mevzu olan konuda asgarî mâlumata bile sahip olup olmadığımıza bakmadan, hadiseleri bağlamından koparmayı marifet zannederek, kendimizi karşımızdakinin yerine bir an bile koymadan eleştiriyoruz. Sosyal medyada, kafede, işyerinde, metrobüste, ekranda, bulduğumuz her platformda, bulunduğumuz her yerde eleştiriyoruz. Hiçbir konuda bilgimizin olmaması her konuda fikrimizin olmasına mâni değil garabeti içinde eleştiriyoruz. Siyasi parti, cemaat, futbol takımı fark etmiyor; âidiyetlerimizin menfaatine olduğunu hissettiğimiz an, hiç düşünmeden ve hiç üşenmeden eleştiriyoruz. Troll profillerin arkasına saklanarak; Allah’tan korkmadan, kuldan utanmadan, bunun hesabı burada değilse bile orada sorulur endişesine hiç düşmeden eleştiriyoruz. Popülaritemize, daha çok tıklanmamıza, beğeni almamıza, rahatlamamıza, dost meclisinde kakara kikiriye sebep olacağını hissettiğimiz her bir şeyi eleştirmek için hazır kıta bekliyoruz.

Eleştirisi gelen için konunun ne olduğu da mühim değil! Geldi ya, içini döküp rahatlaması lazım, yoksa patlar, maazallah!

Sumud Filosuna katılan kardeşlerin kendince bir açığını mı buldun, yüklen!

Selimiye Camii restorasyonunda bir şeyler mi oluyor, kim tutar seni!

Serdar Tuncer canlı yayında zıvanadan mı çıkmış, fırsat bu fırsat!

O aslında üstüne vazife değilmiş, öbürü aslında öyle değilmiş, diğeri hakkında hiçbir bilgin yokmuş, berikine dediğin düşmanın ekmeğine yağ sürüyormuş ne gam!

İnsaf yâ hû!

Bu ahval ne müslümanlığa yakışıyor ne de insanlığa!

BOYKOT MU İSTİĞNÂ MI?

Kocaeli Kitap Fuarı için emeği geçenleri tebrik ederim. Her yönden örnek gösterilecek bir işe imza atılmış. Sadettin Ökten Bey hocamla bir söyleşi için gittik, konuşmanın bir yerinde hocamın söylediği bir sözü kalplerinize emanet ederim: “Müslüman boykot yapmaz, müstağnî olur! Ne fark var diyeceksiniz. Boykot, bu ürüne benim ihtiyacım var ama onu üretenler yanlış yaptıkları için, ben de protesto ediyor ve almıyorum demektir. İstiğnâ ise benim bu ürüne zaten ihtiyacım yok demektir. Yanlış bitince boykot biter ama istiğnâ öyle değil! Boykot zamanla ve şartlarla alakalıdır, istiğnâ kişinin kalbiyle.”

FİLİSTİN BARIŞI

Barış ve İsrail kelimeleri aynı cümle içinde geçince inanmıyoruz artık. İşin içinde bir de Trump ABD’si olunca hepten yitiyor umutlar. Yine de ve her şeye rağmen Gazze’nin güzel ve yiğit insanları için bu barışın hayırlar getirmesi niyazındayız. Zamana ihtiyaç var. Bu işi çözebilecek olanlar çözebilecek güce erişene kadar Filistin’in nefes almasını sağlayacak her adım kıymetli. İsrail ve Türkiye bir gün karşı karşıya gelecek. Bu iki tarafın da malumu. Görünen o ki İsrail, bunun bir an evvel olması arzusunda, Türkiye ise birkaç sene sonrasının hazırlığını yapıyor. Mevlâ Kerîm’dir.

HACI BEKTAŞ HORASAN ERENLERİ DERGAHI CEMEVİ

MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli, meselenin devlet ve millet olduğu yerde ismine yakışır asil duruşunu, Hacı Bektaş’ta bugün açılışı yapılacak olan Türkiye’nin en büyük Cemevi ile perçinliyor. Hoca Ahmet Yesevi Hazretlerinin ‘dört kapı, kırk makam’ öğretisinden ilhamla mimarisi oluşturulan külliyede; Cemevi, kütüphane, ziyaretçilerin konaklama alanları, sosyal tesisler ve konferans salonları yer alıyor. Arsası bizzat Sayın Bahçeli tarafından hibe edilen külliyenin inşası da MHP Genel Merkezi tarafından koordine ve finanse edilmiş.

Anadolu Müslümanları olarak bizim mezhebimiz Sünnidir ama meşrebimiz Alevidir. Ehl-i beyt-i Mustafâ başımızın tacı, gözümüzün nurudur. Hz. Ali’yi çok sevmek Alevi olmak için yeterli midir bilmem ama sevmemek Sünnî olmaya engeldir. Türkiye’nin muhtelif zamanlarında çıkarılmak istenen kavganın altı boş ve anlamsız olduğunun, kardeşliğimizin kıyamete kadar bâkî olduğunun mührü mesâbesindeki bu muhteşem Külliye Cemevi için Sayın Bahçeli’ye hürmet ve şükranı borç biliriz.

MENZİL’DE İCÂZETNAME

Serhendî Vakfı bünyesindeki Ashab-ı Suffe medreselerinde eğitimini tamamlayan 449 molla icazetnamelerini aldılar. Son dönemlerde türlü tezviratlarla gündeme getirilen Menzil’de ilim ve irşadın, ilk günkü aşkla devam ettiğini on bini aşkın dostla birlikte bizzat görme fırsatımız oldu. Meyve veren ağacın taşlandığını bilirdik ama taşlanan ağacın daha bereketli ve sağlam meyve verdiğini de böylece görmüş olduk vesselam.

#hayat
#insan
#Serdar Tuncer