ABD, PKK’ya verdiği silahları toplamaya başladı

04:007/02/2025, Cuma
G: 7/02/2025, Cuma
Yahya Bostan

Bir önceki yazıda değinmiştim. Trump dış yardımları kesince DEAŞ’lıların tutulduğu, El Hol kampında görevli Amerikalı kuruluşlar, kampı terk etti. Fikri takip için konunun perde arkasına bakarken yeni ve önemli bir bilgiyle daha karşılaştım: ABD, daha önce terör örgütü PKK’ya, DEAŞ’la mücadele kisvesiyle dağıttığı silahları toplamaya başlamış. Bu bilgi NBC’nin geçtiği “ Suriye’den çekilme planı ” haberiyle üst üste geldi. Detayları aktaracağım ama önce, diğer bir önemli konuda elde ettiğim bilgileri

Bir önceki yazıda değinmiştim. Trump dış yardımları kesince DEAŞ’lıların tutulduğu,
El Hol kampında görevli Amerikalı kuruluşlar, kampı terk etti.
Fikri takip için konunun perde arkasına bakarken yeni ve önemli bir bilgiyle daha karşılaştım:
ABD, daha
önce
terör
örgütü
PKK’ya, DEAŞ’la mücadele kisvesiyle dağıttığı silahları toplamaya başlamış.
Bu bilgi NBC’nin geçtiği “
Suriye’den
çekilme
planı
” haberiyle üst üste geldi. Detayları aktaracağım ama önce, diğer bir önemli konuda elde ettiğim bilgileri paylaşmalıyım.

PLAN DAMAT KUSHNER’E AİTMİŞ
ABD Başkanı Trump, Filistinlilerin Ürdün ve Mısır’a sürülmesini istiyor. “ABD, Gazze şeridini devralacak” diyor. Şunu da ekliyor: “Henüz bir karar almasak da İsrail’in Batı Şeria’daki egemenliğini tanımayı düşünüyoruz.”
Trump’ın bu irrasyonel girişimi, işgalin ilhaka evrilmesidir
. Filistin’i ortadan kaldırma planıdır.
ABD Başkanı Trump’ın, İsrail
Başbakanı Netanyahu
ile görüşmesinde açıkladığı bu plan sürpriz değil. Uluslararası görüşmelere vakıf bir kaynağım dedi ki…
“Gazze’de sürgün fikri damat J. Kushner’indir.
Bu plan birkaç yıldır, kapalı toplantılarda dile getiriliyordu.” Özellikle 2019’da bölgeyle ilgili nelerin konuşulduğunu yazmıştık (Bakınız;
Jeopolitik Sürpriz: ABD, Rusya ve
İsrail
Nasıl Anlaştı?
Nisan 2024
).
İsrail
Genelkurmay eski Başkanı Halevi’nin i
tiraf ettiği gibi, İsrail 7 Ekim saldırılarını “yıllardır beklediği fırsat” olarak gördü ve maksimalist planlarını hayata geçirmeye başladı.

ANKARA’DAN YARDIM İSTEDİLER
Trump’ın sürgün teklifi, bu planların parçasıdır. Neyse ki bölgesel/küresel düzeyde ciddi bir tepki var. Geri adım gelebilir. ABD Başkanı’nın “Gazze’deki ateşkesin devam edeceğini söyleyemem” çıkışı ise blöftür. Çatışma
olasılığı, bölge
ülkeleri
ve Filistinliler
üzerinde
bir baskı aracı olarak kullanılıyor.
Ölümü gösterip sıtmaya razı etmeye çalışıyorlar. Ateşkesin sağlıklı yürümesi ilhak hesabını bozabilir. Çünkü ateşkesin bir sonraki adımı iki devletli çözüm baskısıdır. Ankara bu yüzden ateşkesin sürmesi için kritik roller üstleniyor.
Bir örnek vereyim. İsrail, serbest bıraktığı
Filistinlilerden 186’sının evlerine dönmesine karşı
çıktı. Bu kişilerden 36’sını Mısır aldı. 20 kadarı Katar’a gidecek. 15’ini Türkiye misafir edecek. Geri kalanın belirli ülkelere gönderilmesi için
Filistin tarafı Ankara’dan yardım talep etti.
Hamas üyelerinin gidecekleri ülkelerde İsrail tehdidi ile karşılaşmaması, baskı ve takibata uğramaması gerekiyor. Bu kapsamda Ankara dört ülkeyle yoğun görüşmeler yapıyor.

O HABER TESADÜF MÜ?
Netanyahu ise haritaların yeniden çizilmesinden bahsediyor. Bu sadece Filistin’le ilgili bir konu değil. İsrail,
Suriye’nin geleceği ve oradaki terör yapılanmasının ne olacağıyla da yakından ilgileniyor.
İsrail Başbakanının ABD’ye gittiği gün,
Suriye Cumhurbaşkanı
Şara’nın Ankara’ya gelmesi bu yüzden sürpriz sayılmaz.
Şara’yı taşıyan uçak Ankara’ya yaklaşırken,
Reuters
ilginç bir haber geçti.
Türkiye ile Suriye’nin savunma anlaşmasını
ele aldığı, Suriye’de hava üsleri kurulacağı, bu kapsamda ülkeye F-16’ların konuşlandırı-lacağı ileri sürüldü. Haber bir “bölgesel istihbarat yetkilisine”, Şam’da bulunan “yabancı bir güvenlik kaynağına” ve Suriyeli bir güvenlik uzmanına dayandırıldI. Bölgesel istihbarat yetkilisinin
MOSSAD’la irtibatlı olduğunu
söyleyebilirim
. Türkiye’nin Suriye’deki faaliyetlerini yakından izliyorlar.

İSRAİL’İN MEKANİZMASI BOZULDU
Çünkü -aksi iddia edilse de- Suriye’de rejim değişikliği İsrail’in hesaplarını bozdu. Esad Şam’dayken, İsrail uçakları Suriye hava sahasını sorgusuz kullanabiliyordu. Bunu Rusya ile kurdukları mekanizma sayesinde yapabiliyorlardı.
Suriye’de artık Rusya yok.
Rejim devrildikten sonra boşluktan yararlanan İsrail, Suriye’nin askeri altyapısına saldırılar düzenledi.
Bu saldırgan tavrından artık uzak duruyor.
Bu sürecin devam edeceğini öngörüyorum.
İsrail, terör örgütü PKK/SDG ile dirsek temasında. ABD yönetiminden bu kapsamda bazı talepleri olduğunu biliyoruz. Ama
Trump
, İsrail’in
beklentileri konusunda kompartmantasyon yapıyor.
Filistin’de İsrail’in güdümünde ama İran’da ayrışma başlıyor (Trump tam da yazdığımız gibi İran’a maksimum baskı kararnamesi imzaladı ama aynı zamanda nükleer müzakereler için açık kapı bıraktı. İsrail, “Vuralım” istiyor.)

ABD’NİN TOPLADIĞI SİLAHLAR
Suriye’nin kuzeyinde durum Ankara’nın beklentisi yönünde rotaya girmişe benziyor. NBC ilginç bir haber geçti. Buna göre
ABD Savunma Bakanlığı, Suriye’den
çekilmek üzere
planlama yapıyor
. Senaryolar 30, 60 ya da 90 günlük olarak hazırlanıyor. Çekilme ölçeği için “tam çekilme” tabiri kullanılıyor.
Buna ek bir bilgi daha vereyim.
ABD, terör
örgütü
PKK’ya verdiği silahları toplamaya başladı.
Topladıkları silahların bir kısmını üslerine, bir kısmını da Irak’a taşıyorlar. Ağır silah ve zırhlıları orada tutmaya devam ediyorlar. Muhtemelen Şam’a gözdağı vermek, caydırıcılığı korumak istiyorlar. Bir kaynağım diyor ki, “Artık ABD sahada attığı adımlarla ilgili Ankara’ya detaylı bilgi veriyor.”

DEAŞ’A KARŞI BÖLGESEL KOALİSYON
Terör örgütü PKK, DEAŞ tehdidini bir şantaj olarak kullanıyor. Ama
DEAŞ’a Karşı Uluslararası Koalisyon
Irak’tan çekilme kararı aldı, Suriye bahsi henüz bağlanmadı.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan
, Türkiye, Suriye, Ürdün ve Irak’ın DEAŞ’la ortak mücadele görüşmeleri yaptığını açıkladı. Bir nevi
DEAŞ’a Karşı Bölgesel Koalisyon
kurulması amaçlanıyor.
Bölgede zaman terör
örgütü
PKK/SDG aleyhine hızlanıyor.
Şam’ın uzattığı eli tutmaktan başka seçenekleri kalmayacak.
#Politika
#Filistin
#Suriye
#Terör
#Yahya Bostan