Afganistan fiyaskosunun ardından güvenirliği dip yapan ABD, istenmeyen ülke konumuna düştü.
Kabil kriziyle Washington’un iyice görünür hale gelen tek taraflı kaos politikasına müttefiklerden sert eleştiriler yöneltilirken, bölge ülkeleri Amerikan kurumlarına kapılarını bir bir kapatmaya başladı.
Pakistan başta olmak üzere Kırgızistan ve Özbekistan CIA’ya faaliyet göstermek için izin vermedi. Çin’in yarı resmi yayın organı Global Times’ta “Tayvan Afganistan’dan ders çıkarsın” başlığıyla bir makale yayımlandı.
Ocak ayında “Amerika geri döndü” sloganıyla göreve gelen Joe Biden yönetiminin Afganistan fiyaskosu, ABD’yi küresel çapta istenmeyen ülke konumuna düşürdü.
Adımını attığı her ülke ve bölgede arkasında kaos bırakan Washington’ın amaç ve hedeflerindeki belirsizlik ABD’ye müttefik ülkelerde dahi tepkiyi artırmış durumda. ABD’nin tek taraflı politikalarıyla, Kuzey Atlantik İttifakı’nın (NATO) da itibarını ve gücünü zayıflattığı belirtilirken, Washington’ın ilişkiye girdiği ülkeleri yarı yolda bırakan ve sorumluluk alamayan politikaları karşısında tepki çığ gibi büyüyor.
Öyle ki New York Times’ta yayımlanan makalede Amerikan askeri varlığının Afganistan’dan çekilmek zorunda kalmasının ardından ABD Merkezi Haber Alma Teşkilatı’na (CIA) bölgede kapıların kapandığı kaydedildi.
CIA’in başta Pakistan olmak üzere Afganistan’a komşu ülkeler Kırgızistan ve Özbekistan’da faaliyet göstermek için yollar aradığı ancak hiçbir bölge ülkesinin şu ana kadar bu isteğe olumlu cevap vermediği belirtildi.
Pakistan, 2011’de ABD’yi kullandığı üslerden atmıştı. Washington’ın yeniden kapısını çaldığı İslamabad’ın ise Afganistan’a yapılacak her operasyon öncesi CIA’in belirlediği hedeflerin kendilerince onaylanması şartını direttiği ve anlaşmanın sağlanamadığı belirtildi.
Pakistan Dışişleri Bakanı Şah Mahmud Kureyşi geçen ay
“hiçbir ABD üssüne izin verilmeyeceği”
ifadelerini kullanmıştı.
Yine New York Times’a konuşan bir Fransız analist François Heisbourg, Afganistan’da olup biten nedeniyle Amerikalılara güvenilemeyeceği algısının uzun dönemde derinleşeceğini belirterek,
“Biden Amerika geri döndü dediğinde insanlar ‘Evet, Amerika evine döndü’ karşılığını verecek”
sözleriyle Washington’ın girdiği itibar krizini gözler önüne serdi.
NATO’NUN EN BÜYÜK YENİLGİSİ
Washington’ın tek taraflı siyasetine müttefiklerinden de sert tepki geliyor. Eski NATO Genel Sekreteri Lord George Robertson, hem Donald Trump hem de Joe Biden’ın, NATO’nun birlikte hareket etme prensibini boşa çıkardığı eleştirisini yöneltti. İngiltere’nin eski ulusal güvenlik yetkilisi Lord Peter Rickets da, Trump ve Biden’ın tek taraflı hareket ettiğini belirterek, Afganistan’da olup bitenin NATO’yu küçük düşürdüğünü ve birliğe zarar verdiğini kaydetti. Eylül ayında Almanya Şansölyesi olması beklenen Armin Laschet de
“NATO’nun kuruluşundan beri karşılaştığı en büyük yenilgi”
sözleriyle ABD’ye tepkisini gösterdi. ABD’ye yöneltilen eleştiriler arasında
“NATO, Rusya’ya karşı savaşmaktan bahsediyor ama Afganistan için dahi 3-5 bin asker bulamıyor”
yorumu da yer aldı.
Ağustos ayı başında The National Interest dergisinde çıkan bir analizde ABD’nin küresel hegemonyasının çöküş yaşadığı belirtilmişti.
Yazıda, ABD’nin artık müttefiklerine söz geçiremediğine, geniş çaplı ve uzun süreli operasyonlarda üstünlük sağlayamadığına işaret edilmişti.
Rusya ve Çin gibi potansiyel rakiplerine meydan okumasına karşın, dış politikada ABD’nin güç yarışında artık bocaladığı belirtilen makalede, Afganistan da bu duruma örnek gösterilmişti.
ABD’nin küresel itibar ve güven kaybını fırsata çeviren ilk ülke ise Çin oldu.
Çin’in yarı resmi İngilizce yayın organı Global Times’ta,
“Tayvan Afganistan’dan ders çıkarsın”
başlığıyla bir makale yayımlandı. Yazıda Afganistan örneğinden yola çıkılarak, ABD’nin herhangi bir çatışmada Tayvan’ı yüzüstü bırakabileceği ileri sürüldü ve adeta aba altından sopa gösterildi.
Çin ayrıca ada etrafında hava ve deniz unsurlarıyla geniş çaplı bir tatbikat da düzenliyor.
#ABD
#Kabil
#Washington
#Pakistan
#Çin
#CIA