İstihbarat yetkilileri, basını bilgilendirme toplantısında, Rusya ve Çin'deki liderlerin Amerikan siyasi sistemini, bu yılki seçimlerin dezenformasyonun kullanılması ve yayılması için uygun koşullar yarattığını anlayacak kadar iyi analiz ettiklerini söyledi.
İstihbarat yetkilileri, başkan seçimlerinde hangi adayın hedef alındığını söylemezken Kremlin'in çabasının Ukrayna'yı destekleyen Demokratlara ve bazı Cumhuriyetçilere zarar vermeyi amaçlaması muhtemel görülüyor.
Başkanlık yarışında Rusya'nın tutumuna dikkati çeken istihbarat yetkilileri, Moskova'nın, Ukrayna ve NATO ittifakını eleştirirken Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i öven Donald Trump'ı desteklediği görüşüne sahip.
Çin'in ise bu kapsamda, Tayvan'a destek de dahil olmak üzere Pekin için kilit öneme sahip konulardaki duruşlarına göre her iki partiden adayları hedef aldığına dikkati çeken istihbaratçılar, Çin dezenformasyon ajanslarının "onlarca" yarışta adaylara odaklandığını gözlemlediklerini söyledi.
İstihbaratçılar, Çin'in, Donald Trump ile Demokrat Başkan Yardımcısı Kamala Harris arasındaki yarışta tarafsız bir duruş sergilediği değerlendirmesinde bulundular.
İran'ın Trump'ın yeniden seçilmesine karşı çıktığını öne süren istihbaratçılar, eski başkanın Washington ile Tahran arasındaki gerilimi artırma ihtimalinin daha yüksek olduğunu düşündüğünü ileri sürdü.
Yetkililer, diğer küçük ülkelerin de kendi etki operasyonlarını deniyor olabileceğine işaret ederek, Küba hükümetinin de Amerika'daki çıkarlarını destekleyeceğine inandığı adayları desteklemeye çalıştığını vurguladı.
Söz konusu "dezenformasyon" ve "etki operasyonlarının" seçmenleri belirli adaylar, konular veya yarışlar hakkında yanlış yönlendirmek için tasarlanmış yanlış veya abartılı iddiaları ve propagandayı içerebileceği kaydediliyor.
Ayrıca bu tür girişimlerin gözdağı vermek ya da seçmenlere seçim prosedürleri hakkında yanlış bilgi vermek suretiyle oyları hedef almayı amaçlayan sosyal medya paylaşımlarını ya da diğer dijital içerikleri de kapsayabileceği belirtiliyor.
Ulusal güvenlik yetkilileri ise seçim sistemlerine yönelik siber saldırıların yanı sıra güvensizliği ve bölücülüğü körükleyen etki operasyonlarının 2024 seçimlerine yönelik kritik bir tehdit olduğuna işaret ediyor.
ABD Siber Güvenlik ve Altyapı Güvenliği Ajansı Direktörü Jen Easterly, geçen hafta Associated Press'e yaptığı açıklamada, yabancı bir düşmanın genel sonuçları değiştirmesinin mümkün olmadığını söylemişti.