Testlerin aynı hastada önce negatif ardından pozitif çıkabileceğini aktaran Özlü, bu durumun hastalarda virüs salınımının dalgalı olmasına bağlı olduğunu söyledi. Virüsün tespiti için yapılan testlerin oldukça hassas olduğuna işaret eden Özlü, şöyle konuştu:
“Hastaların test sonuçları pozitif veya negatif şekilde dönüşümlü çıkabiliyor. Aynı hasta bir gün negatifken ertesi gün pozitif sonuç verebiliyor ya da pozitif, negatif ve yeniden pozitif sonuçlanan testlerle de karşılaşıyoruz. Bu durumun testlerle ilgisi yok. Oldukça hassas olan test tekniğinin yüzde 96’nın üstünde vaka saptama oranı var. Test çok duyarlı ama bu haftalarda virüs salınımı her gün aynı yoğunlukta olmuyor. Bazen virüs daha düşük salınıyor, bazen yoğun salınıyor. Salınım oranı günden güne değişebiliyor.Hastalardan alınan örnekler yeterli değilse bazen örnek içinde virüs yoğunluğu az olduğu için sonuç negatif çıkabiliyor. Biz genelde boğaz ve burundan örnek alıyoruz. Bu örneklerde pozitif çıkma ihtimali daha düşük. Oysa akciğerden örnek alabilirseniz orada pozitif çıkma olasılığı daha yüksek. Akciğerden örnek almak hasta için zor bir işlem. Hastanın tahammül etmesi çok zor. O yüzden tüm dünyada örnekler burun ve ağızdan alınıyor. Bu örneklerde de negatif sonuç çıkabiliyor. O yüzden biz hastanın Kovid-19 olduğuna dair klinik olarak kuşku duyuyorsak, öykü ve muayene bulgularıyla tomografi de bu kuşkuyu doğruluyorsa, test negatif olsa bile durumu teyit etmek için ikinci testi birkaç gün sonra mutlaka yapıyoruz. Sonuç negatif olsa bile kişiler kuşku duyulduğunda 14 günlük izolasyona alınıyor. Çünkü testin negatif gelmesi birkaç gün içinde pozitife dönmeyeceği anlamına gelmiyor.”