
Gazze'de ateşkesin yürürlüğe girmesinin ve İsrail ordusunun sarı hata çekilmeye başlamasının ardından güneydeki Han Yunus kentine dönen Filistinliler, gördükleri manzara karşısında şaşkına döndü ve "hiçbir hayat emaresi kalmayan bu yerde nasıl yaşayacaklarını" düşünmeye başladı. Han Yunus'ta İsrail ordusunun çekildiği bölgelere dönen Filistinlilerden Abdulmalik el-Fera "Başımızı sokacak yerimiz olur umuduyla geri döndük ama her yer yıkılmış. Altyapı yok, okul yok, cami yok, yol yok, su, elektrik yok. Çadır kuracak bir yer buluruz dedik ama o bile yok" dedi. Muhammed Ebu er-Riş ise "Burada sanki tsunami ya da 10 şiddetinde bir deprem olmuş. Taş üstünde taş kalmamış. Yürünecek yol, oturulacak ev yok. Kanalizasyon ve su şebekesi, camiler, okullar hepsi gitmiş. Burada yaşamak çok zor olacak çünkü yaşam için gerekli hiç bir şey kalmamış" ifadelerini kullandı.
Ateşkesin yürürlüğe girmesiyle birlikte Filistinliler aylardır hayalini kurdukları "eve dönme" hayalini gerçekleştirmek için yollara döküldü.
Zira İsrail ordusu, işgal ettiği bölgelerde taş üstünde taş ve yaşama elverişli yer bırakmadı. Yeni yerlerine çekilen İsrail ordusundan geriye ise askeri araçların kalıntıları kaldı.

"Önümüzde deniz ardımızda düşman"
Han Yunus'un Ketibe bölgesine dönen aileler, evlerinin yıkıldığını görmenin verdiği ilk şoku atlattıktan sonra çok tabii bir "yaşama" iç güdüsüyle enkaz altında eşya ve giysi aramaya koyuldu. Ancak büyük iş makinelerinin olmaması ve moloz yığınlarını kaldıramamaları nedeniyle bu çabaları da sonuçsuz kaldı.
Hal böyle olunca Filistinliler, kendi tabirleriyle "yurtlarına" dönmüş olsalar da yaklaşan kışla birlikte kendilerini bekleyen zorlu koşulları düşünmeye başladı.
Abdulmalik el-Fera (63), kendilerine ait 4 katlı ve 11 ailenin yaşadığı bir evlerinin olduğunu ancak geri döndüklerinde bu evi bulamadıklarını söyledi.

Bölgede sanki 10 şiddetinde deprem olmuş
Ketibe bölgesinden 5 ay önce göç eden ve ateşkesle birlikte yaşadığı yere geri dönenlerden biri de Muhammed Ebu er-Riş (60) oldu.
Evinden geriye kalan enkazları kaldırmaya çalışan Riş, gördükleri manzara karşısında yaşadıkları şoku şöyle anlattı:
