Örgüte yakınlığıyla bilinen kurum ve şirketler, Batı Balkan ülkelerinde eğitimden turizme, medyadan yayıncılığa kadar birçok farklı alanda faaliyet gösterirken, kamu kurumlarındaki varlığıyla da bu ülkelerdeki etkisini hissettiriyor.
Arnavutluk'ta FETÖ'nün elebaşı Fetullah Gülen'e ait Gülistan Vakfının 1993'te kurulmasıyla faaliyete başlayan örgüt, ülke genelinde eğitim kurumları işletiyor.
Başkent Tiran'daki "Mehmet Akif" ve "Turgut Özal", İşkodra'da "Hasan Rıza Paşa" ve Draç'ta "Turgut Özal" ilköğretim okulları ve liseleri ile yine Tiran'da Memorial International School, örgüte yakınlığıyla bilinen eğitim kurumları olarak ön plana çıkıyor. Bu okullarda ülkenin önde gelen iş adamları ve siyasetçilerinin çocuklarına eğitim veren örgüt, böylece iş, siyaset ve ekonomi çevrelerini de etkisi altına almayı hedefliyor.
Arnavutluk'ta yüksek öğretim alanında EPOKA ve Bedir üniversitelerinin de örgüte yakınlığıyla bilinen iki önemli gelir kaynağı olduğu iddia ediliyor.
Ülkede 1994 yılında kurulan Sema Vakfı aracılığıyla dini eğitime de el atan FETÖ, Kavaja, Korça, Berat, Elbasan ve Tiran'daki medreseleri idaresi altına alarak, daha önce ücretsiz eğitim veren bu okulları özelleştirip kendine yeni bir gelir kapısı açtı.
Türkiye'de eğitim alan ve örgüte yakın Arnavut öğrencileri ülkelerine döndüklerinde İslam Birliği içine yerleştiren örgüt, bu şekilde İslam Birliği'ni kontrol ediyor. Örgütün ilahiyatçı olmayan birinin birlik başkanı seçilmesine etkisi olduğu belirtiliyor.
Türkiye'deki dershane sistemini Arnavutluk'a da taşımayı amaçlayan örgüt, bu kapsamda Tiran'da yabancı dil kurslarından dershanelere kadar birçok alanda hizmet veriyor. Ülkenin "Meridian" isimli en pahalı okul öncesi eğitim kurumu da örgüte ait bulunuyor.
Sivil toplum alanında da faaliyet gösteren örgüt, Yeni Ufuklar (Horizantet e Reja) Derneği aracılığıyla burs verdiği öğrencilerin kamuda iş bulmasına, evlenmesine ve örgütlenmesine yardımcı oluyor. Dernek aynı zamanda, örgüt için Arnavutlardan senelik pay, kurban parası ve himmet adı altında para topluyor.
Arnavutluk'ta turizm alanında da faaliyet gösteren örgüt, "Venüs" isimli acenteyi iki yıl önce kapatarak organizasyonlarını örgüt içindeki "güvenli" kişiler üzerinden yapmaya başladı.
Ülkede örgüte yakınlığıyla bilinen önemli bir kurum da Uluslararası Ticaret ve Kalkınma Odası (ACİTAD). Örgütün bu kurum aracılığıyla Arnavutluk'a iş yapmaya gelen birçok firmadan maddi destek aldığı iddia ediliyor.
Basın alanında da etkin olan örgüt, Arnavutluk'ta medya kurumlarına sızan adamlarıyla bu alanı kontrol altında tutmaya çalışıyor.Bazı devlet üniversitelerinin gazetecilik bölümlerine nüfuz eden örgüt, etkili isimleri kendi özel üniversitelerinde çalıştırarak medyada hakim durumda olmayı hedefliyor.
Arnavutluk'un ilk internet gazetesi "Gazeta Start" örgüte yakın en önemli medya organlarından biri olarak dikkati çekiyor. Bu gazete, özellikle 17-25 Aralık olaylarından sonra Türkiye aleyhine yayınlar yapıyordu.
İnternet üzerinden yayın yapan bu gazeteyi kapatan örgüt, diğer medya organlarındaki "adamları" üzerinden Türkiye aleyhine propaganda yürütmeye devam ediyor. İslam Birliği bünyesindeki Drita İslame gazetesi de zaman zaman örgütün propagandasını yapıyor.
Terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'in yazdığı kitaplar Arnavutluk'ta kendi dillerinde basılarak satılıyor. Prizmi Yayınevi, ülkede bu kitapların basılıp satılmasını sağlıyor.
Arnavutluk'ta birçok alanda etkisi hissedilen örgütün elebaşı Gülen adına ayrıca Arnavutça "fgulen.com/al" internet sitesi bulunuyor. Site üzerinden Gülen'in yazıları paylaşılıyor, haftalık sohbetlerine çağrıda bulunuluyor.
FETÖ'nün bölgede etkili olduğu ülkelerden biri de Bosna Hersek. Örgütle bağını inkar etse de ülkedeki herkes tarafından "cemaat okulları" olarak bilinen Bosna Sema Eğitim Kurumları, 1998 yılından beri ülkede eğitim faaliyeti gösteriyor.
Örgüte yakınlığıyla bilinen bu kurum, Bosna Hersek'te 4 anaokulu, 5 ilköğretim okulu, 5 lise ve bir üniversite işletiyor. Kurumun, başkent Saraybosna'nın yanı sıra Bihaç, Mostar, Zenica ve Tuzla'da da okulları bulunuyor.
Bosna Sema bünyesinde yer alan Saraybosna'daki Uluslararası Burch Üniversitesi de hem önemli bir gelir kaynağı hem de buradan mezun olan öğrenciler üzerindeki etkisi bakımından örgüt yapılanmasında önemli rol alıyor.
Uzun zamandır turizm alanında da ülkede faaliyet gösteren örgütün bu alandaki en bilinen şirketi ise "Fidan". Örgüte yakınlığıyla bilenen bu şirket, Türkiye'den Bosna Hersek'e turist götürdüğü gibi, Bosna Hersek'ten de etkilemek ve kontrolü altına almak istediği kamu görevlilerini turist olarak Türkiye'ye götürüyor.
Bosna Hersek'te medya alanında da faaliyet gösteren örgüte ideolojik yakınlığı bulunan Novo Vrijeme (Yeni Zaman) gazetesi bulunuyor. Daha önce haftalık olarak çıkan gazete, bir süre önce sadece internet üzerinden yayın yapmaya başladı.
Hikmet Yayınevi de örgütün elebaşı Gülen'in kitaplarını Boşnakça yayınlayarak ülke genelinde satışa sunuyor.
Bosna Hersek'te 20 yılı aşkın süredir faaliyet gösteren örgütün gerek ülke siyasetinde ve kamu kuruluşlarında gerek sivil toplum örgütlerinde ve İslam Birliği'nde etkili olduğu biliniyor.
Makedonya'da da farklı sektörlerde örgütle bağlantısı olduğu bilinen yapılar dikkat çekiyor.
Eğitim, ulaşım, ticaret, sağlık ve turizm alanlarda ülkenin farklı kentlerinde FETÖ ile bağlantılı olduğu bilinen firmalar faaliyet gösteriyor.
Örgüte ideolojik yakınlığıyla bilinen Üsküp merkezli "Yahya Kemal" ilköğretim okulu ve liseleri, Üsküp'ün yanı sıra Kalkandelen, Gostivar, Struga ve Ustrumca'da faaliyet gösteriyor.
Medya sektöründe de "Makedonya Zaman" gazetesi ülkede haftalık yayın yapmaya devam ediyor.
Makedonya'da ayrıca örgüte yakınlığıyla bilinen EVAR marketler zinciri, Sedef dil kursları, Başak turizm acentası, Rainbow ulaştırma firması bulunuyor.
Örgütün esnaf ve iş adamları ayağı da Makedonya İş Adamları Birliği (MIBA) adı altında faaliyet gösteriyor.
Örgüte yakınlığıyla bilinen "Tolerans" ve "Şafak" vakıfları da ülkedeki öğrenci yurtlarının işletmesinden sorumlu bulunuyor.
Makedonya'da örgüte yakınlığıyla tanınan "analyticmk.org" isimli bir düşünce kuruluşu da bulunuyor. Burası, terör örgütünün Makedonya'ya yönelik fikir ve stratejilerinin ortaya çıktığı yuva olarak da biliniyor.
Örgüt, Makedonya'da ilk faaliyet yıllarında halktan zekat, sadaka ve kurban parası adı altında topladığı paralarla sivil toplum kuruluşları ve okullar açmış, İslam Birliği dışında zekat topladığı için de halk arasında fitne çıkmasına neden olmuştu.
Kosova'da da etkili olan FETÖ, burada da kendilerine yakınlığıyla tanınan Gülistan Eğitim Kurumları ile Atmosfer Eğitim ve Kültür Vakfı aracılığıyla faaliyet gösteriyor.
Örgüte yakın olduğu iddia edilen bu kurumlar, "Mehmet Akif" adıyla Prizren, Yakova, Liplan ve Priştine'de kreş, ilköğretim okulu ve lise işletiyor. 2000 yılında açılan okulların bazılarının bünyesinde kız ve erkek öğrenci yurtları da bulunduğu biliniyor.
Atmosfer Eğitim ve Kültür Vakfı bünyesinde, Hasan Nahi Lisesinin yanı sıra birçok kurs merkezi ve öğrenci yurtları barındırıyor.
Sırbistan'ın başkent Belgrad'da örgüte ideolojik yakınlığıyla bilinen Beyza İlköğretim Okulunun yanı sıra Novi Sad şehrinde yurt hizmeti de veren dil ve kültür merkezi, Novi Pazar'da da "Most" ve Horizont" adlı dernekler bulunuyor.
Örgütün Batı Balkanlar'da diğer ülkelere kıyasla daha az etkili olduğu ülkelerden biri Karadağ.Başkent Podgorica'daki bir dil kursu ile Boşnak nüfusun yoğun olduğu Rozaje şehrindeki küçük bir öğrenci yurdu, örgüte yakınlığıyla biliniyor.
Karadağ İslam Birliği'ne de sızmaya çalışan terör örgütünün, buradaki yetkililerin zamanında ve akıllıca müdahalesiyle bu amacına ulaşamadığı biliniyor.
Kişilerin dini ve insani duygularını sömüren FETÖ, Balkan ülkelerine de aynı sistemle girdi. Yıllar boyunca, Balkan halklarının Türkiye sempatisini kullanan örgüt kurumları, bulundukları bölge ve ülkelerde hatırı sayılır imkanlara ulaştı.
17-25 Aralık operasyonlarından sonra adeta kabuk değiştiren örgüt, kurumsal olarak değil "güvendiği" kişiler üzerinden yatırımlar yapmaya başladı.
Örgütün bölgedeki eski yöneticileri de diğer ülkelere dağıtıldı. Daha önce yöneticileri Türk vatandaşı olan örgüte yakın kurum ve şirketler, kabuk değişimin ardından yönetimi de kendi yetiştirdiği yerel halka bırakarak arka plana çekildi.