
İran ile İsrail arasındaki savaş yedinci günde de devam etti. Altıncı günde İsrail, Tahran'a yeni hava saldırısı düzenledi ve Hamaney'in karargahının bulunduğu bölgenin vurulduğunu ileri sürdü. Akşam saatlerinde İsrail, İran kanallarına siber saldırı düzenleyerek ayaklanma çağrısı yaptı. İran ise Hürremşehr füzesini ateşledi ancak füzenin akıbetine ilişkin resmi bilgi paylaşılmadı. Öte yandan ateşlenen füzenin Hürremşehr değil Siccil füzesi olduğu bildirildi. İran ordusu bu sabah saatlerinde İsrail'e karşı füze saldırısı başlattı. Saldırı sonrası Tel Aviv ve Kudüs'te patlamalar yaşandığı bildirildi. Hastane ile borsa binasında yıkım meydana geldi. İşte savaşın yedinci gününde yaşanan gelişmeler.
Geçtiğimiz hafta İran ile İsrail arasında başlayan çatışmalar yedinci gününe girdi.
Altıncı günde İsrail, İran'a yönelik hava saldırıları gerçekleştirdi.
İran'ın dini lideri Ali Hamaney'in karargahının bulunduğu bölgenin vurulduğu ileri sürülen saldırılardan saatler sonra İran'a ait üç uçak, daha önce ABD ile Tahran arasında gerçekleştirilen müzakerelerde arabuluculuk yapan Umman'ın başkenti Maskat'a gitti. Bu uçaklarda müzakere heyeti olduğu iddia edildi.
Akşam saatlerinde ise İran, Siccil füzesini ateşledi ancak füzenin akıbetine ilişkin resmi bir bilgi paylaşılmadı.

- Kur'an-ı Kerim'in Al-i İmran Suresi'nin 126'ncı ayetinde yer alan,"Zafer yalnızca mutlak güç ve hikmet sahibi Allah katındandır"ifadesine atıfta bulunan Hamaney,"Yüce Allah, hiç şüphesiz, İran milletine, hakka ve doğru tarafta olana zafer nasip edecektir"ifadelerini kullandı.

Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, İsrail yönetimine İran'daki nükleer tesislere saldırıyı derhal durdurma çağrısında bulunarak Rus uzmanların çalıştığı Buşehr Nükleer Enerji Santrali'nin güvenliğinden endişe duyduklarını söyledi.
Saldırılar nedeniyle çok sayıda sivilin hayatını kaybettiğini hatırlatan Zaharova, durumun endişe verici olduğunu belirterek şunları kaydetti:
- "İsrail'in barışçıl nükleer tesislerine yönelik saldırılarını kesinlikle kabul edilemez. Bu uluslararası hukuk açısından yasa dışı, uluslararası güvenliğe kabul edilemez tehditler oluşturuyor ve dünyayı nükleer felakete sürüklüyor. Bunun sonuçları İsrail dahil her yerde hissedilecek. İsrail yönetimini, İran'da Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının (UAEA) denetimindeki nükleer tesislere saldırıyı derhal durdurmaya çağırıyor, Rus uzmanların çalıştığı Buşehr santralinin güvenliğinden endişe duyuyoruz."

İran'dan ABD'nin İsrail'in saldırılarına katılma ihtimaline ilişkin açıklama geldi. İran Dışişleri Bakan Yardımcısı Kazım Garibabadi yaptığı açıklamada, ABD'nin İsrail'in İran'a yönelik saldırılarına doğrudan müdahil olması durumunda İran'ın tüm gücüyle karşılık vereceğini belirtti. Garibabadi, "ABD'nin İsrail'i şartsız desteklediğini biliyoruz. Ancak savaşa doğrudan dahil olması halinde İran kararlı bir şekilde karşılık verecektir" dedi. İran'ın 8 yıl süren İran-Irak Savaşı'nda tüm Batı desteğine rağmen Saddam Hüseyin'e karşı direndiğini hatırlatan Garibabadi, "O zaman nasıl kazandıysak şimdi de ülkemizi savunacak güce sahibiz. Saldırıya uğradığımızda sadece savunmayla yetinmeyiz, gerektiğinde saldırıyla da karşılık veririz. Bu sadece İran'ın değil, bölgedeki tüm ülkelerin güvenliğini ilgilendirir. ABD'nin savaşa girmesi herkesi ateşin içine çeker. Bu, sadece İran'a değil, yarın başka ülkelere de saldırabilecek bir rejimin pervasızlığıdır" ifadelerini kullandı.

ABD'nin müzakere çağrısına da cevap veren Garibabadi, İran'ın diplomasiyi her zaman önemsediğini, ancak mevcut şartlarda müzakere masasına oturmanın teslimiyet anlamına geleceğini vurguladı. Garibabadi, "Şu an sadece savunma ve gerektiğinde saldırı hakkımızı kullanmaya odaklanmış durumdayız. Halkımız Siyonist rejimin bombardımanı altındayken müzakere söz konusu olamaz. Bu şartlarda müzakereyi uygun görmüyoruz. Ancak saldırgan gereken cevabı alıp ders çıkarırsa her zaman söylediğimiz gibi müzakere masasını terk etmediğimizi belirtmek isteriz" dedi. Askeri hazırlıklara da değinen Garibabadi, "Eğer ABD, Siyonist rejim lehine sahaya aktif olarak müdahil olursa İran saldırganlara gereken dersi vermek ve ulusal güvenliğini ile çıkarlarını korumak adına elindeki tüm imkanları kullanmak zorunda kalacaktır. Doğal olarak, askeri yetkililerimiz tüm seçenekleri masada tutmakta ve gerekli hazırlıkları yapmaktadır" ifadelerini kullandı.

Dışişleri Bakanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, İran ve İsrail arasındaki çatışmanın ortaya çıkardığı kritik dönemde gerçekleştirilecek toplantıya katılmak üzere 40'tan fazla Dışişleri Bakanı'nın İstanbul'a gelmesi öngörülmektedir. Daha önceki toplantılara kıyasla rekor sayıda üst düzey katılım bekleniyor.
Associated Press'e'in (AP) bildirdiğine göre, Washington merkezli İnsan Hakları Aktivistleri grubu, İsrail'in hava saldırıları sonucu İran'da bugüne kadar 639'dan fazla kişinin hayatını kaybettiğini öne sürdü. Grup, İsrail'in saldırılarında 1329 kişinin de yaralandığını iddia etti.
Terör devleti İsrail'in Başbakanı Binyamin Netanyahu, Soroka Hastanesi'nin İran'ın misilleme saldırısında hasar almasına ilişkin bir açıklama yaptı. Netanyahu, misillemeye karşılık vereceklerini belirterek, İran'ın ağır bir bedel ödeyeceğini dile getirdi.

İsrail Ordusu'ndan yapılan bilgilendirmeye göre; sabah saatlerinde İran tarafından Tel Aviv, Kudüs ve birçok bölgeye balistik füzeler ateşlendi.
Hastane ile borsa binasında patlama ve yıkım meydana geldi. Ordu vatandaşları sığınaklara girmeleri konusunda uyardı. Ayrıca, İsrail acil yardım biriminin patlama ve yıkımların yaşandığı bölgelere hareket ettiği belirtildi.


İsrail'in İran'ın Merkezi eyaletinde bulunan Arak Ağır Su Nükleer Tesisi'ne saldırdı. Tesnim Haber Ajansı, İran Atom Enerjisi Kurumu Bilgilendirme Merkezi tarafından yapılan yazılı açıklamayı yayımladı. İsrail'in sabah saatlerinde Arak Ağır Su Nükleer Tesisi'ne (Şehid Handab Araştırma Reaktörü) saldırıda bulunduğu belirtilen açıklamada, "Saldırı can kaybı ya da yaralanma olmadı. Önceden alınmış güvenlik önlemleri sayesinde, tesis çevresindeki bölge halkı açısından da hiçbir risk veya zarar söz konusu değildir." ifadelerine yer verildi.
- İran devlet televizyonuna göre de tesiste nükleer sızıntı olmadığı kaydedildi.
İran Atom Enerjisi Kurumu Sözcüsü Behruz Kemalvendi, birkaç gün önce, İsrail'in Kum kentindeki Fordo Nükleer Tesisi'ne saldırı sonrasında tesiste küçük çapta hasar oluştuğunu fakat nükleer kirlilik meydana gelmediğini, İsfahan kentindeki Natanz Nükleer Tesisi'ne saldırı sonrasında ise tesis içerisinde nükleer kirlilik meydana geldiğini fakat bu kirliliğin tesisin dışına yayılmadığını söylemişti.

