Ukraynalı Yahudi kafilesini taşıyan üç uçak, İsrail Aliya ve Entegrasyon Bakanlığı ile İsrail Yahudi Ajansının başlattığı tahliyeler kapsamında Tel Aviv'in Ben Gurion Havaalanı'na indi.
İsrail Başbakanı Naftali Bennett, yaklaşık 100 yetim Ukraynalı Yahudi çocuğu taşıyan uçaklardan birini havaalanında basına kapalı şekilde karşıladı.
Diğer uçaklarda gelen Ukrayna Yahudileri de İsrail Aliya ve Entegrasyon Bakanı Pnina Temano Sheta, Yahudi Ajansı Başkan Vekili Yael Eckstein ve diğer yetkililer tarafından törenle karşılandı.
Tahliyeler için Ukrayna'ya komşu Polonya, Moldova, Romanya ve Macaristan sınırı boyunca diaspora Yahudilerinin İsrail'e göçü anlamına gelen "Aliya" için altı işlem istasyonu açan Yahudi Ajansı, Yahudi kafilesini, Aliya istasyonlarındaki prosedürlerin tamamlanmasının ardından Polonya üzerinden İsrail'e getirdi.
Kafileyle gelenlerin çoğunu, arkalarında eşlerini ve yakınlarını bırakarak küçük çocuklarıyla gelen genç anneler ve yaşlılar oluşturdu.
Ukrayna'nın başkenti Kiev'den küçük çocuğuyla gelen Anna isimli genç kadın, "Durum çok zor. Sürekli bombalıyorlar. Çocuklar çok korkuyor. Hayatımız için endişeliydik." dedi.
Ukrayna Yahudisi genç kadın, "Daha fazla orada kalamazdık. Çok sayıda kişi evsiz kaldı çünkü sivil binaları da hedef aldılar." diye konuştu.
Dört yaşındaki kızıyla gözyaşlarıyla uçaktan inen bir diğer anne de anne babasının İsrail'de yaşadığını ve Ukrayna'dan kaçarak onların yanına geldiğini söyledi.
Eşinin Ukrayna'nın Lviv kentinde kaldığını ve onun için endişelendiğini dile getiren genç kadın, "Kocam ve arkadaşlarım hala Lviv'de. Onların da fırsatını bulup İsrail'e gelmelerini bekliyorum." diye konuştu.
İsrail hükümeti ve Yahudi Ajansının öncülük ettiği diaspora Yahudilerinin İsrail'e göçü anlamına gelen "Aliya" tahliyelerine, partner Yahudi kuruluşları Kuzey Amerika Yahudi Federasyonu, Uluslararası Hristiyan ve Yahudi Kardeşliği ile Keren Hayesod dünya çapında topladığı bağışlarla maddi destek sağlıyor.
Havaalanında kafileyi karşılamaya gelen yetkililerden Keren Hayesod'un Uluslararası Başkanı Sam Grundwerg, kafilenin ilk etapta, Aliya Bakanlığının yardımıyla geçici süreliğine otellerde ağırlanacağını kaydetti.
Grundwerg, "Öncelikli olarak temel ihtiyaçları ve güvenlikleri karşılanacak. Gelenlerin hepsinin İsrail'de kalıcı olup olmayacağını bilemiyoruz. Bizim önceliğimiz onları buraya getirmek ve tehlikeden kurtarmak." dedi.
Ukrayna Yahudilerinin İsrail'e göçünü teşvik etmekte kararlı olduklarını vurgulayan Grundwerg, şöyle devam etti:
"İsrail hükümeti, Aliya Bakanlığı, Yahudi Ajansı ve diğer ulusal kurumlarla kardeşlerimiz buraya getirmek için 24 saat yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Buradaki uçakta gelenlere olduğu gibi, onları öncelikle ateş hattından çıkararak Ukrayna'ya komşu ülkelere naklediyoruz. Getirebildiğimiz kadarını getireceğiz. İsrail hükümetiyle gerekirse (Ukrayna Yahudilerinden) 10 binlercesini İsrail'e getirmeye hazırız."
İsrail, sözde "Geri Dönüş" yasası uyarınca Aliya'yı, yani diaspora Yahudilerinin İsrail'e göçünü garanti altına alarak bu kişilere vatandaşlık hakkı tanıyor.
Aliya'ya başvuran kişilerin, en az bir Yahudi büyükanne ve büyükbabası olduğunu kanıtlaması gerekiyor.
Aliya, pek çok belge ve süreç gerektiren bir uygulama olarak biliniyor. Ancak Ukrayna'da yaşanan olağanüstü durum nedeniyle İsrail hükümeti ve Yahudi Ajansı, Yahudilerin Ukrayna'yı daha hızlı terk etmeleri için bu uygulamaları hızlandırdı.
Geri Dönüş Yasası kapsamında İsrail'e göç etme hakkına sahip olan yaklaşık 120 bin ila 150 bin Ukrayna Yahudisi bulunduğu tahmin ediliyor.
Öte yandan İsrailli yetkililer, Ukrayna-Rusya krizinin başlamasından bu yana Ukrayna'daki İsrail vatandaşlarının yanı sıra ülkedeki Yahudilere de İsrail'e göç etmelerini sık sık telkin etmişti.
Başbakan Naftali Bennett, 23 Şubat'ta yaptığı açıklamada, dünya genelindeki Yahudilere seslenerek kapılarının açık olduğunu ve "onları İsrail'de bir evin beklediğini" söylemişti.
İsrail Aliya ve Entegrasyon Bakanı Pnina Tamano-Shata da yaptığı açıklamada, "Ukrayna'dan binlerce Yahudi göçmeni kabul etmeye hazırız." demişti.
İsrail, tarihi Filistin topraklarında uyguladığı işgal politikası çerçevesinde, gelen Yahudilerin büyük kısmını Filistin topraklarına yerleştiriyor.
Bu politikanın sonucu olarak işgal altındaki Doğu Kudüs'te bulunan Yahudi yerleşimci sayısı 200 bini, Batı Şeria'daki yerleşimci sayısı ise 500 bini aşmış durumda.
İsrail'in, 1948'de işgal ettiği Filistin topraklarında bağımsızlığını ilan etmesi ve Filistinlileri zorunlu göçe tabi tutması sonucu Filistinlilerin yarıdan fazlası vatanlarından sürüldü. BM'nin 1950 yılında yayımladığı rapora göre, 1948 ile 1950 yılları arasında Filistin nüfusunun yarıdan fazlası (957 bin kişi) vatanını terk etmek zorunda kalarak sığınmacı konumuna düştü.