Gezi Parkı kalkışmasının planlayıcısı ve finansörü olan tutuklu Osman Kavala, hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırıldı. Tutuksuz sanıklara da 18’er yıl hapis cezası verilerek tutuklanmalarına karar verildi. Karar, Batılı ülke ve örgütleri Türkiye karşıtlığında tekrar bir araya getirdi. Yapılan açıklamalarda Türkiye'ye hakaret edilip tehditler savruldu.
Gezi davasında yargılanan sanıkların mahkum edilmesi ve iş adamı Osman Kavala’nın ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması Batılı ülkeleri ve örgütleri Türkiye karşıtlığında bir araya getirdi.
ABD Dışişleri Bakanlığı Gezi Parkı davasında Osman Kavala'ya verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının ardından bir açıklama yaptı. Bakanlık, mahkeme kararının "derin bir rahatsızlık ve hayal kırıklığı yarattığını" söyledi.
Bakanlık sözcüsü Ned Price, Kavala ve Gezi Davası sanıklarına ilişkin kararın açıklanmasından sonra yazılı açıklama yayınladı. Diplomatik kurallar ve yargı bağımsızlığının hiçe sayıldığı metinde “Hapse atılan tüm kişileri serbest bırakmaya çağırıyoruz” denildi.
Almanya Dışişleri Bakanı Annalena Baerbock ve Kültür Bakanı Claudia Roth da , ABD'nin açıklamasına benzer şekilde Kavala'nın "Derhal serbest bırakılması gerektiğini" belirtti.
AVRUPA PARLAMENTOSUNDAN TEHDİT
Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Nacho Sanchez Amor ve AB-Türkiye Parlamento Delegasyonu Başkanı Sergey Lagodinsky de yayınladıkları ortak açıklamada “İstanbul 13’üncü Ağır Ceza Mahkemesinin bu üzücü kararı, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına açıkça hor görüyor ve Avrupa Konseyi’nde devam eden ihlal prosedürleri bakımından da
kesinlikle sonuçları olacaktır
” ifadesini kullanıp Türkiye’yi tehdit etti.
KATI PIRI'DEN KÜSTAH ÇIKIŞ
Davanın sonuçlanmasının ardından Türkiye düşmanlığıyla bilinen Avrupa Parlamentosu eski Türkiye Raportörü Kati Piri, skandal ifadeler kullandı.
Piri, "Duyduğum öfke ve üzüntüyü anlatacak kelime yok. AB ülkeleri harekete geçmeli. Türkiye'nin Avrupa Konseyi'nden atılmasının vakti geldi." ifadelerini kullandı.
Uluslararası Af Örgütü açıklamasında ise Türk yargısına hakaret edildi. Örgütün Avrupa bölgesel ofisi direktörü Nils Muznieks, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinin kararını maskaralık olarak niteleyip Osman Kavala ve diğer sanıkların serbest bırakılması için çağrı yaptı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü Türkiye Temsilcisi Emma Sinclair-Webb de mahkeme kararının “Avrupa Konseyi’ne aktif bir meydan okuma” olduğunu belirtti.
Geçen ekim ayında aralarında ABD, Almanya ve Fransa dahil 10 ülkenin Ankara'daki büyükelçilerinin Osman Kavala açıklaması diplomatik krize neden olmuştu. Türkiye’nin içişlerine karışarak Osman Kavala’nın serbest bırakılması için skandal açıklamaya imza atan Almanya, ABD, Danimarka, Finlandiya, Fransa, Hollanda, İsveç, Kanada, Norveç ve Yeni Zelanda Büyükelçilikleri’nin küstah açıklamasına Türkiye makamlarından sert tepki gelmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “10 tane büyükelçi onun için Dışişleri Bakanlığı’na geliyor. Bu ne terbiyesizliktir. Siz burayı ne sanıyorsunuz. Burası Türkiye... Burası öyle bir kabile devleti değil. Anlı şanlı Türkiye” demiş ve büyükelçilerin istenmeyen adam ilan edilmesi için talimat vermişti. Daha sonra elçiler özür dilemişti.
#Osman Kavala
#Gezi Parkı davası
#ABD Dışişleri Bakanlığı
#Almanya
#Uluslararası Af Örgütü
#Avrupa Parlamentosu
#Nacho Sanchez Amor
#Sergey Lagodinsky
#Claudia Roth