İran’da, 4 yıl önce Irak’ın başkenti Bağdat’ta ABD saldırısı sonucu öldürülen Devrim Muhafızları Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’nin anıldığı tören sırasında patlama sesleri yükseldi. İran medyasında en az 95 kişinin öldüğü ve en az 141 kişinin de yaralandığı bilgisi yer aldı. Kasım Süleymani’nin mezarı yakınlarında 2 patlama sesi duyulduğu kaydedildi. İranlı yetkililer, Kirman bölgesinde gerçekleşen patlamaları “terör saldırısı” diye tanımladı. Aralık ayında Şam’da bir Devrim Muhafızları komutanının vurulmuş ve önceki gün Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta, Hamas’ın siyasi büro liderlerinden Salih Aruri dahil 6 kişinin İsrail Beyrut ve Şam gibi Tahran etki alanında sayılan iki şehirden sonra İran’ın kendi topraklarında vurulması dikkatleri İsrail’in üstüne çekti.
İran basınında yer alan haberlere göre Kirman şehrinde Süleymani’nin demezarının bulunduğu şehir mezarlığı yakınlarında patlama meydana geldi. Patlamanın Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani’nin ölümünün dördüncü yılı dolayısıyla düzenlenen tören sırasında yaşandığı belirtildi. Süleymani’nin mezarının da bulunduğu memleketinde düzenlenen programa İran’ın birçok kentinden binlerce kişi katıldığı belirtildi.
İlk patlamadan 10 dakika sonra Süleymani’nin mezarının yakınında ikinci bir patlama daha gerçekleşti. Süleymani’yi anma törenine katılmak için mezarlığa giden yolda çok sayıda kişinin toplandığı noktada patlama gerçekleşti. İran güvenlik kaynakları saldırının iki bomba dolu çantayla gerçekleştirildiğini belirtti. Açıklamaya göre binlerce kişinin toplandığı alanda, önce bir çantanın patlatıldığı, dakikalar sonra da diğer çantanın patlatıldığı kaydedildi. Bombaların uzaktan patlatıldığı belirtildi.
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, saldırı sonrası yaptığı açıklamada, “terörle kararlı mücadele” mesajı verdi. Reisi mesajında “Kuşkusuz, bu korkak eylemin kara kalpli failleri ve liderleri, güvenlik ve kolluk kuvvetleri tarafından en kısa zamanda tespit edilecek ve bu menfur eylemden dolayı cezalandırılacaktır” dedi.
Bombalı saldırıdan bir gün önce, Beyrut’ta, Hamas’ın siyasi liderlerinden Salih el-Aruri ve beraberindeki heyet, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah ile görüşmelerinden hemen önce İHA saldırısı sonucu öldürülmüştü. Saldırıdan İsrail sorumlu tutulmuştu.
Aralık ayının son haftasında, Kasım Süleymani ile çalıştığı belirtilen İran Devrim Muhafızları Komutanı Tuğgeneral Seyid Razi Musavi’nin Şam’a düzenlenen bir hava saldırısıyla öldürülmüştü. İranlı yetkililer saldırının İsrail tarafından gerçekleştirildiğini açıkladı. Reisi, “İsrail bu suçun bedelini ödeyecek” ifadelerini kullanmıştı.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun, Gazze’de ABD’nin isteği doğrultusunda saldırıların yoğunluğunu düşürmesinin ardından farklı cepheler açarak, hem Washington’ın desteğini hem de siyasi iktidarını sürdürmek istediği biliniyor. Bu amaçla, Lübnan ve Suriye üzerinden yeni cephe açma arayışında olduğu değerlendiriliyor.
İran, 2010’da başlayan ve nükleer bilim insanları ile balistik füze programının başındaki isimlerin de hedef alındığı suikast ve sabotajlarda 7 üst düzey görevlisini kaybetti. Suikast ve sabotajların arkasında İsrail istihbarat servisi Mossad’ın bulunduğu iddia edildi. Aralık ayının son günlerinde Tahran yönetimi, İsrail ajanlarının yönlendirmesiyle İran’ın savunma sistemlerine sabotajla suçlanan dört kişinin idam edildiğini duyurmuştu.