CHP listelerinde CHP’li var mı?

04:0011/04/2023, Salı
G: 11/04/2023, Salı
Yeni Şafak
İllustrasyon: Cemile Ağaç Yıldırım.
İllustrasyon: Cemile Ağaç Yıldırım.

Cumhur İttifakı seçim sürecini son derece sakin bir şekilde yürütürken karşı cephedeki kargaşa ortamı bir süre daha devam edecek gibi... Gelinen noktada bazı soru işaretleri belirginleşmiştir: Seçime yaklaşık 1 ay kalmışken Millet İttifakı adayı Kemal Kılıçdaroğlu 2018 yılında olduğu gibi masaya yumruğunu vurarak, seçmenine “Adam gibi tıpış tıpış sandığa gideceksiniz” diye haykıracak mı? “CHP listesinde CHP’liler azınlıkta” şeklindeki homurdanmaları bastırabilecek mi?

Faruk Önalan / Yazar

Yaklaşan 14 Mayıs parlamento seçimlerinde yarışacak olan siyasi partiler milletvekili aday listelerini Yüksek Seçim Kurulu’na sundular. Daha önce kendi ad ve logoları altında seçime gireceklerini beyan eden partiler, yapılan pazarlıklar sonucu CHP listelerinde yer almayı tercih etmişlerdir.

KENDİ LOGOLARI ALTINDA SEÇİME GİREMEDİLER

Hatta Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan bu noktada oldukça iddialı bir çıkışta dahi bulunmuş, “Hükûmetin kadrolu köşe yazarları, maaşa bağladıkları yorumcular koro halinde bağırmaya başladılar. Neymiş efendim, yeni kurulan partilerin işleri zorlaşmış. Kendi logolarıyla seçime giremeyeceklermiş. İttifak içinde olmak da anlamını yitirmiş. Siz bu rüyaları görmeye devam edin. Daha çok rüya göreceksiniz. Kardeşim, bizim kendimize güvenimiz tam. Milletimizin de bize güveni tam. İlan ediyorum. Duymayan kalmasın. Demokrasi ve Atılım Partisi, önümüzdeki seçimlere kendi adıyla, kendi şanıyla, kendi logosuyla girme kararını almıştır. Barajları yıkıp geçeceğiz.” ifadelerini kullanmıştı.

İYİ PARTİ’DE DEPREM

Milletvekili adaylarının isim ve sıraları netleştikten sonra gerek CHP gerekse İYİ Parti tabanında büyük bir infial yarattı. Birçok ismin adaylığını geri çektiği İYİ Parti’de en dikkat çekici itiraz, Meral Akşener’in A takımında yer alan Aytun Çıray’dan gelmiştir. Çıray, parti oylarını yüzde 6,4’e kadar düşürenin kendisi olmadığını dile getirip, adaylıktan feragat ettiğini beyan etmiştir. En sert açıklamalardan birini yapan ise İYİ Parti Şanlıurfa eski İl Başkanı ve Milletvekili aday adayı olan Mehmet Fedai Çakmaklı’dır. “Davamızı hiç paraya sattılar” diyen Çakmaklı “Partimizle uzaktan yakından alakası olmayan insanlar aday gösterildi” sözleriyle istifasını sunmuştur.

ÇANKAYA SADULLAH ERGİN’E BOYUN EĞECEK

Aday belirleme süreci CHP kanadında da oldukça sancılı geçmiştir. Adayların netleştirileceği son toplantı, yükselen seslerin ve sert tartışmaların gölgesinde dört defa ertelenmiştir. Ortaya çıkan nihai tablo karşısında CHP tabanında, öfke ile karışık şaşkınlık hali net bir şekilde gözlemlenmektedir. Deva, Saadet, Gelecek hatta Demokrat Parti’den CHP listelerine dahil olan birçok isme açık tepki gösterilmiştir. Bu isimlerin başında eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin gelmektedir. Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Sen uygar bir toplumda bakan değil milletvekili bile olamazsın” sözleriyle itham ettiği Ergin, CHP listesinden Ankara 1. Bölge 4. sıra adayı olarak gösterilmiştir. Kılıçdaroğlu, 2014 yerel seçimleri sonrasında da, “Hatay kararını verdi, Sadullah Ergin’e boyun eğmeyecek!” paylaşımı ile Ergin’i hedef almıştı. Ergin’in aday yapılmasına en sert tepkilerden biri CHP’ye yakınlığıyla bilinen Merdan Yanardağ’dan gelmiştir. “Sadullah Ergin, Deva Partisi adına CHP listesinden Ankara, Çankaya’da üst sıralardan aday yapılmış. Şaka gibi... Solcular, cumhuriyetçiler nasıl oy verecek? Anlıyoruz ortak liste; ama bu kadar olmaz! Kabul edilemez!” Ergin’in Ankara’nın kalbi olan Çankaya’dan aday gösterilmesinin CHP seçmeninde büyük hayal kırıklığı yarattığı aşikârdır. CHP’ye açık desteği ile bilinen gazeteci Uğur Dündar da söz konusu adaylığı kabullenemediğini paylaşmıştır. Balyoz davasının tanınan avukatlarından Şule Nazlı Erol ise artık çantada keklik oy olmadığını ve Sadullah Ergin’in olduğu listeye asla oy vermeyeceğini belirtmiştir.

KEMALİZMİN KALESİNDE “KEMALİZM IRKÇILIKTIR” DİYEN ADAY

CHP Genel Başkan Yardımcılığı görevine getirildiği dönemde büyük tartışma meydana getiren Yüksel Taşkın’ın CHP İzmir 1. bölge 1. sıra milletvekili adayı olması ayrıca tepkilere yol açmıştır. “Modern Türkiye’de Siyasi Düşünce” serisinin ikinci kitabında Taşkın, Tanıl Bora ile birlikte kaleme aldığı “Sağ Kemalizm” başlıklı makalede Kemalizmi, “en başından beri dışlayıcı”, “ırkçılığa yatkın” gibi tanımlamalar çerçevesinde değerlendirmiştir. Taşkın geçmişte çıktığı bir programda da CHP’nin mevcut yapısının tasfiye edilmesini ve HDP gibi oluşumlarla yakınlaşılması gerektiğini vurgulamıştır. Gelinen nokta gösteriyor ki, bu düşüncesi yüksek oranla gerçekleşmiş durumda…

PKK terör örgütü elebaşını bir fotoğrafı üzerinden, “Öcalan’ın tarzı hiç fena değil” şeklinde yorumlayan Onur Konuralp’ın Ankara 1. bölge 3. sıra milletvekili adayı olarak gösterilmesi de eleştirilerin bir diğer odağı olmuştur.

CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÜMET SİSTEMİNE “EVET” DEMİŞLERDİ

Millet İttifakı’nın ortak paydada buluştuğu en önemli maddelerden biri, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni kaldırıp, adına “güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” dedikleri yeni bir olguyu uygulamaya koymaktır. Oysa ki gerek Deva, gerekse Gelecek Partisi kontenjanından aday gösterilen birçok isim Başkanlık sisteminin geçmesi için “Evet” kampanyasına destek veren isimlerden oluşmakta. Onlardan biri olan Sadullah Kısacık, Deva Partisi kontenjanından CHP Adana 4. sıradan milletvekili adayı olmuştur. Kısacık “daha güçlü bir Türkiye, daha aydınlık bir gelecek için” sloganı ile 17 Nisan 2017 tarihinde gerçekleştirilen referandumda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne “evet” mührünü bastığını belirtmiştir. Bir diğer yandan CHP zihniyetini en ağır şekilde eleştiren, Kılıçdaroğlu’nu “Türkiye’nin en büyük şansızlığı” ve “siyasetin yancısı” olarak gören eski AK Parti Milletvekili Emin Ekmen de CHP listesinden Mersin 3. sıra adayı olmuştur. Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret ettiği gerekçesiyle Kemal Kılıçdaroğlu hakkında suç duyurusunda bulunan Selim Temurci de CHP İstanbul 1. bölge 10. sıra milletvekili adayı olmuştur.

İki yıl önce Canan Kaftancıoğlu’nu PKK, DHKP-C, LGBT destekçisi olarak itham eden Cemal Enginyurt ise Demokrat Parti kontenjanından, CHP listesinden İstanbul 1. Bölge 9. Sıra adayı olmuştur. Şimdi seçim kampanyasını Kaftancıoğlu ile birlikte yürütecekler.

“YANDAŞ GAZETECİLER” DE İSYAN ETTİ

Açıklanan listeden Cumhuriyet gazetesi de büyük rahatsızlık duymuş olmalı ki, “CHP’nin Mersin listesindeki Hasan Ufuk Çakır suç makinesi çıktı” başlıklı bir haberi manşetten servis etmiştir. Çakır’ın, hırsızlık, tehdit, kasten yaralama, iş ve çalışma hürriyetinin ihlali gibi suçları bulunduğu öne sürüldü. Bir süre sonra söz konusu haber, gazetenin sitesinden kaldırılmıştır. CHP İstanbul 3. Bölge 2. sıradan aday gösterilen, Kemal Kılıçdaroğlu’nun Başdanışmanı Erdoğan Toprak’ın eski eşi Ece Güner (Toprak) da İyi Parti İstanbul 2. Bölge 4. sıradan aday olması ayrıca rahatsızlık meydana getirmiştir.

CHP’ye yakın isimlerden olan Celal Eren Çelik, kurduğu “CHP Dip Dalga” oluşumu ile Osmanlı’da baş gösteren “Celali isyanlarına” atfen “Celaliyim, Celaliyiz, Celali” vurgusuyla yeni isyan hareketi başlattığını duyurdu. Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkez yönetiminin tarihin en kötü seçim listesi süreci ile büyük skandallara imza attığını dile getiren Çelik, “Ferman Genel Merkez’inse örgüt bizimdir” şeklinde iddialı bir slogan ortaya atmıştır. Sarf edilen şu sözler büyük bir yankı uyandıracaktır: “İlkesizce yapılan ittifakların bize dayattığı böylesi bedelleri ödemeye mecburiyetimiz yoktur. Türkiye’de olduğu kadar CHP’de de bir büyük ve radikal değişikliğe ihtiyaç olduğu ve tüm örgütlerden bu yönde büyük bir talep olduğu artık saklanamaz bir gerçektir. Kral çıplaktır!”

Yılmaz Özdil, İsmail Saymaz, Mine Kırıkkanat, Serdar Akinan, Murat Ağırel, Şaban Sevinç, Mustafa Balbay, Altan Sancar gibi önde gelen isimler de belirlenen adaylara tepkilerini yüksek perdeden dile getirmişlerdir. Listeyi “Dönülmez akşamın ufku” olarak niteleyen Özdil, “Bu tablonun sorumlusu Kemal Kılıçdaroğlu’dur” diyen Akinan ve diğerleri… Bu noktada İsmail Saymaz’ın tepkisi de oldukça manidardır: “Seçimden sonra TBMM’de iki AK Parti olacak. Biri mevcut AK Parti, öteki de CHP listelerinden girecek olan eski AK Parti.”

ERDOĞAN VİTES YÜKSELTİYOR

Millet İttifakı tarafında ortalık ne kadar toz duman ise Cumhur İttifakı tarafında da durum bir o kadar sakin. AK Parti mevcut kadronun yaklaşık yüzde 70’ni değiştirmiş, 3 dönem kuralını istinasız uygulamıştır. Cumhurbaşkanı Erdoğan ise kendinden emin, ulaştırma, savunma sanayii vd. alanlarda dev açılışlar gerçekleştirmeye, deprem bölgesine yönelik faaliyetlerine devam etmektedir. Sadece son birkaç hafta içinde; binlerce mühendis ve teknisyenin geceyi gündüze katarak üzerinde çalıştığı 5’inci nesil çok rollü savaş uçağı Milli Muharip Uçak ve tek motorlu ve tandem kokpitli “Jet Eğitim ve Hafif Taarruz Uçağı” HÜRJET hangardan çıkarıldı. İnsansız savaş uçağı Kızıl Elma’nın irtifa testleri başarıyla gerçekleştirildi. Güverte kapasitesi 10 helikopter, 11 SİHA ve hangar kapasitesi 19 helikopter, 30 SİHA olan dünyanın ilk SİHA gemisi TCG Anadolu Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine girdi. Milli ve yerli otomobil TOGG’un ilk siparişleri teslim edilmeye başlandı. Bor karbür üretim tesisi devreye alındı. Türkiye’yi Körfez ülkelerine bağlayacak olan Kalkınma Yolu projesi Irak Başbakanı ile imzalandı. Hizmete alınan Başakşehir-Çam ve Sakura Şehir Hastanesi-Kayaşehir Metro Hattı ile İstanbul’un raylı sistem ağı 324,5 kilometreye ulaştı. Deprem bölgesinde şimdiye kadar 78 bin konut ve köy evininin inşa süreci başlatıldı. Pendik’te 1747 konut ve 281 dükkânı kapsayan kentsel dönüşüm projesi 142 bin 600 metre karelik alanda uygulamaya konuluyor. Bağcılar’da 3 milyar 412 milyon liralık 97 proje hizmete sunuldu. En düşük emekli maaşı 7500’e, emekli bayram ikramiyeleri ise 2000 liraya yükseltildi.

Bunun yanında, 35 yıl süreyle tüm konutların doğal gazını karşılayacak büyüklükte olan Karadeniz gazı 20 Nisan’da kara ile buluşacak. Yerli ve millî imkânlarla üretilen yüksek çözünürlüğe sahip ilk gözlem uydumuz İMECE yakında uzaydaki yörüngesine fırlatılacak.

CUMHUR İTTİFAKI KARARLI ADIMLARLA İLERLİYOR

Dünyanın hayranlıkla takip ettiği dev projeler bir bir devreye girerken Cumhur İttifakı da kendinden emin bir şekilde seçimlere hazırlanmaktadır. Süreci son derece sakin bir şekilde yürütürken karşı cephede ise kargaşa ortamı bir süre daha devam edecek gibi görünmektedir. Gelinen noktada bazı soru işaretleri belirginleşmiştir: Seçime yaklaşık 1 ay kalmışken Millet İttifakı adayı Kemal Kılıçdaroğlu 2018 yılında olduğu gibi masaya yumruğunu vurarak, seçmenine “adam gibi tıpış tıpış sandığa gideceksiniz” diye haykıracak mı? Çatlak sesleri, “CHP listesinde CHP’liler azınlıkta” şeklindeki homurdanmalarını bastırabilecek mi? -Ki bu durumun ilk işareti, dört erteleme sonrası sabahtan toplanan ve gizliliğe önem verilen aday belirleme toplantısı görüntülerinin sosyal medyaya sızdırılması ile görülmüştür. Partinin mahremiyeti alenen ihlal edilmiştir. Yaşanan gelişmeler ve yükselen sesler göstermektedir ki, önümüzdeki günler daha da hareketli geçmeye gebedir. Şimdiden seçim sonrası için “kurultay” sesleri yankılanmaya başladı bile…


#Seçim
#Cumhur İttifakı
#Millet İttifakı
#CHP
#Seçmen