Altın günleri piyasa yaptı

Orhan Orhun Ünal
04:0018/02/2019, Pazartesi
G: 18/02/2019, Pazartesi
Yeni Şafak
Yaklaşık 2 bin 200 ton olduğu tahin edi- len yastık altı altının yönetimi çoğunlukla kadınlarda. Onlar son dönemde, işleri gelişti- rerek deterjan, cep tele- fonu nakit para günü gibi farklı etkinlikler düzenliyor. (Grafik: Hkn Özaslan)
Yaklaşık 2 bin 200 ton olduğu tahin edi- len yastık altı altının yönetimi çoğunlukla kadınlarda. Onlar son dönemde, işleri gelişti- rerek deterjan, cep tele- fonu nakit para günü gibi farklı etkinlikler düzenliyor. (Grafik: Hkn Özaslan)

Geleneksel altın günleri, devasa bir piyasaya dönüştü. Dolar ve altın toplamanın kitabını yazan ev hanımları, şimdi neye ihtiyaç varsa onun organizasyonunu düzenliyor. Deterjan, cep telefonu, nakit para günleri sayesinde gereksinimler ortaklaşa karşılanıyor. Evde değil farklı mekanlarda yapılan sohbetlere çalışanlar da dahil oluyor.

ORHAN ORHUN ÜNAL - SERBEST PİYASA

Dünyada eşi benzeri bulunmayan altın günleri, başlı başına bir sektöre dönüştü. Eskiden evde pasta börek yenilen bu kendi halindeki aktivite şimdilerde birçok sektörü besliyor. Adına altın günü denildiğine bakmayın. Dolar, deterjan, cep telefonu, nakit günü gibi farklı çeşitleri var. Sadece ev hanımları değil, çalışanlar arasında da yaygın.

SLOGANIMIZ: SOHBET MUHABBET GIYBET

  • Ankara Kuyumcular ve Saatçiler Odası Başkanı Hasan Hüseyin Çavuşculu’na göre ülkemizde satılan çeyrek, yarım ve tam altınların yüzde 80’i bir şekilde günlerde kullanılıyor. Hindistan’dan sonra 2 bin 200 ton yastık altı altın ile dünyada ikinci sırada bulunan ülkemiz, bu yöntemle muazzam bir paylaşım ekonomisi örneği sunuyor. Anlayacağınız, bizim ev gezmeleri bugünlerde, ‘Sohbet, muhabbet, gıybet; ne güzel memleket’ dedirtecek türden. ‘Eskiden farkı ne, Ayşe teyze günlere geri mi dönüyor?’ diye soranlara hemen yanıtları verelim.

HER HAFTA BAŞKA BİR MEKANDA YAPILIYOR

Bir kere misafirlikler artık evlerde değil, dışarıda bir mekanda yapılıyor. Hani önceden olduğu gibi 2-3 çeşit pasta börek ile salonda oturmalar yerini, whatsapp gruplarında karar verilen, foursquare’da etiketlenen semt ve mekanlara bırakmış. Yani hanımlar, bir hafta Kalamış, sonrakinde Arnavutköy’de buluşmak üzere sözleşiyor. Gidilecek yerler araştırılıp, prodüksiyon tamamlanıyor. Herkesin kendi hesabını ödediği sistemde, işletmeler gelir sağlıyor. Birçok kafe ve restoranda buna özel tarifeler görebilirsiniz. Yakın ören yerlerine yapılan gezileri de eklersek, ulaşımdan mekanlara kadar birçok sektör altın günlerini yaşıyor.

ÇALIŞANLAR DA VAR

Bu tasarruf yönteminin değerini anlayan çalışanlar da, buna dahil oluyor. Bazıları birden fazla altınla katılım sağlarken, bazıları sadece parasını gönderiyor. O ay kadınlardan biri gününü evde yapmak istedi diyelim, yok öyle eskisi gibi misafir ağırlamak. Herkes ev sahibine 10 veya 20 lira gibi mutfak masrafı vermek zorunda. Kadınlar süreci öyle bir yönetiyor ki, en kral profesörler en alâ ekonomistler yanlarına yaklaşamaz. Kimi borç kapatırken kimi çocuk okutuyor.

ŞİMDİLERDE MODA DETERJAN GÜNÜ

Aralarında tatil parasını çıkaran ve yaz düğünlerinde takılacak çeyrekleri kıştan tamamlayanlar bile var. Parayı döndürmek için şimdilerde deterjan günü de çıkmış. Ortalama yıllık ihtiyaç kadar para toplanıp deterjan alınıyor. Mesela, 15’er kilodan renkliler ve beyazlar için ayrı ayrı 2’şerden 4 tane ürün söz konusu. 15 kilo deterjan yaklaşık 150 lira olduğuna göre 600 liralık bir katkı sağlanıyor. 11 kadından hesap etsek, ev sahibi hariç ortalama 60 lira veriliyor. Benzer şekilde cep telefonu, yıllık bakliyata ihtiyacı da karşılanıyor. Paylaşım ekonomisi sayesinde, büyük paralar harcamadan, karta yüklenmeden ve bankadan kredi çekmeden birlikten kuvvet doğuyor. Çarşı pazar parasından ayırdıkları ile altın günlerine de gün doğuyor.

  • Hem sosyalleşme hem de tasarruf
  • İşler öyle büyümüş ki, doktorundan öğretmenine; gazetecisinden dolmuşçusuna kadar her yer altın günü ile dolmuş durumda. Ev hanımları kadar olmasa kendi aralarında örgütleniyorlar. Mevzumuz bununla da bitmiyor, dolar günü kurdaki yükseliş sonrası eskisi kadar popüler olmasa da hala revaçta. Şimdilerde kişi başı 100 dolar civarında olduğunu söyleyelim. Çerezden sayılan nakit gününde küçük meblağlar söz konusu, buradaki amaç arayı fazla açmadan görüşmek. Lakabı ise dedikodu günü. Böylece hem sosyalleşme imkanı sağlanıyor hem de tasarruf.
  • Satılan çeyreklerin yüzde 80’i burada
  • Ankara Kuyumcular ve Saatçiler Odası Başkanı Hasan Hüseyin Çavuşculu, günlerin sadece sektöre değil ekonomiye de birçok katkısı olduğunu belirtiyor. Başkan, tasarrufun kitabını yazan kadınlar tarafından altının çok verimli şekilde değerlendirildiğini söylüyor. Ülkemizde satılan çeyrek, yarım ve tam altının yaklaşık yüzde 80’inin günlerde kullanılmak için satıldığını paylaşan Çavuşculu, “Bu amaçla alınanlar, tasarruf, borç kapatma, düğünlerde eşe dosta takı olarak kullanılmak üzere farklı amaçlara hizmet ediyor. Eskiden ev hanımları ilgi gösterirken son dönemde çalışan kesimlerde cinsiyet ayırımı olmadan yoğun talep var” diyor. Çavuşculu, taksit sınırlamasının kaldırılması gibi önemli bir konuya vurgu yaparak, “Cep telefonu gibi harcamayı artıran ithal ürünlerde bile sınırlama kalktı. Kuyumda da benzer bir uygulama vatandaşın altın günü, düğün ve benzeri etkinlikler için değerli taşlara erişimini rahatlatır. Ulusal tasarrufun artmasına vesile olur” mesajını yetkililere gönderiyor.

Hamur işi katkılı

Erkekler, kahvede memleketi boş beleş fener-cim-bom kavgası ile kurtaradursun; kadınlar, ekonomiyi canlandıracak formülü çoktan bulmuş. Hem de hamur işi katkılı, boğaz manzaralı, sohbetli, muhabbetli, gıybetli. Bu halinle, eli öpülesi ve dünyada teksin Mübeccel teyzeler. Allah sizi başımızdan eksik etmesin. Haberin hatırına bu evladınızın bir ricası olacak: “Ablalarım, teyzelerim beni de alın yanınıza, yetiştirin. Serbest piyasa koşullarını öğretin. Masanın ucunda oturur, boğaz tokluğuna çalışırım.”


#Altın
#Gün