Atayık, yaptığı açıklamada, 2018'in özellikle iç piyasa ağırlıklı çalışan firma ve markalar için zor bir dönem olduğunu ifade ederek, sektörün aynı dönemde ihracatla nefes aldığını söyledi.
"Sektörümüz, genel seçimin ardından düğün sezonunda piyasaların açılmasını beklerken, dış kaynaklı döviz ataklarıyla adeta hayal kırıklığına uğramıştı. İç piyasaya hareket kazandıran Sevgililer Günü, Anneler Günü ve yaz düğün sezonu, beklentileri karşılamaktan uzak kaldı. Bu özel günlerde istenen satış rakamı, ne yazık ki yakalanamadı. Düğünler nedeniyle piyasaların hareketlendiği yaz sezonu ise fiyat artışlarının zirveye çıktığı döneme denk geldiğinden çok sönük geçti.
Ancak, sektörümüz, bu yıl tanıtım ve pazarlamanın ne kadar önemli olduğunun farkına vardı. Bugün, televizyon kanallarında sektörümüzün önde gelen marka ve firmalarının reklam filmlerinin yoğun olarak kullanıldığını görüyoruz. Belki de şu anda küçük bir araştırma yapılsa dizilere en çok sponsor olan ve kuşak reklamlarına en çok çıkan markaların kuyumculuk sektöründen olduğu ortaya çıkacaktır"
Sektör olarak tanıtım ve pazarlamaya verdikleri önemden bahseden Atayık, Türk kuyumculuk sektörünün kamuoyunda ve ulusal medyada doğru stratejilerle ve kampanyalarla tanıtılması amacıyla "Mücevher Tanıtım Grubu" kurmayı gündemlerine aldıklarını, önümüzdeki süreçte, bu konuda sektörün temsil kurumları olarak ortak bir adım atma planlarının olduğunu bildirdi.
2019 yılı öngörülerini paylaşan Atayık, "Bence, en kötü süreci geride bıraktık. Hem makro, hem de sektör olarak mikro açıdan. 2019 yılıyla ilgili iyimserim. Turizmde bu yıl rekorlara imza atmıştık ülke olarak, turizm açısından iyi bir yıl bekliyorum. Sektörümüz için de yüzlerin yeniden gülmeye başlayacağı ve geleceğe kadim sektörümüz adına güvenle bakacağımız bir yıl olması beklentisi içerisindeyim. 2019 yılında döviz fiyatlarındaki düşüş trendinin süreceğini, altın fiyatlarında da geriye doğru bir çekilişi görebiliriz." diye konuştu.
Atayık, "Sektör olarak hem ülkemizin, hem de sektörümüzün geleceğiyle ilgili karamsar değiliz, pozitif beklentiler içerisindeyiz. Hükümet yetkilileri başta Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Berat Albayrak ve ilgili kurumların doğru bir strateji uygulamasıyla dövizin ateşi söndürüldü. Dolar fiyatları, 5.20- 5.40 TL bandında hareket ederken avro 6 TL seviyesinde seyrediyor. Fiyatta son haftalarda yakalan istikrarın devam etmesi ve trendin aşağıya doğru sürmesi halinde yıl başıyla birlikte bunun alışverişe de yansıyacağına inanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Kuyumculuk sektörünün, Türkiye'nin en çok emek yoğun sektörlerinden biri olduğuna işaret eden Atayık, bir altın takı veya mücevherin, vitrine çıkana kadar 18 ayrı birimden geçtiğini anlattı.
"Bu yıl, ayrıca elmaslı ve incili mücevherlerin de popüler olduğunu söyleyebiliriz. Altın takı grubunda ise hafif ve içi boş takılar, daha çok beğeni topluyor. Fiyat artışlarına rağmen özellikle Anadolu tüketicisi bilezikten vazgeçmiyor. Vatandaş, gramajını düşürse bile burma bilezik alışverişini sürdürüyor. Altın fantezi bileklik ve yüzükler de ilgi çekiyor. Alyansta ise biraz daha fiyat kaynaklı olarak 14 ayar ürünler daha öne çıkıyor. Gümüş takıda ise hayalet kolye olarak isimlendirilen çıtır kolye uçları, zincirli ürünler ve zirkon taşlı bayan yüzükleri ilgi gördü.
Bugün, Kapalıçarşı bölgesindeki tarihi hanlarda varlıklarını sürdürmeye çalışan, kuyumculuğun el emeği, göz nuruyla sanat değeri yüksek ürünler geliştiren gümüş eşya sektöründe ise sürahi, meyvelik, tepsi ve şamdan modellerinin talep gördüğünü gözlemliyoruz. Yatırım amaçlı olarak büyükşehirlerde oturan vatandaşların daha çok gram altınlara yönelirken, Anadolu insanı ise Darphane ve Damga Matbaası ürünleri olan çeyrek, yarım ve Cumhuriyet altınları alışverişini sürdürdü."